Güncelleme Tarihi:
İstanbul, 15 Kasım (DHA) - Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Dairesi'nin (DİSK-AR) Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı veriler üzerinden yaptığı hesaplamalar, "geniş tanımlı" işsizliğin yüzde 18'e yükseldiğini gösterdi.
TÜİK verilerine göre, Türkiye genelinde işsizlik, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan Ağustos döneminde, geçen yılın aynı dönemindeki yüzde 10.6 düzeyinden, yüzde 11.1'e, işsiz sayısı da 266 bin kişi artarak 3 milyon 670 bin kişiye çıktı.
DİSK-AR'dan yapılan açıklamada, "TÜİK verilerine dayanarak hesapladığımız geniş tanımlı işsiz sayısı 6.3 milyonu aştı" denildi ve şu saptamalara yer verildi:
- Geniş tanımlı işsizlik oranı ise yüzde 18.0 olarak hesaplandı.
- Geçen yılın aynı dönemine göre geniş tanımlı işsiz sayısı 404 bine yükseldi.
- Kadın işsizliği yüzde 15.1, genç kadın işsizlik oranı ise yüzde 26,4 olarak gerçekleşti.
- Tarım dışı kadın işsizliği yüzde 32.9’a yükseldi.
- 1 milyon 111 bin üniversite mezunu işsiz durumda.
- Ne eğitimde ne istihdam olan gençlerin oranı yüzde 28.6’ya ulaştı.
Çalışmayan nüfusun 1 milyon 648 binini iş aramayıp çalışmaya hazır olanların oluşturduğu belirtilen açıklamada, "İş aramayıp çalışmaya hazır olanların 1 milyon 158 bini kadınlardan oluşuyor. Dar tanımlı işsiz sayısı geçen yılın aynı döneminde göre 266 bin artış göstererek 3 milyon 670 bine ulaştı" denildi.
İŞKUR'un da Ekim 2018 verilerini açıkladığına işaret edilen açıklamada, "İŞKUR verileri TÜİK’e göre daha güncel ve öncü gösterge niteliğinde. İŞKUR verileri, TÜİK işgücü istatistiklerine göre işsizlikte yükselişin eğilimini daha net ortaya koyuyor" denildi ve eklendi:
"İŞKUR’a göre kayıtlı işsiz sayısı son iki ayda 500 bin, son bir yılda ise 604 bin arttı. Kayıtlı işsizler içinde kadınlar son bir yılda 387 bin artarak erkeklerin önüne geçti. Kayıtlı kadın işsiz sayısının erkeklerden 111 bin fazladır. Bu durum kadınların iş bulma aracı olarak erkeklerden daha fazla İŞKUR’u tercih ettiğini gösteriyor."
DİSK-AR açıklamasında, işsizliğin azaltılması ve istihdamda kalıcı ve güvenceli artış sağlanması için öneriler de şöyle sıralandı:
- Çalışanların sorumlu olmadıkları krizin sonuçlarından korunması için toplu işten çıkarmaların yasaklanmasını ve yargı iznine bırakılmasını istiyoruz.
- İstihdam artışlarında kamunun payı dikkate değerdir. Kamu istihdamının artırılması, kamuda eğreti ve güvencesiz çalışma biçimleri yerine, kadrolu ve güvenceli istihdam artışının sağlanması yaşamsal önemdedir. Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınmalı ve kamuda personel açığı derhal kapatılmalıdır.
- İş başında eğitim adı altında çırak, stajyer, kursiyerlerin ve bursiyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılması uygulamasına son verilmelidir.
- “Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması” ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.
- Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir ay ücretli yıllık izin hakkı tanınmalıdır.
- Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun “insana yaraşır iş” yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve nitelikli işler sağlanmalıdır.
- Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımı güvence altına alınmalı, sendikal barajlar kaldırılmalı, herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
- Toplum yararına çalışma programları kapsamında çalıştırılanlar daimî işçi statüsüne geçirilmelidir.
- İşsizlik Sigortası Fonunun amaç dışı kullanımına son verilmeli ve yararlanma koşulları özellikle kriz dönemlerinde kolaylaştırılmalıdır.
- Ücret Garanti Fonu kapsamı genişletilmesi işçilerin 6 aylık her türlü işçilik alacağı garanti kapsamına alınmalıdır.
- Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım emeği devletin gereken nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının üzerinden alınmalıdır.