Büyümenin önündeki iki engel: Likidite ve sermaye yetersizliği

Gül KABA/İSTANBUL, (DHA) - VERGİ, denetim, muhasebe ve danışmanlık firması Mazars'ın yaptığı bir araştırmaya göre, orta ölçekli şirketlerin büyümesinin önündeki en önemli iki engel, likidite ve sermaye yetersizliği. Araştırmada, iş büyütme alanı bulmakta zorluk çeken şirketlerin, hedeflenen değere ulaşıp, büyümesi, pazardaki ürün ve hizmet kalitesini artırması için ihtiyaçlarını belirleyip yol haritası çizmeleri gerektiği belirtildi. 

Orta ölçekli şirketler yapılan bir araştırmaya göre, iş büyütme alanı bulmakta zorluk çekiyor, yatırım kararı konusunda ortaklarını ikna edemiyor, departmanlar arası iletişim kurmakta, birlikte çalışmakta, üretim planlaması ve müşteri taleplerini yönetmekte sorun yaşıyor. Bu tür problemler şirketlerin sürdürülebilir bir büyüme gerçekleştirmeleri önünde ciddi engel oluşturuyor.

Şirketlerin hedeflenen değere ulaşabilmeleri için, hedeflenen pazar ve pazardaki pozisyonu, büyüme planı, ürün ve hizmetlerin kalitesi, operasyonel etkinliği, organizasyon yapısı, kurumsallığı ve yönetim ekibinin deneyim ve yetkinliği gibi alanlarda ihtiyaçların belirleyip yol haritası ortaya koymaları büyük önem taşıyor. 

4 YILDA ŞİRKETLERİN YÜZDE 35'İNİN PERFORMANSI DÜŞTÜ

Mazars'ın Avrupa'da 72 bin orta ölçekli şirketin finansmanlarına yönelik yapmış olduğu araştırmaya göre 4 yıl içinde şirketlerin yüzde 35'i bulundukları performans segmentlerinden alt segmentlere kaydı. Türkiye'de ise İstanbul Sanayi Odası'nın ilk 1000 sanayi şirketi çalışmasında cirosu 500 milyon liranın altındaki şirketlerin yüzde 10'u cirosal anlamda bulundukları segmentteki yerlerini kaybetti. En alt segmentteki şirketlerin yüzde 30'u, orta segmentteki şirketlerin yüzde 10'u bir üst segmente geçmeyi başarabildi.

Araştırmaya göre, orta ölçekli şirketlerin sıçrayış gerçekleştirebilmelerinin önündeki en büyük engelin likidite ve sermaye yetersizliği olduğu belirlendi. Avrupalı firmaların en iyi performans gösteren yüzde 20'sinde kısa vadeli borçlar düşüldükten sonra ortalama 15 günlük, yüzde 60'ında ise 2 günlük operasyonlarını karşılayabilecek nakitleri mevcut. Sermaye yetersizliğini aşmaları şirketlerin uzun vadeli 'şirket değerine' bağlı.

Katılımcıların yüzde 72'si uzun vadeli şirket değerinin öncelikli hedeflerinden biri olması gerektiğini söylerken sadece yüzde 23'ü günlük faaliyetlerinin bu amaca hizmet ettiğini belirtti.

 ŞİRKET DEĞERİ NASIL BELİRLENİYOR?

Şirket değerinin belirlenmesinde ana iş modelinin ve şirket karlılığının etkisinin yanı sıra; hedeflediği pazar ve bu pazardaki pozisyonu, büyüme planı,ürün/hizmetlerinin kalitesi, operasyonel etkinliği, organizasyon yapısı, kurumsallığı ve yönetim ekibinin deneyim ve yetkinliği öne çıkıyor. 

"ŞİRKETLERE DESTEK OLMAK İÇİN OPTİMİZE METODOLOJİSİ GELİŞTİRDİK"

 Şirketlere bu yolda destek verebilmek için  Mazars Denge Yönetim Danışmanlığı Ortağı Pınar Derkazez, müşteriler ve iş liderleri ile birlikte 'optimize' ürün ve yaklaşımını geliştirdiklerini söyledi. Optimize'nin, 'verimlileştirme, ileriye gitme' anlamına geldiğini belirten Derkazez, "Optimize metodolojisi ile, bir şirketin uzun vadeli hedefleri, pazardaki pozisyonu, operasyonları,  organizasyonu, riskleri ve genel performansını bir arada değerlendirerek büyüme yolculuğu için gerekli aksiyonlar ve yol haritası kısa zamanda belirleniyor" dedi.

(FOTOĞRAF)