IHA
Oluşturulma Tarihi: Ekim 21, 2015 15:40
Kartal Mahalle Meclisi Çalıştayı’na katılan Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, “Kartal Belediyesi 2009 yılından beri katılımın en güzel örneklerini veriyor” dedi.
Kartal Belediyesi, Kartal Kent Konseyi ve TAK Kartal işbirliğiyle ‘Kartal Mahalle Meclisi Çalıştayı’ düzenlendi. İki gün süren çalıştay, Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz’ün katılımıyla Büyükada Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Kartallılar’la daha etkin ve daha katılımcı bir çalışma sistemi geliştirmek ve Kartal için alınacak kararların oluşumunda vatandaşın yer almasını sağlamak için düzenlenen çalıştayda, vatandaş katılımının önemi konulu eğitim verildi. Ayrıca “Kartal Yerel Yönetim Değerlendirmesi” çalışması yapılarak, Kartal ilçesinin öncelik alanlarının belirlenmesine yönelik örnek bir uygulama ve “Kartal’da Mahalle Meclisleri Oluşturulmasına Yönelik Fikir ve Öneri Geliştirilmesi” çalışması gerçekleştirildi.
Türk-İsveç Yerel Yönetimler Ortaklığı Programı (TUSELOG) kapsamında proje uzmanları Sezin Üskent, Sinan Özden, Serdar Özgün ve Oya Otman’ın desteğiyle düzenlenen Kartal Mahalle Meclisi Çalıştayı’na Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz’ün yanı sıra Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı ve Meclis üyesi Av. Hüsnü Yeşilyurt, Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı Feyyaz Kaynak, Kartal Belediyesi Meclis üyeleri Mehmet Tirgil, Yusuf Altay ve Taner Özdemir, Kartal Belediyesi birim müdürleri, Kartal Belediyesi personelleri, muhtarlar, Kartal Kent Konseyi Yürütme Kurulu, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, gönüllüler ve TAK Kartal ekibi katıldı. Vatandaş katılımını artırma odaklı yürütülen projede, bu çalıştay ile mahalle meclis yapısının katılımcılık esaslı bir uygulama ile ortaya konulması, mahalle meclislerinin en başından itibaren sahiplendirilmesi ve mahalle meclislerinin yürütülmesi aşamasında ortaya çıkabilecek sorunların en az seviyeye indirilmesi amaçlanıyor.
“KARTAL BELEDİYESİ, KATILIMIN EN GÜZEL ÖRNEKLERİNİ VERİYOR”
Çalıştayda Başkan Altınok Öz, Kartallı katılımcılarla yaptıkları çalışmalara örnek vererek şöyle konuştu:
“Biz, yaptıklarımızı kategorize ediyoruz, yani sınıflandırıyoruz. ‘Katılımcılık, erişilebilirlik’ konularında birçok örneğimiz var. Mesela Yapı Kontrol ve Deprem Dönüşüm Müdürlüğü Türkiye’deki en iyi müdürlüktür. 2009 yılının Ekim ayından beri halkla birlikte toplantı yapıyoruz. Halkla beraberiz. Halkın isteklerini aldık, kitap haline getirdik. Kitapta halkın düşüncesinde bir değişiklik olup olmadığını görmeyi amaçladık. Herkes de bunu görsün istedik. Yine planlama, imar ve kentsel dönüşüm alanının merkez planlarının olduğu alanda halkla defalarca toplantı yaptık. Bir meclis toplantısında, alın arkadaşlar planı siz yapın dedik. Onlar ne yaptı? 170 hane, hak sahibi tek parsel oldu. 170 hanenin tek parsel olabilmesi katılımdır, halkın katılımının güzel bir örneğidir. Bu projenin içinde ayrı ayrı yer almak isteyenleri kendi planları dahilinde kenara bırakacağız. Yani sadece birleşmek isteyenleri birleştireceğiz. En son, 170 haneden sadece bir kişi birleşmek istemiyordu, bir kişi hariç herkes birleşince ben de birleşiyorum dedi. Biz sizin planınızı yaparız. Dolayısıyla Kartal Belediyesi 2009 yılından beri katılımın en güzel örneklerini veriyor.”
“HALK NE İSTİYORSA ONU YAPALIM DEDİK”
Halkın onay vermediği hiçbir projeye geçit vermeyeceğini dile getiren Başkan Altınok Öz, gerek Uğur Mumcu Mahallesi Ihlamur Sokak’taki park projesi ile ilgili, gerekse Çırçır Caddesi, Şerif Ali Sokak ve çevresinde pazar kurulan alanlardaki düzenlemelerle ilgili halk oylaması yaptıklarını hatırlatarak şöyle devam etti:
“Park yapıyorsunuz halka soruyorsunuz. Katılımcı, mahalleli ne diyor? Uğur Mumcu’da biliyorsunuz oy sandığı koyduk, halk ne istiyorsa onu yapalım dedik. Belediyenin etrafındaki pazar yerlerinin kalkmasıyla ilgili oy sandığı koyduk. Kadınlar örgütlendi, biz uzak yerde pazara gitmeyiz, pazar kalkmasın dedi. Kalkması lazım mıydı? Lazımdı. Ama kalkmadı. Neden? Çünkü katılımcı pazarın kalkmasını istemedi. Peki, Uğur Mumcu’daki parkta ne oldu? Büyüklerin dediği şuydu; biz parkın içinde oyun alanı istemiyoruz. Neden istemiyorsunuz? Çünkü top sesinden rahatsızız. Peki, çocuklar ne olacak? Bu sınırlar içinde orada bir çalışma yapılıyor. Çocukların enerjilerini boşaltabileceği alanlar lazım.”