İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün İşgal Girişimi Davası; müşteki duruşmada fenalaştı

Serpil KIRKESER/İSTANBUL,(DHA)-FETULLAHÇI Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal girişimi ile Esenler Birlik Köprüsü'ndeki olaylarda 5 kişinin şehit olmasıyla ilgili aralarında tankın içinden çıkan eski emniyet müdürü Mithat Aynacı'nın da bulunduğu 23'ü tutuklu 67 sanıklı davanın 12. duruşmasında müştekiler dinlendi. 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlatan müştekilerden Sait Taşçı, şehit Mehmet Şefik Şefkatlioğlu'nun ölüm şekline ilişkin beyanda bulunması üzerine eşi Vahide Şefkatlioğlu da fenalaşarak, "Ay nasıl yapmışlar nasıl kıydınız, ben böyle şehit olduğunu bilmiyordum. Eşimin kanına kan istiyorum" diyerek bağırdı. Bu sırada salonda bulunan ve 15 Temmmuz gecesi eşi Erol Olçok ile oğlu Abdullah Tayyip Olçok'u kaybeden şikayetçi Nihal Olçok da müştekiyi sakinleştirmeye çalıştı. Salondan çıkarılan müşteki Vahide Şefkatlioğlu'na sağlık ekipleri müdahale etti. 
 
“ELİMİZDE BAYRAKTAN BAŞKA BİR ŞEY YOKTU"
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Bakırköy Adalet Sarayı'nın içindeki konferans salonunda görülen duruşmada 23 tutuklu sanık hazır bulundu. Müşteki Rıfat Kayran 15 Temmuz gecesi 3 aylık çocuğunu evde bırakarak dışarı çıktıklarını ve TEM yoluna bağlandığını anlatarak, "Tankı üzerimize sürdüler. Psikolojim bozuldu. Bariyerlerden atladım. Sağ kolum ve bacağım yaralandı. Atlamasaydım belki eve gidemezdim. Vatanımı korumak için çıktım. Elimizde bayraktan başka bir şey yoktu" dedi. 
 
“DARBEYİ ENGELLEMEM GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNDÜM"
Diğer müşteki Mustafa Demir de darbe girişimi gecesi evde olduğunu köprünün kapatıldığı haberlerini televizyondan gördüğünü anlatarak, "Çıkan haberlere bir anlam veremedim. Bunun devlette bir karşılığı olmadığı izlenimini aldım. Cumhurbaşkanı ve Başbakanın konuşmasını izledim. Darbeyi engellemem gerektiğini düşündüm. Dışarı çıktım bir grup havalimanına gitmemizi söyledi. Otoban kenarına geldiğimde tankın geldiğini gördüm. Tank anlamadığım şekilde sağa kırdılar. Bariyerlerden atladım. Orada şehitler oldu. Bu olaydan dolayı bir hafta 10 gün yemek yiyemedim. Alçaklardan ve vatan hainlerinden şikayetçiyim" diye konuştu. 
 
BİR MÜŞTEKİ SALONDA FENALAŞTI
Müşteki Sait Taşçı da "Darbe olduğunu gördüm. Dışarı çıktım, Atışalan Köprüsü'nden havalimanına gitmek için yola çıktık. Tankın geldiğini gördüm" dedi. Müşteki Taşçı, şehit Mehmet Şefik Şefkatlioğlu'nun ölüm şekline ilişkin beyanda bulunması üzerine eşi  Vahide Şefkatlioğlu da fenalaştı. Vahide Şefkatlioğlu "Ay nasıl yapmışlar nasıl kıydınız, ben böyle şehit olduğunu bilmiyordum. Eşimin kanına kan istiyorum" diyerek bağırdı. Bu sırada salonda bulunan ve 15 Temmmuz gecesi eşi Erol Olçok ile oğlu Abdullah Tayyip Olçok'u kaybeden şikayetçi Nihal Olçok da müşteki Vahide Şefkatlioğlu'nu da sakinleştirmeye çalıştı. Salondan çıkarılan müştekiye sağlık ekipleri müdahale etti. Bu sırada salonda bulunan müştekiler, tutuklu sanıklara tepki gösterdi. Söz alan diğer müştekiler de şikayetçi olduklarını, sanıkların cezalandırılmasını istedi. 
 
“HİÇBİR VUKAT İŞLEMEDİM"
Ses ve Bilişim Sistemi ( SEGBİS) ile bulunduğu ilden bağlanarak ifade verem tutuksuz sanık Mehmet Nur Ak şunları söyledi: "15 Temmuz'da tabur komutanım Bora Serhat Seçkin'den telefon geldi. Er olduğumuz için bir şey sormadım hemen dışarı çıktım.  Olay günü hiç bir vukuat işlemedim. Ben normalde tank şoförüydüm ancak iki gün sonra terhis olacağım için bütün zimmetleri iade etmiştim. Bora komutan tank şoförü yok diye beni çağırmıştı."  Sanık er Nur Ak soru üzerine "Komutanım Bora Serhat Seçkin 'Şu aracın üzerine sür' diye emir vermedi. Trafik kapalıydı, geri dönmeyi düşündük mesafe yoktu" diye yanıtladı.
 
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN DAVAYA KATILMA TALEBİNDE BULUNDU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Ali Büyük Özdemir ile Başbakanlık adına Furkan Kayan da şikayetçi olduklarını ve davaya katılma talebinde bulunduklarını söyledi. Müştekilerin beyanların alınmasına ara veren mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi.