Güncelleme Tarihi:
İstanbul, Dec 21 (DHA) - Türkiye İş Bankası’nın satranca verdiği desteğin 12’nci yılı bir toplantıyla kutlandı. Toplantıda konuşan İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, banka olarak Aralık 2005’te bu spor dalına destek vermeye başladıklarını hatırlatarak, “Geride bıraktığımız 12 yıla baktığımızda, satrançta ülkemizin ve sporcularımızın sergilediği başarı, iyi bir hamle yaptığımızın göstergesi” dedi.
Satrancın yaygınlaşması amacıyla 2005 yılından bu yana Satranç Federasyonu’na destek veren Türkiye İş Bankası, bu desteğin 12’nci yılı vesilesiyle İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince ve Genel Müdürü Adnan Bali’nin ev sahipliğinde, TSF Başkanı Gülkız Tulay ve uluslararası turnuvalarda ödül alan sporcuların katılımıyla bir basın toplantısı düzenlendi.
İş Bankası’nın 2005 yılında üstlendiği Türkiye Satranç Federasyonu (TSF) ana sponsorluğu kapsamında; 20 bin satranç sınıfı açıldı, lisanslı sporcu sayısı 800 binin üzerine, unvanlı sporcu sayısı 162’ye yükseldi. Ülkemiz ayrıca satrançta dünyanın en güçlü 5 ülkesinden biri haline geldi.
2015 yılının sonunda satranca verdikleri desteği 6 yıl uzatma kararı aldıklarını belirterek, şöyle devam etti: “Bu alandaki çabalarımızı önümüzdeki yıllara taşıyarak, satrançta yakalanan ivmenin artarak devam etmesini arzu ediyoruz. Satranç sporuna neden bu kadar önem veriyoruz? Çocukların ve gençlerin zihinsel gelişimlerine, problemlere analitik yaklaşmalarına katkı yapan satranç, aynı zamanda gençlerin zamanlarını kaliteli ve verimli geçirmelerine de olanak sağlayan bir spor dalı… Satrançla ilgili yaklaşımımızın temelinde; ülkemizin yarınları olan gençlerimizin ve çocuklarımızın gelişimine katkıda bulunma amacımız yatıyor. Bu doğrultuda satrancı, bir spor dalı olmasının ötesinde, kapsamlı bir eğitim projesi olarak değerlendiriyoruz. Ülkemizin her noktasında daha çok çocuğumuza ulaşmayı hedefliyoruz.”
12 yıl önce ektiğimiz tohumlar meyve veren kocaman bir ağaç haline geldi
Türkiye’nin uluslararası rekabette öne çıkabilmesi, kalkınması ve kendisini farklı yerde konumlandırabilmesi için iyi eğitilmiş bir insan kaynağına ihtiyacı olduğunun altını çizen Özince, “Biz de satranç ile insanımıza, ülkemizi geleceğe taşıyacak olan gençlerimize yatırım yapıyoruz. Satranca verdiğimiz desteğin karşılık bulduğunu görmekten, buna tanıklık etmekten memnuniyet duyuyoruz” dedi.
Federasyon ile işbirliğinin, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2005’te satrancın ilköğretim okullarında seçmeli ders olarak okutulması yönünde milat sayılabilecek kararını pekiştirdiğini vurgulayan Özince, şöyle dedi: “Özellikle Anadolu’da satranç takımı bulmakta sıkıntı yaşanan bir dönemden, en ücra ilçelerimizden bile öğrencilerimizin satranca ilgi duyup bizi uluslararası platformlarda başarıyla temsil etme noktasına gelmelerinde atılan bu adımların çok büyük payı var. 12 yıl önce ektiğimiz tohumlar meyve veren kocaman bir ağaç haline geldi ve daha da büyüyor.”
Bu işbirliği sayesinde sporcuların ülkemizi uluslararası platformlarda göğsümüzü kabartacak başarılara imza attığını ifade eden Özince, Rusya’da geçtiğimiz Haziran ayında gerçekleştirilen Dünya Takımlar Şampiyonası’nda A Milli Takımı’nın gösterdiği başarılı performans ile Türkiye’nin, satrançta dünyanın en iyi beş ülkesi arasına girdiğini ve Türk satranç tarihinin en büyük başarısına imza attığını söyledi. Özince, ayrıca aynı dönemde Karadağ’ın Budva kentinde gerçekleştirilen Avrupa Okullar Satranç Şampiyonası’nda da Türkiye’nin beş altın madalya ile otoritelerin favorisi olarak gösterilen Rusya’yı bile geride bıraktığını söyledi.
Satrançta hedef bir milyon lisanslı sporcu
Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Gülkız Tulay da satrançta Türkiye’nin, dünyada ve Avrupa’da adından söz ettiren, satranç otoriteleri tarafından takdir edilen bir noktaya geldiğini ifade etti. İş Bankası’nın 2005 yılında verdiği desteğin ardından satrançtaki başarının katlanarak arttığını vurgulayan Tulay, şöyle devam etti: “2005 yılında 30 bin lisanslı sporcumuz vardı. Bugün ise 801 bin 139 lisanslı sporcu ile tüm spor federasyonlarının önünde yer alıyoruz. Bir milyon lisanslı sporcuya ulaşma hedefimize çok az kaldı. Antrenör sayımız iki binden 85 binin üzerine, hakem sayımız bin 702’den dokuz binin üzerine, kulüp sayımız 600’den yaklaşık iki bine, satranç merkezlerimizin sayısı 25’den 85’e ulaştı. 2005 yılında altı unvanlı sporcumuz vardı. Bugün bu sayı 162’ye ulaştı.”
Olimpiyatlarda 2012 yılında 42’nci sırada bulunan Türkiye’nin, 2016 yılında altıncı olarak bu alanda ülke tarihinin en önemli derecesini elde ettiğini ifade eden Tulay, “Bu derece ile ilk defa satrancın ’dünya kupası’ diye tanımlanan Dünya Takımlar Satranç Şampiyonası’nda A Milli Takımımız, ilk beş turda dünya devlerinin karşısında sergiledikleri performansla, satranç otoritelerini hayrete düşürdüler ve ‘Invincible-Yenilmez Türkiye’ dedirttiler” dedi.
İş Bankası’nın 2005 yılında Türkiye Satranç Federasyonu ana sponsorluğunu üstlenmesinin ardından, gerek yurt içinde gerek yurt dışında çok sayıda başarıya imza atıldı. 2005’ten bu yana 17 dünya şampiyonluğu, 26 dünya ikinciliği ve 32 dünya üçüncülüğünün yanı sıra 47 Avrupa şampiyonluğu, 51 Avrupa ikinciliği ve 45 Avrupa üçüncülüğü, dört Ülke Avrupa Şampiyonluğu elde edildi. Sporcular, uluslararası turnuvalarda Türkiye’ye toplam 393 madalya kazandırdı.