Güncelleme Tarihi:
Hasan ERŞAN/İSTANBUL,(DHA) Ülkemizde ve Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti’nde doğa savaşçıları iki kuş için yıllardan beri adeta şavaşıyor.Bunlardan biri yaygın olarak görülen bilimsel adı Carduelis Carduelis olan Saka. Diğeri ise KKTC’de ve Güney Kıbrıs’ta Avrupa Birliğinin baskı ile avlanması ve yenilmesinin önüne geçilmesine çalışılan Pulya..
Saka yüzyıllardır renkleri ve ötümü ile doğal ortamından koparılıp kafeslerde beslenirken Türkiye’nin Akdeniz bölgesinde de nadirde olsa görülen Pulya , özellikle adaya özgü meze olan “kuş turşusu” yapılmak için yakalanıyor. AB baskısı ve yüksek para cezaları nedeni ile Güney Kıbrıslı meraklıların ve lokanta sahiplerinin KKTC tarafından Euro ile temin etmeye çalıştığı Pulya her sene adayagöçmen olara geliyor ve en az 250 bini masalara meze oluyor.
Pulyalar Avrupa Birliği yasağına rağmen İngiliz Üs Bölgesi Dhekelia'da bile binlerce yakalanınca 2014’te kamuoyunda artan tepkiler üzerine Prens Charles bölgeyi ziyaret edip avlanmayı katliam olarak nitelendirip acil eylem çağrısı yapmıştı.Kıbrısta iki toplumda Pulya için mücadele eden çevre uzmanları ise yasak avlanmanın sürmesini yüksek fiyatla alıcı bulmasına bağlıyor.
SAKALAR KAFESE
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ekiplerinin kaçak avcılığa karşı sürekli mücadele verdiği sakalar ispinozgillerden. Başlıca besinleri incir, ayçiçeği, devedikeni tohumu. Küçük sürüler halinde dolaşan bu kuşlar, temiz su kaynaklarının kirlenmesi, kara hindibağ ve deve dikeni tohumların azalması ve ticaretinin artması yüzünden hızla yok oluyor.Renklerin çümbüşü olarak adlandırılan sakaların gaga dibinden gözün arka ucuna kadar yayılan kırmızılığı yalnız gaga ile göz arasındaki koyu esmer bir bant kesiyor. Gözün gerisindeki yanları beyaz, tepe ve boyun yanları siyahtır. Kanatların ortası boyunca, gövdeye doğru sarı renkli geniş bir bant uzanır. Kanatların beyaz lekeli arka kenarları dışında kalan öbür bölümleri siyah, sırt kahverengi, kuyruksokumu beyazımsıdır. Siyah kuyruk tüylerinin uçlarında da beyaz lekeler bulunur.Gençlerde kanat ve kuyruk tüyleri erişkinlerinki gibidir. Ama öbür bölümler grimsi kahverengi ve koyu çizgilidir. Yerli sakaların uzunluğu 12–13 cm, kasım ayı sakalarının (Sibirya sakası olarak da bilinir) uzunluğu 15 cm ve kömürcü sakalarının uzunluğu ise 11 cm civarındadır.İyi ötümü olanlar Türkiye'de bile 3 bin TL'ye kadar alıcı bulabiliyor.
PULYA MEZE TABAĞINA
KKTC ve adaya göçmen olarak gelen yaklaşık 2,5 milyon küçük ötücü kuş olan Pulya yüzyıllardan beri ada halkının yemeyi sevdiği bir türdür. AB nin yasaklamasından sonra kaçak olarak yakalanan ve el altından turşusu kurulan Pulyalar için adadaki çevreciler ve özellikle Kuzey Kıbrıs Kuşlarını Koruma Derneği (KUŞKOR), Rum kesiminde ise BirdLifeCyprus tarafından yaşatılmaları için amansız bir mücedele veriliyor.Kıbrıs’a ilkbaharda gelen karabaşlı ötleğenin Sylvia Atricapilla yani halk arasındaki adı ile pulyanın avlanması kanunlarla yasak olmasına karşın yüzyıllardır hedefte.Pulya kuşunun turşusu, 1550’li yıllarda dünyaya ihraç edilirmiş. En son Rum kesiminde, Paralimni bölgesindeki bir evde, 805 tane ölü ve temizlenmiş Pulya kuşu ele geçirilmişti.Raporlara göre avlanma sayıları 250 bin veya üstünde.
İNGİLİZ BÖLGESİNDE KAÇAK AVLANMA PRENS CHARLES’İ BÖLGEYE GETİRDİ
KUŞKOR üyesi olan Hacettepe Üniversitesi Biyoloji mezunu Damla Beton yasağa rağmen Pulyaların avlanmaların sürdüğünü, adanın bu konuda sicilinin kötü olduğunu belirterek “ Hatta Rum kesimi içindeki İngiliz üs bölgesinde bile kaçak avcılık olunca AB’de çok tepki aldı .Konu üs bölgesinde geçince Prens Charles katliam olarak niteledi ve avının önlenmesi için acil eylem planı çağrısı yaptı ve 2014’te Kıbrıs’ta bölgeyi ziyaret etti. Av kesinlikle yasak ama fiyatı Euro ile olduğu için kaçak avcılar için cazip oluyor.” dedi.
(FOTOĞRAF)