Hrant Dink cinayetinde kamu görevlilerinin ihmali davası

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Haziran 05, 2017 16:12

Hrant Dink cinayetinde kamu görevlilerinin ihmali davası

Haberin Devamı

 

Özden ATİK/İSTANBUL, (DHA) AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı 35 sanıklı davada, tanık olarak dinlenen eski Polis Başmüfettişi Levent Yarımel, sorumluların tespiti için o dönem talep ettiği log kayıtlarının (bilgisayarın gerçekleştirdiği hareketlerin kayıt altına alındığı dosyalar) kendilerine verilmediğini ve 2009 yılında kasıtlı olarak silindiğini söyledi. Yarımel, "Biz sorumluları ortaya çıkarabilecekken neden engellendik? Trabzon ve İstihbarat Daire Başkanlığı bu operasyonu sürdürmeliydi. Takip edilen bir olay nasıl cinayetle sonuçlanır?" dedi. 

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 45. celsesi görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, dönemin İstanbul İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, tutuksuz sanıklar eski Trabzon emniyet müdürü Reşat Altay, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler, Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü eski görevlilerinden Muhittin Zenit katıldı. Duruşmayı CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da izledi.

"ELİMİZE VERDİĞİ DOSYADAN ARAŞTIRMA YAPMAMIZI İSTEDİ"

Duruşmada, eski Polis Başmüfettişi Levent Yarımel, Trabzon'dan İstanbul'a gönderilen "Ses getirecek bir eylem yapılacağı" yazısıyla ilgili araştırma yapması için görevlendirilmesine ilişkin tanıklık yaptı. Bilirkişi olarak Dursun Demirbaş ile birlikte görevlendirilmesinin ardından dönemin Mülkiye Başmüfettişi Şükrü Yıldız'ın İçişleri Bakanlığı'ndaki odasında konuyu kendilerine anlattığını belirten Yarımel, "Şükrü Yıldız'ın gösterdiği yazıya bakınca ilk dikkatimi çeken Yardımcı İstihbarat Elemanı ve telefon numarasıydı. İşin gereğinin yapılıp yapılmadığını rahatlıkla buluruz diye düşündüm. Bizden önce rapor yazmış Yunus Yazar'ın raporunu inceledim. Kendisiyle de konuştum. Ancak kendisi, istihbaratın 'i' sini bilmez, bilirkişi olarak rapor yazmasına şaşırdım. Sorumluları bulmak için istihbarat çalışanlarına ait log bilgilerini istediğimize dair bir yazı yazdık. Yazıyı Ramazan Akyürek'e teslim ettik. 2 gün sonra Ramazan Akyürek bize, 'Log bilgilerini sormuşsunuz. Bu yazı bizi sıkıntıya sokar' dedi. Ben de log bilgileri istihbaratın can damarıdır, bu olayı bunlarla çözeceğiz dedim. Daha sonra Şükrü Yıldız da arayarak 'Hakkınız yok. Hiçbir şeye karışmıyorsunuz. Sadece İstanbul'a bakın siz' dedi. Elimize verdiği dosyadan araştırma yapmamızı istedi" dedi. 

"BİLEREK GÖZ YUMMA VAR. NEDEN ENGELLENDİK?"

Tüm bunların kasıtlı yapıldığını düşündüğünü belirten Levent Yarımel, "Ortada bir cinayet var, bilerek göz yumma var. Planlı istihbarat operasyonu nasıl yapılmaz? Burada kesinlikle kasıt var. Bir yıl önceden bilinen cinayet nasıl gerçekleşebilir? Yıllarca istihbaratta çalıştım. Son derece rahatsız oldum. Biz sorumluları ortaya çıkarabilecekken neden engellendik? Trabzon ve İstihbarat Daire Başkanlığı bu operasyonu sürdürmeliydi. Takip edilen bir olay nasıl cinayetle sonuçlanır? Olamaz bu. " dedi. 

"TEHDİT EDİLDİM"

Dink ailesinin avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu ise "Talepleriniz karşılanmamasına rağmen 'Niçin bu raporu hazırlayamam' demediniz?" diye sorması üzerine Levent Yarımel, "2011, FETÖ örgütünün en yoğun olduğu dönemden bahsediyoruz. Tehdit edildim. Kasıp kavurdular. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında ifade verdim diye bir yıl benimle kimse konuşmadı. 10 yıldır niye görev almadım bunu sorarım" diye yanıt verdi.  

"ASIL SORUMLU İSTİHBARAT DAİRE BAŞKANLIĞIDIR"

Yarımel, Mahkeme Başkanı Ali İhsan Horasan'ın Dink'in öldürüleceğine ilişkin istihbarat raporlarındaki "Ne pahasına olursa olsun öldürüleceği" ve "Ses getirici eylem" ifadelerinin arasındaki farkı sorduğu Yarımel, "Ses getirecek eylem' yazısı bir tahkikat yazısıdır. İstanbul sadece Osman Hayal'in yerini bildirmekle yükümlüdür. Asıl sorumlu İstihbarat Daire Başkanlığı'dır. Çünkü planlı istihbarat operasyonunun talimatını vermesi gereken yer orası" diye cevap verdi.

ŞÜKRÜ YILDIZ TANIK İFADESİNİ KABUL ETMEDİ

Duruşmaya Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılan sanık Şükrü Yıldız söz alarak aleyhe beyanları kabul etmediğini, o dönem Levent Yarımel'in elinden talep ettiği log kayıtlarının istenmesine ilişkin yazıyı almasının mümkün olmadığını söyledi. 

"BU LOG KAYITLARI SIRF BU CİNAYETLE İLGİLİ SİLİNMİŞTİR"

Daha sonra söz alan sanık Ali Fuat Yılmazer ise Levent Yarımel'in bilmediği konular ithamda bulunduğunu söyleyince Yarımel, "İstanbul İstihbarat'ın başına nasıl geldiğini açıklasın. İstanbul istihbaratın sistemini ben kurdum" dedi. Yılmazer, "Bunlardan nasıl bir istihbarat anlayışını devraldığımızı burada anlatsam çok şaşırırsınız" diyerek teknik olarak çalışma tarihlerinin değiştirilebileceğini savundu. Yılmazer ayrıca "Biz bu işe ömrümüzü verdik. Sonuçları ortada. O dönem Başbakan'ın talimatıyla yaptık. O dönem FETÖ, metö yoktu. Ve halen yok. Tahşiye davasında anlatacağım. Tutuklandığımda adı konmuş bir terör örgütü yoktu. Tanığın yalan beyanları dolasıyla hakkında işlem yapılmasını talep ediyorum" dedi. Levent Yarımel ise kimseye iftira atmadığını belirterek "Kendisi C Şube Müdürüydü. Tüm operasyonları yürüten müdür,Dink öldürülecek deniyor. 1 yıl boyunca görevdeydin, operasyonu niye yapmadın? Trabzon ile İstanbul'u niye toplayamadın? Onu yapamıyorsan C Şube Müdürü olarak Dink'i korumaya aldıracaksın. Niye yapılmadı?" dedi. Yarımel, "2009'da İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından log kayıtları neden silindi. 17 senedir istihbaratta duran bu kayıtlar,  benim o raporumdan sonra neden silindi? Bu log kayıtları, sırf bu cinayetle ilgili silinmiştir. Neden bunlara cevap verilmedi?" diye konuştu.

AKYÜREK: "NE GEREKİYORSA YAPILSIN TALİMATI VERDİM"

Sanık Ramazan Akyürek de söz alarak "Aleyhime hususları kabul etmiyorum. Ben ne gerekiyorsa yapılması talimatı verdim. Bir tarafı kurtarmak amacıyla bu yönde beyanda bulunduğunu düşünüyorum. Teknik bölümlerde çalışmış bir kişi değilim. Log kayıtlarıyla ilgili hukuki olarak ne gerekiyorsa imzaladım" dedi. Duruşma yarına ertelendi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!