Güncelleme Tarihi:
İSTANBUL, (DHA) - YAZ aylarında tatilde ve hafta sonları yapılan kısa gezilerde pek çok insan biraz bronzlaşıp kendini daha güzel hissetmek istiyor. Ancak cilt yapısına göre güneşle temastan kısa bir süre sonra bile oluşabilen, kızarıklıkla kendini belli eden ve ağrılara sebep olan güneş yanıkları, cilt lekelerinden cilt kanserine kadar gidebilen olumsuz tablolara dönüşebiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Füsun Bilgin Karahallı, güneş yanığı ve tedavisi hakkında bilgi vererek uyarılarda bulundu. Karahallı güneş yanıklarına karşı, yoğurt ya da diş macunu sürülmemesi gerektiğini söyleyerek soğuk duş alınmasını tavsiye etti.
Güneş yanığının genellikle kızarıklıkla başladığını belirten Uz. Dr. Füsun Bilgin Karahallı, ”Bu kızarıklık 24 saat içinde en üst seviyeye gelmektedir. Ciltte hassasiyet, ısı artışı, ödem ve sıvı dolu kabarcıklarla kendisini belli etmektedir. Güneş yanıklarından etkilenen bölgelerde birkaç gün sonra soyulma başlamaktadır” dedi.
“SU DOLU KABARCIKLAR VARSA TEDAVİ EDİLMELİ”
Güneş yanığına, derinin aşırı miktarda ultraviyole ışınlarına maruz kalmasının neden olduğunu ifade eden Karahallı, ”Güneş yanığı cilde uzun süreli zarar vermekle birlikte sadece kızarıklık görülmesi hafif bir belirtidir. Ancak kızarıklıkla birlikte yanık olan bölgede su dolu kabarcıklar oluşmuşsa bu cilt için çok daha zararlıdır mutlaka tedavi edilmelidir” şeklinde konuştu.
“ÇOCUKLAR İÇİN DAHA TEHLİKELİ”
Ultraviyole ışınlarına maruz kalmanın dışında güneş yanığı oluşmasına etki eden diğer faktörler hakkında da bilgi veren Karahallı, “Hastanın deri rengi ile ifade edilen deri tipi, ışığın etki süresi ve şiddeti, deniz kenarı ve yüksek rakımlı yerler, ışığın yansıması ve çocukluk çağı olarak sayılabilmektedir. Çocukluktan itibaren güneşe fazla maruz kalmak ve güneş yanığı geçirmek, ileriki yaşlarda deri kanseri riskini birkaç kat artırmaktadır. Açık ten, renkli göz, sarı-kızıl saçlı kişiler güneş yanığına özellikle duyarlıdır” dedi.
“CİLT BAKIMI İHMAL EDİLMEMELİ”
Güneşin verdiği ultraviyole ışığının; alerjilere, çil ve lekelenmelere, deri kanserlerinin sıklığında artışlara neden olduğu kadar güneş yanıklarına da yol açtığını dile getiren Karahallı, “Güneş ışınlarının tüm bu etkilerinden kaçınabilmek için doğru ve etkili bir biçimde güneşten korunmalıdır. Kışın yapılan cilt bakımını, yaz aylarında da ihmal etmemek güneşten, aşırı sıcaktan veya cildin kurumasından kaynaklı cilt lekeleri oluşumunu da engellemektedir” şeklinde konuştu.
“YOĞURT VE DİŞ MACUNU YANIK BÖLGEYE DAHA FAZLA ZARAR VERİR”
Güneş yanığı olduğunu düşünenlerin mutlaka bir dermatoloji uzmanına muayene olmalı gerektiğine değinen Karahallı, “Muayene olana kadar ise vücutta oluşan ağrı için ağrı kesici kullanılabilir. Bunun yanında güneş yanıkları için toplum arasında bilinen yanığa yoğurt ya da diş macunu sürmek gibi yöntemlerin yerine soğuk duş almak ve yanık bölgelerine soğuk kompresler yapmak ağrıları hafifletmektedir. Aloevera içerikli ürünler ya da güneş sonrası bakım ürünleri de acıyı ve ağrıyı dindirebilmektedir. Bunun yanında güneş yanığı durumlarında kişilerin bol sıvı alması gerekmektedir. Ayrıca güneş yanığı sonrasında deri soyulma aşamasına geçildiğinde nemlendirici kullanılmalıdır” dedi.
“HAVA BULUTLU DA OLSA GÜNEŞ KREMİ ŞART”
Karahallı, güneş yanığına maruz kalmamak için bazı önerileri şöyle sıraladı:
Güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde güneşlenmek doğru değildir; Dışarıda durulması gerekiyorsa mümkün olduğunca gölgede kalınmalıdır; Güneşlenmeden önce 50 faktör güneş koruyucu kullanılmalıdır; Güneş koruyucuları 2 saatte bir tekrar sürülmeli, hava bulutlu da olsa güneş koruyucu kullanmadan dışarı çıkılmamalıdır; Güneş koruyucu ürünler güneşe çıkmadan 30 dakika önce uygulanmalıdır; D vitamini alma düşüncesinin güneş koruyucu kullanımında kaçışa neden olduğu görülmektedir. Oysa 10-20 dakika boyunca yüz ve ellerin güneş görmesi, D vitamininin yeterli miktarda alınmasını sağlamaktadır; Güneşin dik geldiği saatlerde şapka ve gözlük kullanılmalıdır; Çocukluk çağında güneş yanığı riski yüksek olmakla beraber, 6 aydan küçük bebeklerin uzun süreli direkt güneş maruziyetinden korunması, 6 aydan büyüklerin ise yüksek koruma faktörlü ürünleri kullanması gerekmektedir.
(FOTOĞRAF)