Güncelleme Tarihi:
İSTANBUL, (DHA) - 2016’dan beri Avrupa Birliği (AB) desteğiyle Maltepe Üniversitesi ve Muğla İl Millî Eğitim Müdürlüğü'nün proje ortağı olduğu okul terkinin önlenmesine yönelik “Nitelikli ve Etkili Eğitimin Anahtarı - Empatik ve Destekleyici Öğretmenler- (EMPAQT)” başlıklı proje kapsamında birçok ülkeden akademisyenler “Okul Terkinin Önlenmesine Yönelik Eğitim Politikaları ve Uygulamaları” konferansının açılışında ve gala yemeğinde bir araya geldi.4 Mayısa kadar İstanbul Marma Otelde Maltepe Üniversitesi Sokakta Yaşayan ve Çalışan Çocuklar için Uygulama ve Araştırma Merkezinin (SOYAÇ) ev sahipliğinde yapılacak konferansta akademisyenler, okul terkinin önlenmesi için pedagojik yöntemler ve diğer çözüm yolları üzerine bilgi ve deneyimlerini paylaşacak.Dezavantajlı öğrencilerin başarılı olmaları, kendilerini saygın ve değerli hissetmeleri için ihtiyaç duydukları desteğin verildiği, aynı zamanda eşitlikçi ve kapsayıcı bir öğrenme ortamının yaratılmasına katkı sağlamayı amaçlayan EMPAQT, bu amaca ulaşmak için proje kapsamında, eğitimcilerin, öğrencilerin kişisel gelişimlerini desteklemeleri, okul terki ve sosyal dışlanma riski olan öğrencilerin yaşadıkları sorunları saptayıp onlara yardımcı olacak becerileri kazanmaları için bir “öğretmen eğitimi programı” olarak oluşturuldu."NEDEN ÖĞRENCİLER KENDİLERİNİ OKULA AİT HİSSETMİYOR?” SORUSUNA CEVAP BULMAYA ÇALIŞTIKGecede konuşan Maltepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şahin Karasar, “Bu projeyi, belli bir süredir Avrupa'dan 5 üniversiteyle birlikte yürütüyoruz. Hem Avrupa'dan 5 ülke, Muğla Valiliği hem de AB finansmanı ile birlikte projeyi üniversitemizin akademisyenleri gerçekleştirdi. Dezavantajlı bölgeleri seçtik, okul terki neden yaşanıyor, öğrenciler neden kendilerini okula ait hissetmiyorlar gibi sorulara cevap bulmaya çalıştık. Eğitimin asıl amacı 'mutluluk' odaklı bir yaşam kültürü oluşturmak. Bu noktada insan okulu terk ediyorsa başka bir şey onu çekiyor demektir. Okula daha fazla bağlanmak ve ait olmak için öğrencilere ne tür bir müfredat ve kendilerini iyi ve mutlu hissedebileceklerini sağlayan beceriler vermeliyiz kapsamında çok ciddi bir çalışma oldu projemiz" dedi."OKULLARI DÖNÜŞTÜRMELİYİZ"Muğla İl Millî Eğitim Müdürü Celalettin Ekinci ise, "Bizim kaybedecek hiçbir ferdimiz yok. Çocuklarımızın tamamını kazanmalıyız. Eğitim çağındaki çocuklarımız için en büyük sorun okul terki ve devamsızlık. Eğitim ve öğretimi öyle bir hale getirmeliyiz ki, okullardan kaçarak giden çocuklar yerine, okullara koşarak gelen çocuklar yetiştirebilelim. Okulları dönüştürmeliyiz" diye konuştu."PROJEDE ÖĞRENCİLERİN OKULU NEDEN TERK ETTİĞİNİ ÖĞRETMENLERİN ANLAMASI İÇİN ÇALIŞTIK"Projenin Uluslararası Koordinatörü Rena Dimova da, "Okul terki çok önemli bir mesele, biz şanlıyız; çünkü pek çok AB ülkesiyle birlikte ortak projeler yürüyoruz. Okul terkinin önlenmesi için yapılması gereken şeyler var. Biz de bununla ilgili bir proje oluşturduk. Çocukların okullara devamlılığının sağlanması konusunda şimdiden de projenin olumlu sonuçlar verdiğini görüyoruz. Biz proje kapsamında çocukların neden okulu terk ettiği konusunu öğretmenlerin anlamasını sağlamaya çalıştık. Öğretmenlere, öğrencileri daha iyi destekleyebilmeleri ve sorunun kaynağını anlayabilmeleri için gerekli becerileri kazandıracak eğitim programı hazırladık. Avrupa'dan ve Türkiye'den bu eğitimleri alan öğretmenler bu konferansa geldi, ben de ne söyleyeceklerini çok merak ediyorum" dedi."BEŞ ÜLKEYLE BERABER PROJEYİ HAYATA GEÇİRDİK"Maltepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve SOYAÇ Müdürü Öğr. Üyesi Özden Bademci ise, "İtalya, Malta, Romanya ve Bulgaristan'da 2016 yılında bu projeye başladık. Projenin başında her ülke kendi içinde, öğretmenlerin ve öğrencilerin ihtiyaçlarını anlamak için araştırma yaptı. Projenin amacı, öğretmelerin sınıflarında risk altındaki çocukları destekleyebilmeleri; aslında bu bağlamda öğretmenlerin rehber öğretmen olmaları beklenmiyor; ancak sınıfta zorlanan öğrencileri destekleyebilmek için gereken bilgi ve beceriye sahip olmaları çok önemli. Dolayısıyla çocukların okula bağlılıklarını sağlayabilmek, okul terkini önleyebilmek için 5 ülkeyle birlikte bir eğitim programı oluşturduk" dedi."EĞİTİM ALAN ÖĞRETMENLER ARAMIZDA"Projenin sonuna gelindiğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Özden Bademci, "İki gün sürecek konferansa ev sahipliği yapıyoruz. Bütün bu eğitimleri alan ülkelerden öğretmenler burada. Onlar eğitimlerin kendilerini nasıl desteklediğini ve bu süreçte çocukların okula bağlanmaları konusunda neler yaptıklarını bu konferansta paylaşacak. Aynı zamanda bu alanda uluslararası düzeyde çalışan akademisyenleri de ağırlayacağız" diye konuştu."ÖĞRETMENLERE ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR"Okul terkini önlemek için öğretmenlere çok önemli görevler düştüğüne dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Bademci, "Risk altında olan çocukların büyük bölümü, evlerinde çok iyi muamele görmemiş, ihmal ve istismara uğramış, ayrıca ekonomik şartların yeterince iyi olmadığı ailelerden gelen çocuklar. Çünkü akademik olarak başarılı olmaları, okul hayatlarına devam edebilmeleri için çocukların kendilerini iyi hissetmeleri esas. Eğitim sisteminin de çocukların sadece akademik başarılarına odaklanmaması, okulların çocukların kendilerini güvende hissettikleri yerlere dönüşmeleri gerekiyor. Burada öğretmene çok önemli görevler düşüyor. Aslında bütün okula önemli görevler düşüyor. Çalışmalarımızı aileler de dahil bütün okul görevlilerini kapsayacak şekilde yürütüyoruz" dedi.