Fazla terlemeye lazer ile kalıcı çözüm

İSTANBUL(DHA)- KRONİK terlemenin günlük yaşamda can sıkıcı, zaman zaman kişiyi utandıran, hatta kendisini toplumdan soyutlamasına neden olabilen bir sosyal yaşam problemi olduğunu söyleyen Op. Dr. Turab İsmayilov, lazer tekniği ile bu sorunun ortadan kaldırılabileceğini belirtti. İsmayilov, "Sinirlenme, kaygı, stres ve heyecan terlemeyi artırır. Terleme olan bölgelerde bakteri yaşaması kolaylaşır ve kötü koku oluşur" dedi.

 STRES VE TERLEME BİRBİRİNİ TETİKLİYOR

Bölgesel aşırı terleme genellikle el, ayak ve koltuk altında görüldüğünü söyleyen Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Turab İsmayilov, "Sinirlenme, kaygı, stres ve heyecan terlemeyi artırır. Terleme olan bölgelerde bakteri yaşaması kolaylaşır ve kötü koku oluşur. Erişkin bir kişide ter bezi sayısı toplam 2-5 milyon arasında değişir. Bunların yaklaşık 3 milyonu kokusuz, berrak bir sıvı salgılayan ter bezleridir. Berrak ter salgılayan bezlerin çoğu ayakların tabanı, eller ve yüz bölgesinde bulunur. Koyu kıvamlı ve kokulu ter salgılayan ter bezleri ise koltuk altı ve genital bölge gibi belirli yerlerde bulunur. Koltuk altlarında diğer bölgelere göre daha yoğunlukta kokudan sorumlu koyu kıvamlı ter bezleri mevcuttur" ifadelerini kullandı.

"YÜZDE 90 ORANINDA AZALABİLİYOR"

Lazer cerrahinin bilindiği gibi normal dışarıdan cilde uygulanılan bir tedavi yöntemi olmadığını söyleyen İsmayilov, "Bu işlemin uzun ve ince demirlerle, cildin altına geçirilip cilde yakın bölgede, yani dermis tabakasını yakarak buradaki ter bezlerini harab etmesine, destrüksiyonuna yol açan bir yöntemdir. Uygulama genel anestezi altında gerçekleştirilebildiği gibi lokal anestezi altında da gerçekleştirilir. El terlemesinin tamamen sıfıra inmediğini, fakat yüzde 90 oranında azalabiliyor. Yani hücreleri tamamen harab etmiyoruz, hücrelerin bir kısmını bırakıyoruz" şeklinde konuştu.

TERLEMELERE KARŞI LAZER TEDAVİSİ NASIL UYGULANIR?

Lazer tedavisi hakkında bilgi veren İsmayilov, "Bu ameliyat vücudun her bölgesine uygulanabilen bir ameliyattır. Bazı hassas bölgelerde uygulanması belki bir sorun yaratabilir. Mesela, bir yüz bölgesine uygulanması belki bir miktar sorun olabilir ama bunun dışında, vücuttaki herhangi bir bölgeye uygulanmasında bir sakınca yoktur. Bu ameliyat el bölgesine, ayak bölgesine ve koltuk altı bölgesine uygulanabilmektedir. Zaten koltuk altına uygulanması çok popülerdi ama el ve ayak bölgesi dokunulmayan bir bölge olarak kalıyor. Bir kader olarak kalıyor insanların aklında, oysa ki bu kolaylıkla çözülebilir" dedi.

"ÇOK DİKKATLİ OLMAK LAZIM"

İsmayilov, "Ameliyatı gerçekleştirirken çok dikkatli olmak lazım. Lokal kontrolün çok sağlam olduğu bir ameliyat olması gerekli. Çünkü, çalışılan bölge dar bir alan. Bu dar alanda çalışmak aslında büyük bir dezavantajlar getiriyor. Kontrolümüzün sağlam olmadığı bölgelerde hastalarda duyu kaybından tutun, parmağın kaybına neden olabilecek yelpazede komplikasyon oluşabiliyor" dedi. 

(FOTOĞRAF)