Güncelleme Tarihi:
Merve DUNDAR-Ömer HASAR / İSTANBUL, (DHA)-KADİR Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma Merkezi’nin "Kadına Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü" öncesinde, kadına yönelik şiddet konusunda öğrencilerini bilinçlendirmek için düzenlediği etkinlikte konuşan İstanbul Barosu avukatlarından Murat Yılmaz, Türkiye'de en çok işlenen suçlar arasında cinsel istismar ve tacizin ilk üçte olduğunu söyledi. Yılmaz, cinsel taciz veya istismara uğrayan kadınların yüzde 92'sinin ise şikâyette bulunmadıklarına dikkat çekti.
Cinsel saldırının, mağdurun vücuduna herhangi bir bedensel temas olması durumunda, cinsel tacizin ise herhangi bir bedensel temas içermeden söz, yazı, resim gibi öğelerin kullanılması durumunda gerçekleştiğini belirten Yılmaz, "Bu durumlarda ilk yapılması gereken en yakın Cumhuriyet Başsavcılğı'na giderek şikayette bulunmaktır. Savcılığa ulaşılamaması durumunda karakola giderek şikayetçi olmak gerekir. Böylelikle mağdur, işlenen suç hakkında soruşturma başlatmış olur. Kadınlar bu gibi durumlarda kendilerini garanti altında hissedebilirler. Çünkü mağdurun suçu işleyen kişi ile geçmiş dönemden bir husumeti yoksa ve mağdurun anlattıkları karşı tarafa iftira atmayı gerektirecek bir husumeti içermiyorsa, tutarlıysa tek bir beyan ile cinsel suçtan cezalandırma yoluna gidilebilir" diye konuştu.
"MAĞDUR YAŞADIKLARINI BİR KEZ ANLATACAK"
Mağdurların çoğu zaman, yaşadıklarını birden fazla kişiye anlatmak zorunda olmasının travmatik durumu arttırdığını vurgulayan Yılmaz, "Bunun engellenebilmesi için çoğu yerde adli görüşme odaları kuruldu. Burada amaç mağdura olabildiğince az mümkünse bir kez olayı anlattırarak, anlatılan olay üzerinden soruşturma ve kovuşturmaları yürütmek" dedi.
"CEZA İNDİRİMİ SADECE CİNSEL SUÇLARDA UYGULANMIYOR"
En fazla gündeme gelen konular arasında yer alan ceza indiriminin sadece cinsel suçlarda uygulandığını dile getiren Yılmaz, "Kanunun 62'nci maddesine baktığımızda burada belirtilen koşulların varlığı durumunda kanunda yazan tüm suçlarda bu indirim uygulanabiliyor. Bunun uygulanabilmesi için kişinin önceden sabıkasının olup olmaması, işlemiş olduğu suçtan duyduğu pişmanlık, yargılama süresinde duyduğu pişmanlık, bir daha suç işleyip işlemeyeceğine dair durumu göz önüne alınıyor. Bu kriterlere uyan bir durum varsa ceza indirimine gidilebiliyor. Aksi durumda indirim yapılmadan ceza açıklanıyor" ifadelerinde bulundu.
"YÜZDE 92'YE YAKINI ŞİKAYETTE BULUNMUYOR"
Cinsel taciz veya istismara uğrayan kadınların yüzde 92'ye yakınının şikayette bulunmadığına dikkat çeken Yılmaz, "Biz de kalan yüzde 8 üzerinden veri açıklayabiliyoruz. Elimizde somut rakamlar yok ama içinde bulunduğumuz hukuki sürece baktığımızda toplumda cinsel içerikli suçların oldukça yaygın olduğu kanaatindeyim. Şikayet edilmeme oranını göz önüne aldığımızda da ne kadar yaygın bir suçtan söz ettiğimizi görebiliriz. Kadınların şikayet etmemesinin altında yatan sebep ise genel olarak sonuca ulaşamayacağı ve suçu ispatlayacak bir delilinin olmaması düşüncesi" dedi ve ekledi:
"Genel olarak hırsızlık, uyuşturucu satışı, cinsel taciz ve saldırlar en çok işlenen suçlar arasında yer alıyor. Buna göre cinsel suçların ilk üç içinde yer aldığını söylemek mümkün."
(FOTOĞRAF)