Güncelleme Tarihi:
Hilal Sarı / İstanbul, 28 Aralık (DHA) – Macaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Slovakya gibi Doğu Avrupa ülkelerinden siyasetçiler Avrupa genelinde markaların kalitesiz ürünlerini bu bölgelerdeki ülkelere göndermesine sert tepki gösterdi. Polonya’da Gazete Prawna’nın “bakkaliye ırkçılığı” diye tanımladığı bu ayrımcılık iddiaları konusunda Avrupa Komisyonu ürün kalite testleri yaptı.
Alman yayın Der Spiegel’de yer alan bir habere göre Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in talimatı üzerine bu konuda bazı adımlar atıldı. Avrupa Adalet ve Tüketici Komiseri Vera Jourová farklı Doğu Avrupa ülkelerinde farklı ürünler üzerinde testler yapılmasını sağladı. Sonuçlar siyasetçileri haklı çıkardı.
Yapılan testlerden bazıları Slovakya’da satılan bir paket balık kroketinde yüzde 58 balık varken, Avusturya’da aynı üründe balık oranının yüzde 65 olduğunu, bir çamaşır yumuşatıcı ürününün Slovakya’ya göre Avusturya’da 30 cent daha ucuz ve 60 mililitre daha fazla içeriğe sahip olduğunu ortaya çıkardı.
Habere göre çikolatalı fındık kremalarının Doğu Avrupa’ya gönderilen partilerinde daha az kakao olması, dondurulmuş balık kroketlerinde daha az balık olması ya da temizlik ürünlerinin Doğu Avrupa’ya gönderilen yiyecek, içecek ve temizlik ürünü serilerinin daha kalitesiz olması bölge genelinde büyük tepkiler aldı.
Doğu Avrupalı siyasetçilerinin şikayetleri üzerine yapılan testlere göre tereyağ gibi kaliteli içerikler daha ucuz palm yağı ile değiştirilirken, meyve aromaları yerine tatlandırıcı, gazlı içeceklerde ise şeker yerine ucuz tatlandırıcılar kullanıldığı iddialar arasında.
Slovakya Başbakanı Robert Fico Temmuz ortasında markalara bu ayrımcılığı yapmaya devam ettikleri sürece yaptırım uygulayacakları konusunda uyarmış ve Doğu Avrupalı tüketicilerin bu şirketleri boykot edebileceğini söylemişti.
Yine bu yıl bahar aylarında Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’ın personel şefi kalitesiz ürün sorununu “son yılların en büyük skandalı” olarak nitelendirmiş, Çek Cumhuriyeti Tarım Bakanı ise böyle bir ayrımcılığın insanları “Avrupa’nın çöp kutusu” gibi hissetmelerine yol açtığını söylemişti.