Güncelleme Tarihi:
İstanbul, 13 Mart (DHA) - DİSK Genel Başkanı Kani Beko anayasa referandumu ile ilgili olarak referandumda oylanacak anayasa değişikliğine hayır demenin DİSK'in görevi olduğunu yineledi.
DİSK’ten yapılan açıklamaya göre Beko, anayasa değişikliği referandumunun, “Yasama, yürütme ve yargı yetkilerini cumhurbaşkanının elinde toplanacak, kuvvetler ayrılığını bitirecek, Türkiye Cumhuriyeti devletini tek adam iktidarına teslim edecek, ülkeyi tek imzalı kararnamelerle yönetmeye olanak verecek, meclisi etkisizleştirecek, atanmış memurları Bakan yapacak, yargıyı yürütmenin vesayeti altına sokacak bir Anayasa” olduğunu savundu.
Beko, "bir dayatma" olduğunu savunduğu referandumla vaat edilen anayasanın tek kişinin emriyle akademisyenlerin tartaklanarak üniversiteden atılmasını halka gerçekleri sunan gazetecileri hapse atmayı, hayır diyenleri "terörist, hain, gafil, şeytan” gibi sıfatlarla yaftalamayı, halkı kutuplaştırmayı, kaosu ve krizi öngördüğünü ileri sürdü. İşçilerin gücünü göstermesi için hayır demesi gerektiğine değinen Beko, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Kurulduğu günden beri laik-demokratik-sosyal bir hukuk devleti olarak Cumhuriyetin geliştirilmesini isteyen DİSK olarak bu tehlikeli Anayasa değişikliğini işçilere anlatmaya başladık. Bu anayasa değişikliğinin içeriğini işçilerden sır gibi saklıyorlar. Biz işçiler şunu çok iyi biliriz, bir iş sözleşmesi okunmadan, işverenin lafına bakılarak imzalanmaz. Dolayısıyla biz bu referandumda HAYIR diyeceğiz.Biz DİSK olarak bu sebepleri 16 başlık altında özetledik:
1. Meclisin, yargının ve hükümetin yetkilerini tek bir kişide toplayacak bir sistem demokratik değildir. Demokrasi için hayır.
2. İşçilerin hakları tek bir kişinin kararına bırakılırsa, haklarımızı meydanlarda, mahkemelerde, TBMM'de, grevlerde savunmak ve kazanmak zorlaşacak. İşçilerin hakları için hayır.
3. Bu Anayasa dayatması toplumu kutuplaştıracak, halkı bölecek. Kardeşlik ve barış için hayır.
4. Halkın büyük bölümünün kabul etmediği veya içine sinmeyen bir anayasa istikrarsızlığı ve kaosu artırır. Kaos ve istikrarsızlık ekonomik kriz demektir, işçinin belinin bükülmesi demektir. İnsanca yaşamak için hayır.
5. Anayasa teklifi bir kişiye tek bir imzayla sendikaları kapatma, grevleri yasaklama, kıdem tazminatlarını kaldırma, toplu iş sözleşmelerini askıya alma, haklarını bile ödemeden istediğini işten atma yetkisi veriyor. Ekmeğimiz için hayır.
6. Bildiğiniz gibi, geçtiğimiz günlerde Çalışma Bakanı bir müjde verdi. Ancak bu müjde işçilere değil, patronlara verildi. Kıdem tazminatımızı ve iş mahkemelerine başvuru hakkımızı ortadan kaldıracak yasal düzenlemeler referandumdan sonra gündeme gelecek. Bu yasal düzenlemeler yeni Anayasanın verdiği yetkilerle Mecliste bile görüşülmeden, tek imzayla çıkarılabilir. Kazanılmış haklarımızı korumak için hayır.
7. Taşeron işçiler yıllardır her seçim öncesinde kadro vaadiyle oyalanıyor. Oylar düşünce taşeronu hatırlıyorlar, yükselince unutuyorlar. Güvenceli iş hakkımız için hayır.
8. Anayasalar toplumsal sözleşmedir. Toplumun büyük çoğunluğu ücret gelirleriyle yaşarken, işçilerin haklarını içermeyen bir Anayasa kabul edilemez. İşçilerin taleplerinin de olduğu bir Anayasa için hayır.
9. İşsizlik hızla artarken milyonların iş bulmasını değil, tek bir kişinin 'işini' dert edenlere hayır diyelim.
10. Dünyada ücretler açısından en altlarda olmaya, çalışma saatleri açısından en tepede olmaya hayır diyelim.
11. Kıdem tazminatını kaldırma planlarına hayır diyelim.
12. 15 yılda 17 bin işçinin çalışırken ölmesine hayır diyelim.
13. Kiralık işçilik adı verilen köle ticaretine ve taşeron köleliğine hayır diyelim.
14. Grev yasaklarına ve sendikalı olmanın önündeki engellere hayır diyelim.
15. Biz borçlanarak yaşarken, zorunlu BES dayatmasına hayır diyelim.
16. İşsizlik Fonunda biriken ve işsizlere ödenmeyen paraların, yani işçilerin parasının 'teşvik' ve 'Varlık Fonu' adı altında patronlara peşkeş çekilmesine hayır diyelim."