Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'ndan ABD'ye hareketi öncesi açıklama (GENİŞ)

İbrahim YILDIZ-Hüseyin ASLIYÜCE/İSTANBUL, (DHA)-DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Birleşmiş Milletler (BM) Kudüs oylaması öncesi ABD yetkililerin BM üyelerine gönderdikleri tehdit mektubuyla ilgili olarak, “ABD, şimdi tehdit yöntemine başvurduğunu görüyoruz. Oradaki tüm temsilciliklere, daimi temsilcilere mektup göndererek 'kimin ne oy verdiğini takip edeceğiz bunu başkana rapor edeceğiz ve tek tek isimlerini alacağız'. Yani isimleri alıp ne yapacaksınız o ülkelerinde mi işgal edilmesine müsaade edeceksiniz ya da onları cezalandıracak mısınız?" dedi. 
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Filistin Dışişleri Bakanı Riyad El-Maliki ile birlikte Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yapılacak Kudüs oylaması için özel bir uçakla New York'a gitti. Çavuşoğlu ve Maliki ABD yolculuğu öncesi Atatürk Havalimanı VIP Salonu'nda bir basın toplantısını düzenledi.

"VİCDANI OLAN HERKES BU KARARA KARŞI DURDU" 
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Amerika'nın aldığı yanlış kararın uygulanmaması için, hatta Amerika'nın geri adım atması için her türlü çabayı sarf edeceğimizi en başından beri söylemiştik. Biz de, 13 Aralık Çarşamba günü Sayın Cumhurbaşkanlığımızın liderliğinde İstanbul'da düzenlediğimiz İslam İş Birliği Teşkilatı Olağanüstü Zirvesi'nde aldığımız kararlarla ve ortak deklarasyonla bu karara karşı olduğumuzu net bir şekilde ortaya koyduk. O gün tüm Dünyaya güçlü mesajlar verdik. Ve Filistin Kudüs davasını takip edeceğimizi, uluslararası platformda Filistin'in hakkını arayacağımızı söylemiştik. Bu çerçevede, 17 Aralık'ta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne bir karar tasarısı sunuldu. Biz de bunu destekledik, çaba sarf ettik. Buradaki oylamada ABD dışında tüm ülkeler Filistin'i Kudüs'ü destekleyen ve bu Amerika'nın aldığı bu karara karşı olan, buraya sunulan karar tasarısını desteklediler. Bir tek Amerika desteklemedi. Tek başına bu kararın aleyhine oy verdi. Tabi ki, güvenlik konseyi daimi üyesi olduğu için veto etmiş oldular. Bu işin peşini bırakmayacağımızı ve genel kurula getireceğimizi söylemiştik. Biz buradan güçlü bir destek bekliyoruz. Biraz önce söyledim, bu karardan sadece Müslümanlar değil Hıristiyanlar da çok rahatsız oldu, Katolikler, Ortodokslar, müsavilerin büyük bir kısmı da bu karara karşı. Vicdanı olan herkes hukuka aykırı, Filistin'in haklarını gasp eden bu karara karşı durdu" dedi.
 
"ARTIK DÜNYA HAKSIZLIKLARA İSYAN EDİYOR" 
ABD'nin tek başına kaldığını ve tehdit yoluna gittiğini söyleyen Çavuşoğlu, “ABD, oradaki tüm temsilciliklere, daimi temsilcilere mektup göndererek 'kimin ne oy verdiğini takip edeceğiz, bunu başkana rapor edeceğiz ve tek tek isimlerini alacağız'. Yani isimleri alıp ne yapacaksınız? O ülkelerin de mi işgal edilmesine müsaade edeceksiniz? Ya da onları cezalandıracak mısınız? Artık dünya değişti ben güçlüyüm, o nedenle de haklıyım, anlayışı değişti. Artık dünya haksızlıklara isyan etti. Artı hiçbir onurlu millet, hiçbir şerefli devlet bu tür baskılara boyun eğmez. Herkes, vicdanının sesini ve milletinin isteği doğrultusunda oy kullanır, yarın da öyle olacak. ABD'nin bu yöntemden vazgeçmesi lazım, ülkeleri ve milletleri tehdit etmemesi lazım. Bu son derece yanlış bir yöntemdir. İnşallah yarın kardeşim Maliki ile birlikte Filistin davasını en iyi şekilde savunacağız" şeklinde konuştu.
 
"ZAFERİMİZİ BİRLİKTE KUTLAYACAĞIZ" 
Yarın bir tarihe şahitlik yapacaklarını söyleyen Filistin Dışişleri Bakanı Riyad Maliki işe şunları söyledi:
Bu günler, hepimiz bir tarihe şahitlik ediyoruz. Bu dönemde kısmi de olsa, adaletin yerini bulduğuna şahitlik edeceğiz. Bu uzun, 10 yıllardır süren dönem, bu uzun 10 yıllardır Filistin'in dikkate alınmama sürecinde adım atacağımızı umut ediyorum. Yarın, hepimiz beraber tarihin yazılışına şahitlik ediyor olacağız. ABD yönetimi, 6 Aralık tarihinde Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığına dair bir karar aldı. Bu konuda ciddi bir yanlış yaptı. Bu kararın düzeltilmesi için Birleşmiş milletler güvenlik konseyinin aldığı kararı da veto etti. Ve böyle yaparak da başka bir hata yapmış oldu. Bir de bir mektubun ilgili taraflara gönderilmesini sağlayarak tehdit etmeye de çalıştı. Burada ülkelerin kendi kararlarını veto etmek için, oylarını etkilemek için, hatta onların yaptıkları üzerinde bir tehdit unsuru oluşturmak için isimlerini alacaklarını ve bu konuyla ilgileneceklerini mektupta belirttiler. Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı dönem başkanı olarak böyle bir sorumluluğu üstlendi. Ve birkaç gün önce İstanbul'da İslam İşbirliği Teşkilatı'nın düzenlediği olağanüstü zirvede alınan kararların takipçisi oldu. Sadece İslam İş Birliği Teşkilatı başkanı olarak değil aynı zamanda dünyanın neresinde olursa olsun adaletin savunulması için Türkiye elinden geleni yapıyor. Bildiğiniz gibi önümüzde uzun bir yolculuk var, yarın Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantısından sonra yine basının karşısına geçerek başarımızı zaferimizi birlikte kutlayacağız."

"YILBAŞINDAN SONRA NORMAL SÜRECE GEÇERİZ DİYE DÜŞÜNÜYORUM" 
Bir basın mensubunun ABD'nin Türkiye Büyükelçiliği'nin Türk vatandaşlarının vize işlemleri randevuları için en erken tarihin Ocak 2019 olduğuna yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu şunları söyledi: 
Bildiğiniz gibi Amerika yanlış bir kararla vize uygulamasını kaldırmıştı, daha sonra kısıtlı bir şekilde yine başlattı. Biz de ABD'nin aldığı bu kararlara karşılık verdik. Esasen vatandaşları cezalandırıcı olgun bir tavır olarak görmediğimizi söyledik. ABD'li muhataplarımıza da söyledik. En son Brüksel'de Rex Tillerson bu konuyu tekrar görüştük. Kısıtlı sayıda olduğu için başvurular birikiyor, daha önce bir günde verdikleri vize sayısının altında vize verdikleri için, eski hızda olmadığı için, bir birikme var. Rex Tillerson ile yaptığımız görüşmede kendisi 'daha önce hemfikir olduğumuz, üzerinde durduğumuz çalışma toplantısını başlatalım bu toplantıyla beraber vize konusunda eski günlere dönelim' önerisinde bulundu. 'Zaten çok gereksiz bir uygulama başlattınız, biz buna karşıyız ve bu sürecin normalleşmesini arzu ederiz Amerika ve Türk vatandaşlarını cezalandırmayalım' dedik. Yılbaşından sonra çalışma grubunu hayata geçirerek herhalde normal sürece geçeriz diye düşünüyorum.
(FOTOĞRAF)