Güncelleme Tarihi:
Serpil KIRKESER/İSTANBUL,(DHA) Cumhuriyet Gazetesi yöneticileri ve yazarlarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan aralarında gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ve Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Avukat Akın Atalay'ın da aralarında bulunduğu 10 kişinin avukatları, Silivri Cezaevi'nde avukat-müvekkil görüşmelerinde uygulanan kısıtlamaların kaldırılmasına için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına itiraz dilekçesi sundu. Murat Sabuncu ve Akın Atalay'ın da bulunduğu 10 şüphelinin avukatları ile CHP'li milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Selina Doğan ve Mevlüt Dudu, Bakırköy Adalet Sarayı'na geldi. Avukatlar, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Selami Hatipoğlu'na dilekçelerini vermek istedi. Başsavcı Hatipoğlu yerinde olmadığı için avukatlar ve milletvekilleri Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Zülkarneyn Kısık'a dilekçelerini sundu.
“BAŞSAVCILIĞA 4 SAYFALIK DİLEKÇE SUNULDU"
Dilekçede, “Halen Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulundurulan müvekkillerimizin avukatlarıyla görüşmeleri savunma hakkını ortadan kaldırır kısıtlamalara maruz bırakılmaktadır. Görüşmeler; teknik cihazla sesli ve görüntülü kayıt yapılarak izlenmektedir. Görüşmelerde personel bulundurulmaktadır. Görüşmelerde mesleki olarak paylaşılmak istenen tüm belgelere el konulmaktadır. Görüşmelere haftada bir gün ve bir saat ile ayrıca en fazla 3 avukatla sınırlandırılmıştır. Cezaevindeki bu uygulamaların dayanağının ne olduğu, hangi karara, işleme ve emre dayandığı tarafımıza hiçbir şekilde bildirilmemiştir" ifadelerini kullandı.
SAVUNMA HAKKI, KİŞİ GÜVENLİĞİ VE ANAYASAYA AYKIRIDIR"
“Müdafiler çeşitli tarihlerde görüşmelerinde talep etmelerine rağmen cezaevindeki uygulamaların dayanağını oluşturabilecek hiçbir belge kendilerine gösterilmemiştir, verilmemiştir" denilen dilekçede, “ Müvekkillerin, avukatları ile görüşmelerinin tabi tutulduğu kısıtlamalara dayanak somut gerekçeler ise gösterilmemiştir. Avukat - Müvekkil görüşmeleri yönünden maruz bırakılan uygulamalar başta savunma hakkı, kişi güvenliğine, özgürlük ve güven hakkında Anayasa aykırı müdahale niteliğindedir" denildi.
“KISITLAMALARIN KALDIRILMASI TALEP EDİLDİ"
4 sayfalık dilekçenin sonunda cezaevindeki avukat-müvekkil görüşmelerinde uygulanan kısıtlamalara itirazın kabulü, anılan uygulamaların kaldırılması ve uygulamalara son verilmesi talep edildi.
ADLİYE ÖNÜNDE BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI
Avukatlar dilekçe sunduktan sonra adliyenin kapısında açıklama yaptı. Avukat Bahri Bayram Belen, “Bugün burada 'Cumhuriyet Gazetesi'nden tutuklu bulunan yönetici ve avukat arkadaşlar Silivri Cezaevi'nde bulundukları yere ilişkin avukatlarıyla ve yakınlarıyla görüşme konusunda konulan sınırlama hukuka ve yasal düzenlemelere aykırıdır' diye itiraz eden veya başvuran bir dilekçe verdik. Çünkü aslında bu sınırlamalar avukatların şüphelileriyle, sanıklarıyla görüşme sırasındaki görüntü ve sesle kayıt ilkeleri, dünyanın hiçbir yerinde ve hiçbir siyasi koşullarda olmaması gereken kısıtlamalardır. Çünkü şöyle derler; papazlar ve karşısında günah çıkaran kişi ile doktor ve hasta arasındaki ilişkide, avukat ile müvekkili arasındaki ilişkide hiç kimsenin bunu dinleme ve önleme hakkına sahip değildi. Bunlar özellikle bizim açımızdan savunma, adil yargılanma hakkı açısından ciddi tehlikelerdir" dedi.
“BİZİM KOŞULLARIMIZA UYMUYOR"
Avukat Belen, “Bir de Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın özellikle Silivri yerleşkesindeki tutuklu ve hükümlülerle ilgili sadece FETÖ/PDY örgütüyle ilgili ve bunlarında dışarıya haber sızdıracakları, talimat verecekleri, bu konuda somut belirtilerin olması halinde sınırlama yapılabileceğine ilişkin basın açıklaması ve buna dayandırılacak Kanun Hükmünde Kararnamelere dayandırılması, bizim koşullarımıza uymuyor. Çünkü Cumhuriyet gazetesinden tutuklu bulunan arkadaşlar soruşturmanın başında ve tutuklama gerekçesinde olduğu gibi PDY/FETÖ örgütü üyesi olmamakla beraber PKK/KCK örgütü üyesi olmamakla beraber yaptıkları yayınlarda bunlara propaganda oluşturdukları gerekçesiyle tutuklandılar" şeklinde konuştu.
“OLUMLU BİR ÇÖZÜM GETİRMESİNİ BEKLİYORUZ"
Başvurunun adalet ve hukuk için yapıldığını söyleyen Belen, "Avukatların bu hukuksuzluklara karşı, avukatların bu yasal düzenlemelerin yanlış uygulanmalara karşı, hatta yasal düzenlemelerin evrensel hukuk kurallarına aykırılıklarına ilişkin yaptıkları başvurular, aslında bugün belki de toplumumuzda yaşanmış özgürlükleri, hakları sınırlayan bir anlamda siyasi baskı rejimi haline gelmiş tıkanıkların önünü açabilecektir. Yani sivil toplumun, sivil yaşamın önünü açabilecektir. Bu dilekçemizin bu açıdan önemli bir adım olmasını ve olumlu bir çözüm getirmesini bekliyoruz. Savcılık bunları aldı, dikkatli dinledi. Bunlarla ilgili inceleme yapacaklarını belirtti. Umut ediyoruz" diye konuştu.