Güncelleme Tarihi:
Mehmet İlkay ÖZER - Hakime TORUN / İstanbul,(DHA) CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, Bahariye Mevlevihanesi'nde düzenlenen 'Mukaddes Emanetler Işığında Sergi ve Konferansı'na katıldı. Burada konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bölgemizde yaşanan acılar, Müslümanlar olarak mukaddes emanetlerde sembolleştirdiğimiz, değerlerimize yeterince sahip çıkamadığımızın en büyük ispatıdır. Asırlar boyunca İslam'ın ve Müslümanların en nadide eserlerine ev sahipliği yapmış Suriye ve Irak topraklarında yaşanan vahşet yüreğimizi parçalıyor, yakıyor. Bazen şunu söylüyorum, ah Suriye keşke seni tanımasaydım. Tanıdıktan sonra tabi bu çok daha ağırımıza gidiyor. Bütün o eserlerin yer ile yeksan olması bizi gerçekten yakıyor, yıkıyor" dedi.
"DİĞER DİNLERE MENSUP İNSANLARIN DA EMANETLERİNİN BİR YERDE BEKÇİLİĞİNİ YAPIYORUZ"
"Diğer dinlere mensup insanların da emanetlerinin bir yerde bekçiliğini yapıyoruz" diyen Erdoğan, "Mukaddes emanetlere olan saygımız, bunların korunması, muhafazası konusunda çok önemli sanat eserlerinin ortaya konuşmasına vesile olmuştur. Bu emanetlere kıyamete kadar, canımız pahasına sahip çıkmakta, onlara hürmeten yapılan eserleri devam ettirmekte kararlıyız" ifadesini kullandı.
"MEKKE VE MEDİNE'DE BULUNAN GARİPLER İÇİN FON OLUŞTURULABİLİR"
Erdoğan, "Milletimizin tamamının katkılarıyla oluşturulacak bir fon aracılığıyla mübarek üç aylar boyunca Mekke ve Medine'de bulunan dünyanın her köşesinden gelmiş gariplere yardım ulaştıracak bir mekanizmayı kurabiliriz. Bunun gayreti içinde olmamız gerekir diye düşünüyorum" dedi.
SURİYE KEŞKE SENİ TANIMASAYDIM
Erdoğan, "Bölgemizde yaşanan acılar, Müslümanlar olarak mukaddes emanetlerde sembolleştirdiğimiz, değerlerimize yeterince sahip çıkamadığımızın en büyük ispatıdır. Asırlar boyunca İslam'ın ve Müslümanların en nadide eserlerine ev sahipliği yapmış Suriye ve Irak topraklarında yaşanan vahşet, yüreğimizi parçalıyor, yakıyor. Bazen şunu söylüyorum, ah Suriye keşke seni tanımasaydım. Tanıdıktan sonra tabii bu çok daha ağırımıza gidiyor. Bütün o eserlerin yer ile yeksan olması bizi gerçekten yakıyor, yıkıyor. Bölgeden hemen her gün mahzun insanların ya terör örgütleri ya da güya onlara karşı operasyon yürüten güçler tarafından katline dair acı haberler geliyor" diye konuştu.
"BÖLGEDE OYNANAN OYUNUN BİRLİĞİMİZİ, GELECEĞİMİZİ HEDEF ALDIĞINI BİLİYORUZ"
Ortadoğu'daki gelişmelere değinen Erdoğan, "Türkiye olarak bu acıların önüne geçebilmek için hem kendi sınırlarımız boyunca hem de uluslararası alanda elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz. Esasen bölgede oynanan oyunun bizim birliğimizi, beraberliğimizi, geleceğimizi hedef aldığını da çok iyi biliyoruz. Ama ne yazık ki hala üzülerek söyleyeceğim, birliğimize, beraberliğimize, dirliğimize gayret sarf etmeyip 'Acaba nasıl kendi içimizde bölünebiliriz', bunun gayreti içerisinde olanları da gördükçe bu bizi ayrıca yaralıyor. Her zamankinden çok daha fazla birliğe, beraberliği, kardeşliğimizi güçlendirmeye ihtiyacımızın olduğu bir dönemden geçiyoruz, bunu da özellikle vurgulamak istiyorum. Her zamankinden fazla birliğe, beraberliğe, kardeşliğimizi güçlendirmeye ihtiyaç duyduğumuz bir dönemden geçiyoruz" ifadelerini kullandı.
"BÖLÜNMEMİZE ZEMİN HAZIRLAMA GAYRETİ İÇERİSİNE GİRENLERE FIRSAT VERMEYECEĞİZ"
Birlik ve beraberlik vurgusu yapan Erdoğan, "Özellikle vurgulamak istiyorum; Bizim bu dayanışmamız, bu birliğimiz, bu beraberliğimiz tartışılmaz, bunun devam etmesi, güçlenerek devam etmesi olmazsa olmazımızdır. Bugüne kadar bu senaryonun neticeye ulaşmasına izin vermedik. İnşallah bundan sonra da bölünmemize zemin hazırlama gayreti içerisine girenlere bu fırsatı milletimizle beraber vermeyeceğiz" açıklamasında bulundu.
"HALKLAR NEZDİNDE BİR SIKINTI YOK. SIKINTI BAŞKA YERDE SORUMLULUĞUMUZ ÇOK AĞIR"
Türkiye'nin istiklal ve istikbalinin İslam coğrafyası için de önem teşkil ettiğini belirten Erdoğan, "Türkiye'nin istiklali ve istikbali için yürüttüğü mücadelenin başarısı, tıpkı bin yıldır olduğu gibi tüm İslam coğrafyasının istiklali ve istikbaline önderlik edecektir. Türkiye'nin duruşu, dünyanın her yerindeki mazlumlar ve mağdurlar için de bir umut kaynağı olacaktır. Zaten halklar nezdinde bir sıkıntı yok. Sıkıntı başka yerde. Bu bakımdan sorumluluğumuz çok ağır. Kendimizle birlikte bölgemizde ve dünyada üstlendiğimiz misyonun hakkını vermek millet ve devlet olarak boynumuzun borcudur" ifadelerini kullandı.
"BİZE KURULAN TUZAKLARI TERSİNE ÇEVİRİP YÜKSELİŞİN BASAMAKLARI HALİNE GETİREBİLİRİZ"
Erdoğan, "Dün bize hasta adam diyenlerin bugün kendilerinin ekonomik, sosyal, siyasal hastalıkların pençesinde kıvrandıklarını biliyoruz. Bu kritik dönemi, çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Her kriz, yeni bir fırsattır. Bize kurulan tuzakları tersine çevirip yeni bir yükselişin basamakları haline getirebiliriz. Bu şansımız, insan gücümüz var. Birliğimize, beraberliğimize bunun için çok sıkı sahip çıkmamız şart. Yeni dönemde, siyaset, ekonomi ve güvenlik boyutundaki başarılarımızı medeniyetimizin ihyası için olmazsa olmaz olarak gördüğümüz eğitim, kültür, sanat, mimari ile tahkim etmeliyiz. Hocalarımıza bu noktada çok iş düşüyor. Bunu başaramazsak şeklen, ruhun arzu ettiğimiz özgünlüğe, özgürlüğe kavuşamayız. Tüm unsurlarıyla medeniyetimize sahip çıkacağız" diye konuştu.
(FOTOĞRAFLI)