"Bütçe fazlası yok, şirketler atıl değil; Varlık Fonu neden var?"
Güncelleme Tarihi:
DHA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 07, 2017 17:56
"Bütçe fazlası yok, şirketler atıl değil; Varlık Fonu neden var?"
Haberin Devamı
İstanbul, 7 Şubat (DHA) - Birleşik Metal-İş Sendikası, Türkiye'de bütçe fazlası bulunmadığına ve devredilen şirketlerin de atıl olmadığına dikkat çekerek, "Varlık Fonu neden kuruldu?" diye sordu.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu'nun yaptığı açıklamada, hükümetin 19 Ağustos 2016 tarihinde 6741 sayılı yasayla kurduğu Varlık Fonu’na, hafta sonundan itibaren kaynak aktarımına başlandığına dikkat çekildi ve "Hükümet, bir çırpıda ülkenin en karlı kamu kuruluşlarının Fon’a devredildiğini açıkladı" diye anımsatıldı ve şöyle denildi:
"Varlık fonlarının dünyadaki var olan uygulamalarında, 'bütçe fazlası'nın değerlendirilmesi amacıyla, 'atıl kurumlar'ın tekrar kamunun menfaatlerine uygun bir hale gelmesi için kurulduğunu biliyoruz. Ancak, Türkiye'de hükümetin Varlık Fonu’nun ise bambaşka bir fon olarak kurulmuş olduğunu görüyoruz. Ülkemizde ne bütçe fazlası var ne de fondaki şirketler ve arsalar atıl durumdadır. Tam tersi, hükümet, ülkemizin en karlı/aktif kuruluşlarını, TPAO, BOTAŞ, Çay İşletmeleri, Ziraat Bankası, Türksat, Eti Maden, PTT gibi kamunun gözbebeği olarak bilinen şirketleri Varlık Fonu’na aktardı. Bununla da kalmayarak, THY, Halkbank, Borsa İstanbul, Türk Telekom gibi firmalardaki kamu hisselerini ve toplam 2 milyon metrekarelik kamu arsasını Varlık Fonu’na devretti."
Hükümetin, Varlık Fonu’nun kuruluşuyla ilgili öne sürdüğü tüm gerekçelerin "inandırıcı olmaktan çok uzak" olduğu ileri sürülen açıklamada, "Çünkü kamuda olan işletmelerin gelirleri zaten devletin, dolayısıyla hükümetin tasarrufundadır. Memleketimizin en değerli kamu kuruluşları ve arsaları Varlık Fonu’na devredilirken, Fon’un hiçbir denetim altında olmayışı, niyetin kötülüğünü ve talanın büyüklüğünü göstermektedir. Bu kurumların peşkeş çekilmeyeceğinin, gelirlerinin iç edilmeyeceğinin ne yazık ki hiçbir garantisi yoktur" denildi ve şöyle devam edildi:
"Bugüne kadar yapılan özelleştirmelerle işsizlik, açlık ve sendikasızlaştırmanın yaşandığı biliniyor. Özelleştirilen kamu kuruluşlarında taşeron ve güvencesiz çalıştırmanın dayatıldığını tüm kamuoyu yakından takip etti. Şimdi aynı durum Fon’a devredilen kamu kuruluşları için de geçerli olacak ve yüzlerce çalışan aileleriyle birlikte mağdur edilecek. Birleşik Metal-İş Sendikası olarak, hükümete sesleniyoruz: Kamu kuruluşlarının Fon adı altında talanı ve özelleştirilmesi anlamına gelen Varlık Fonu uygulamasından biran önce vazgeçilmeli ve kamunun malı, kamuda kalmalıdır."
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu'nun yaptığı açıklamada, hükümetin 19 Ağustos 2016 tarihinde 6741 sayılı yasayla kurduğu Varlık Fonu’na, hafta sonundan itibaren kaynak aktarımına başlandığına dikkat çekildi ve "Hükümet, bir çırpıda ülkenin en karlı kamu kuruluşlarının Fon’a devredildiğini açıkladı" diye anımsatıldı ve şöyle denildi:
"Varlık fonlarının dünyadaki var olan uygulamalarında, 'bütçe fazlası'nın değerlendirilmesi amacıyla, 'atıl kurumlar'ın tekrar kamunun menfaatlerine uygun bir hale gelmesi için kurulduğunu biliyoruz. Ancak, Türkiye'de hükümetin Varlık Fonu’nun ise bambaşka bir fon olarak kurulmuş olduğunu görüyoruz. Ülkemizde ne bütçe fazlası var ne de fondaki şirketler ve arsalar atıl durumdadır. Tam tersi, hükümet, ülkemizin en karlı/aktif kuruluşlarını, TPAO, BOTAŞ, Çay İşletmeleri, Ziraat Bankası, Türksat, Eti Maden, PTT gibi kamunun gözbebeği olarak bilinen şirketleri Varlık Fonu’na aktardı. Bununla da kalmayarak, THY, Halkbank, Borsa İstanbul, Türk Telekom gibi firmalardaki kamu hisselerini ve toplam 2 milyon metrekarelik kamu arsasını Varlık Fonu’na devretti."
Hükümetin, Varlık Fonu’nun kuruluşuyla ilgili öne sürdüğü tüm gerekçelerin "inandırıcı olmaktan çok uzak" olduğu ileri sürülen açıklamada, "Çünkü kamuda olan işletmelerin gelirleri zaten devletin, dolayısıyla hükümetin tasarrufundadır. Memleketimizin en değerli kamu kuruluşları ve arsaları Varlık Fonu’na devredilirken, Fon’un hiçbir denetim altında olmayışı, niyetin kötülüğünü ve talanın büyüklüğünü göstermektedir. Bu kurumların peşkeş çekilmeyeceğinin, gelirlerinin iç edilmeyeceğinin ne yazık ki hiçbir garantisi yoktur" denildi ve şöyle devam edildi:
"Bugüne kadar yapılan özelleştirmelerle işsizlik, açlık ve sendikasızlaştırmanın yaşandığı biliniyor. Özelleştirilen kamu kuruluşlarında taşeron ve güvencesiz çalıştırmanın dayatıldığını tüm kamuoyu yakından takip etti. Şimdi aynı durum Fon’a devredilen kamu kuruluşları için de geçerli olacak ve yüzlerce çalışan aileleriyle birlikte mağdur edilecek. Birleşik Metal-İş Sendikası olarak, hükümete sesleniyoruz: Kamu kuruluşlarının Fon adı altında talanı ve özelleştirilmesi anlamına gelen Varlık Fonu uygulamasından biran önce vazgeçilmeli ve kamunun malı, kamuda kalmalıdır."