Berkin Elvan davasında tanıklar dinleniyor

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Şubat 27, 2018 13:55

Berkin Elvan davasında tanıklar dinleniyor

Haberin Devamı

Özden ATİK - Ümit TÜRK / İSTANBUL, (DHA) GEZİ  Parkı eylemlerine ilişkin Okmeydanı'nda çıkan olaylarda 16 Haziran 2013'te kafasına gaz kapsülü isabet eden ve 269 gün sonra tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın öldürülmesine ilişkin davanın 5'inci duruşması görülüyor.

Tanık olarak dinlenen avukat Sinan Zincir, "Gaz bombası atılıyordu. Bir çocuğun 'anne' diye bağırdığını ve başını tutarak koştuğunu gördüm" dedi.  Tanıklar konuştuğu sırada anne Gülsüm Elvan fenalık geçirdi. Dışarı çıkarılan Gülsüm Elvan, daha sonra tekrar salona girdi.  

İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, "Olası kasıtla öldürmek" suçundan müebbet hapis istemiyle tutuksuz olarak yargılanan sanık polis F.D., Van'dan Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan, babası Sami Elvan ve kardeşleri Gamze ve Özge Elvan da duruşmada hazır bulundu. Duruşmada tanıklar dinlendi. 

"BİR ÇOCUĞUN 'ANNE' DİYE BAĞIRIP BAŞINI TUTTUĞUNU GÖRDÜM"
Tanık olarak dinlenen avukat Sinan Zincir, Gezi olayları sırasında Okmeydanı'nda oturduğunu belirterek "Olayın meydana geldiği sokağın yan tarafında oturuyordum. Evimizden dışarı çıkamıyorduk. Gazete bayine gitmek üzere yola çıktım. O sırada 4-5 polis ile aşağıda bir grup gencin arasında kaldım. Gaz bombası atılıyordu. Arada kaldığım için çekildim. O sırada bir çocuğun 'anne' diye bağırdığını ve başını tutarak koştuğunu gördüm" dedi. 

"ÜZERİNDE KESİNLİKLE PATLAYICI BİR EY YOKTU"
Ardından olay günü baro tarafından gözaltındaki şahıslara yardım etmeleri için görevlendirildiğini söyleyen avukat Kaan Kıvılcımer dinlendi. Kıvılcımer, "Bir gün önce baro tarafından görevli olarak gittim. Olay günü Okmeydanı'nda görevlendirildik. Sabah saatlerinde Berkin arkadaşlarıyla geldi. Sedye üzerindeydi. Acil kısmında boş bir oda vardı oraya aldılar. Geldiğinde şuuru yoktu. Elleri düşmüştü tuttum. Hiç tepki vermiyordu. İki üç dakika sonra doktor geldi. Beni dışarı çıkardı. Ceplerinde ellerime gelen sert bir cisim yoktu. 7 dakika sonra ameliyata aldılar. Yaklaşık 2-3 saat sonra 'patlayıcı madde üzerinde çıktı' iddiaları dolandı ortada. Ama üzerinde bir şey yoktu. Israrla patlayıcıların ne olduğunu öğrenmek istedik. Ama polisler bize göstermeyeceğini söylediler. Üzerinde kesinlikle patlayıcı bir şey yoktu" diye konuştu. Tanık konuştuğu sırada anne Gülsüm Elvan fenalık geçirdi. Dışarı çıkarılan Elvan, daha sonra tekrar salona girdi.  

"HASTANE GÖREVLİLERİ ISRARLA KANITLARI GÖSTERMEDİ"
Olay günü yine baro tarafından görevlendirilen avukatlardan Fatih Onur Lengerli ise, "Sabah bir ambulans geldi. Araçtan yoğun bakıma bir çocuk alındı. Onunla birlikte gelen çocuk daha vardı. Arkadaşım Kaan ile görev paylaşımı yaptık. Kaan sedyedeki çocuğa, ben de arkadaşının yanına gittim. Arkadaşına ne olduğunu anlatmasını söyledim. Çocuk olay günü markete gittiklerini, arkadaşının kafasına gaz fişeği isabet ettiğini söyledi. Tutanağa geçirdim bunları. Hastane polisi üzerinde çocuğun üzerinde patlayıcı var dedi. Bizde varsa barodan görevlendirildiğimizi söyledil. 'Varsa patlayıcı, nedir görelim Tutanağa geçirelim' dedik. Ama hastane görevlileri ısrarla kanıtları göstermedi" dedi. 

"9-10 TANE MAYTAP ÇIKTI"
Okmeydanı Devlet Hastanesi'nde acil servis çalışanı Cemal A. da, "İlk geldiği zaman acil müdahale odasına aldılar. Orada müdahalesi yapıldı. Ben sağlıkçı olmadığım için girmedim. Ardından yoğun bakıma alındı. Uzaktan gördüm. Baygındı. Kim gelirse gelsin bilinci kapalı ise üzerindeki eşyalar tutanak eşliğinde görevli memura teslim edilir.  Barodan görevliler eşyaları almak istedi. Ben, savcılık ve Sağlık Bakanlığı'nın izni olmadan veremeyeceğimi söyledim. Elbiselerinden başka  9-10 tane maytap vardı. Tam hatırlamıyorum. Elbiselerinde kan vardı. Hastane polisine teslim ettim" dedi. Bunun üzerine söz alan Sami Elvan, "Benim çocuğum geri gelmeyecek. Ben burada Türkiye çocukları için mücadele ediyorum. İzin olmadan veremem diyor, 5 dakika sonra bize kıyafetleri verdiler. Neden? 5 dakikada ne değişti?" diye sordu. Cemal A. ise, "Torpiller hariç elbiseleri verin demiş savcı. Kurşun deliği yoksa verin dediler" diye cevap verdi. Anne Gülsüm Elvan'ın "Bir çocuğun cebine kaç tehlikeli madde sığabilir?" sorusu üzerine Cemal A. "Ben cebinden çıkarken görmedim, bana teslim edildi" dedi.

"KOLU SARGILI OLANI BENZETTİM"
Olay günü polisin gaz fişeği attığı sokaktaki gençlerden olduğunu söyleyen Asaf Eşgünoğlu da "Berkin'i mahalleden tanıyorum. 5 kişiydik. Polisle aramızda 50-100 metre vardı. Berkin sokaktan çıkıyorken, arkadaşlar 'çıkma' demiş. O da ekmek almaya gittiğini söylemiş. O sırada polis çok sayıda gaz fişeği atıyordu. Bir tanesi Berkin'in kafasına isabet etti. Berkin düştü, sonra kalkıp eliyle fişeği düşürdü, koşmaya başladı. Biz de arkasından koştuk. Araba bulduk ve hastaneye götürdük" dedi. Mahkeme Başkanı, olay günü çekilen görüntüleri tanığa göstererek sanığı teşhis etmesini istedi. Tanık Eşgünoğlu da "Polislerden kolu sargılı olan kişiyi benzettim" dedi. Sanık avukatları ise tanığın teşhisini kabul etmediklerini belirtti. Sanık avukatlarından birinin, "Sanığın göz rengi neydi?" diye sorması üzerine duruşma salonundaki izleyiciler "Böyle soru mu olur?" diyerek tepki gösterdi. 

"100 METRE MESAFEDEN KİMSE KİMSENİN YÜZÜNÜ GÖREMEZ"
Sanık F.D ise tanık beyanlarına karşı "100 metre mesafeden kimse kimsenin yüzünü göremez" dedi. 

GÜLSÜM ELVAN: 4 YIL OLDU OĞLUMUN KATİLİ KİM BULUNAMIYOR
Tanık Denizcan Parlak ise Berkin'in başına gaz fişeği isabet ettiğini gördüğünü, daha sonra arkadaşlarıyla Berkin'in peşinden koştuklarını söyleyerek gösterilen görüntülerde de kolu sargılı kişinin, sanık olabileceğini söyleyebileceğini ifade etti. Gülsüm Elvan duruşma sırasında zaman zaman göz yaşlarına hakim olamadı. Sanık avukatların tanıklara soru sorması üzerine ayağa kalkan Elvan, "4 yıl oldu hala oğlumun katili kim bulunamıyor. Benim oğlum 14 yaşındaydı ve 16 kiloya düşmüştü. Bir de bizi yargılamaya çalışıyorsunuz" diyerek tepki gösterdi. Elvan yakınları tarafından duruşma salonundan çıkarılarak sakinleştirildi. Elvan daha sonra tekrar duruşma salonuna geldi.

"ANNE DİYEREK KOŞTU"
Daha sonra Berkin Elvan'ın vurulduğunda yanında bulunan ve onu hastaneye götüren Suna Yıldız tanık olarak dinlendi. Yıldız, Okmeydanı Fatma Girik Parkı'nda garson olarak çalıştığını, Berkin Elvan'ın  sürekli parka geldiği için tanıdığını söyledi.
Olay günü işyerine gitmek üzere sokağa girdiğinde Berkin Elvan  ile karşılaştığını belirten Yıldız, "Berkin'in ekmek almaya çıktığını söylemesi üzerine onunla beraber fırına doğru gittim.  Berkin  burada ensesine isabet eden gaz kapsülü ile yaralandı. Berkin eliyle vurması üzerine kapsül ensesinden düştü. Bu sırada "Anne" diye bağırarak aşağıya doğru koştu. Sağlık ocağı önünde durup fenalaştı" dedi.  Tanık Yıldız daha sonra çevredeki bir esnafın arabasıyla Berkin Elvan'ı hastaneye götürdüklerini belirtti. 
Tanık, ateş eden polislerin yüzünü görmediğini bu nedenle de teşhiste bulunamayacağını söyledi.

Duruşmaya öğle arası verildi. 


 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!