BBP'liler Yazıcıoğlu dosyasına verilen takipsizlik kararını adliyeler önünde protesto etti

 Ümit TÜRK - Arzu KAYA/İSTANBUL, (DHA) BÜYÜK Birlik Partisi lideri Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazasına ilişkin soruşturmada Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı'nın verdiği takipsizlik kararı, BBP'liler tarafından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı ve Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı önlerinde protesto edildi.

ÇELENK BIRAKILMASINA İZİN VERİLMEDİ
İstanbul Adalet Sarayı'ndaki protestoda BBP İstanbul İl Başkanı vekili Erol Hacı Gül konuya ilişkin basın açıklaması yaptı. Birçok adliyede aynı anda ortak basın açıklaması yaptıklarını belirten Gül, takipsizlik kararıyla Muhsin Yazıcıoğlu'nun dosyasının kapatılmak istendiğini öne sürdü. Gül, "Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının şahadetiyle sonuçlanan olayın suikast ve sabotaj olduğu yönündeki kuvvetli şüphelerin üzeri karartılarak ve şüpheliler aklanarak dava dosyası hakkında takipsizlik kararı verildi" dedi. 2014 yılında da takipsizlik kararı verildiğini ve yaptıkları itiraz üzerine takipsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kaldırıldığını belirten Erol Hacı Gül, bu karara da 15 günlük yasal süresi içinde Kahramanmaraş Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulunacaklarını söyledi. Açıklamanın ardından Yazıcıoğlu'nun fotoğrafının yer aldığı siyah çelengi adliye önüne bırakmak isteyen partililere polis izin vermedi. Partililer de çelengi adliye önündeki bariyerler önüne bıraktı. Burada tekbir getirip sloganlar atan Büyük Birlik Partisi üyeleri adliye önünden ayrıldı.

"TAKİPSİZLİKLE NETİCELENDİRİLMİŞTİR"
Anadolu Adalet Sarayı'ndaki eylemde ise ellerinde çelenk ile grup adına basın açıklamasını okuyan BBP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Sami Daltaban 2009 yılında Yazıcıoğlu'nun şehit olduğunu söyleyerek, "Dün itibariyle şehitlerimizin aileleri ve camiamızla birlikte yürüttüğümüz hukuki süreçle alakalı karar maalesef takipsizlikle neticelendirilmiştir. Ne hazın bir fırsatçılıktır ki bu takipsizlik kararı elim bir terör olayının şokunun yaşandığı ve bu bahaneyle medyaya sınırlamaların getirildiği, sosyal medyanın devre dışı bırakılmaya çalışıldığı bir günde kamuoyuyla paylaşıldı" dedi.

"HUKUK MEKANİZMASININ KURBANI OLMUŞTUR"
Yazıcıoğlu dosyasına bilgi ve belgelerin gelmesiyle sorumluların dosyaya olan hassasiyetlerini yitirdiğini belirten Daltaban, "Bu dava siyasallaşan ve milletimizin geneline yakınının güvenini kaybettiği bir hukuk mekanizmasının kurbanı olmuştur. Muhsin Yazıcıoğlu'nun gölgesi uzun süre bu topraklarda dolaşacaktır. Sizler hangi kararı alırsanız alın, bizler onun fikirlerini, düşüncesini, siyasi misyonunu yaşatmaya ve sürdürmeye devam edeceğiz" diye konuştu.
Grubun, "Muhsin Yazıcıoğlu davası kapatılamaz" yazılı siyah çelengi adliye kapısına bırakmasına güvenlik görevlilerince izin verilmedi.
Grup, açıklamanın ardından siyah çelengi giriş kapısına yakın bir duvara bırakarak adliyeden ayrıldı.