Güncelleme Tarihi:
İstanbul, 27 Ekim (DHA) - Capital ve Ekonomist dergilerinin düzenlediği CEO Club Bankacılar Zirvesi’nde beş bankanın CEO’su, Türkiye ekonomisinin durumunun kötü olmadığını ve 2017’nin umut verdiğini dile getirerek “Enseyi karartmayalım” görüşünde birleşti.
Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını yapan Capital Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Rauf Ateş, düzenledikleri bankacılar zirvesiyle 2016’nın nasıl yaşandığını ve 2017’den ne beklendiğini ele alacaklarını söyledi. Ateş, banka CEO’larının projeksiyonunun iş planlarını yapanların da önünü açacağını kaydederek 16 Kasım tarihinde de holding CEO’ları zirvesini yapacaklarını açıkladı.
Engin Aksoy: “Bankacılık şirketleri dijitalleşmede açık ara lider konumda”
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy da konuşmasına Vodafone Türkiye olarak dijitalleşmeye verdikleri öneme dikkat çekerek başladı. Finansal hizmetler sektörünün dijitalleşme performansı açısından lider konumda olduğunu vurgulayan Aksoy, “Vodafone Türkiye Kurumsal İş Birimi olarak, Türkiye'nin Dijital Dönüşümüne liderlik etme vizyonumuz doğrultusunda, ülkemizdeki işletmelerin telekomünikasyon ve teknoloji ihtiyaçlarına yönelik uçtan uca çözümler geliştiriyor ve uyguluyoruz” dedi. Aksoy, bankalara kablosuz ATM, kâğıtsız bankacılık gibi hizmetlerin çalışmalarını yaptıklarını bildirdi.
Akın Karali: “İnşaat sektörünün bankalara ihtiyacı devam ediyor”
Toplantının sponsoru Metal Yapı Konut Genel Müdürü Akın Karali de inşaat sektörünün özellikle finansman konusunda bankalardan destek beklediğini vurguladı. Bankacılık sektörünün inşaat sektörüne finansman anlamında önemli bir destek verdiğini belirten Karali, “2005-2015 yıllarını kapsayan dönemde bankaların konut kredileri portföyü 7.4 milyar liradan bu yılın Ağustos ayında 151.8 milyar liraya çıktı” dedi.
Daha sonra CEO Club Bankacılar Zirvesi’ne geçildi. Toplantının moderatörlüğünü yapan Yapı Kredi Bankası CEO’su Faik Açıkalın, toplantıda 2016’nın nasıl geçtiği; 2017’den neler beklenilmesi gerektiği ve dijitalleşmeye bakışın ele alınacağını vurguladı. Açıkalın 2016’nın karmaşık bir yıl olduğunu, ancak sektörün kendini çabuk toparladığını belirterek “Bu, sektörün sağlamlığını gösteriyor” dedi.
Açıkalın ilk sözü Garanti Bankası CEO’su Fuar Erbil’e verdi. Erbil, konuşmasına “2016 zor bir seneydi” cümlesiyle başladı. Global süreçte inişler ve çıkışlar, Türkiye’de de sorunlar yaşandığını dile getiren Erbil, “Güzel tarafı, Türkiye ekonomisi bütün olaylara rağmen kendini izole etti ve sağlamlığını ispat etti” dedi. İstenildiği kadar büyüme olmadığını kredi arz ve talebinin küçüldüğünü söyleyen Erbil, buna rağmen mevduatın arttığına dikkat çekti.
Ziraat Bankası CEO’su Hüseyin Aydın da Türkiye’nin bu kadar zor koşullardan geçmesine rağmen teknoloji, kriz yönetimi gibi alanlarda kendini ispatladığına işaret etti. Aktif ve pasif büyümenin birbirini dengelediğini belirten Aydın, 2016 yılında kredi iştahında azalma olmadığını ve bankacılık sektörünün büyümeye devam edeceğini belirtti.
Citibank CEO’su Serra Akçaoğlu da zor bir yıl olmasına rağmen yapılan yatırımların güçlülük göstergesi olduğunu söyledi. Bankacılık sektörü yöneticilerinin değişik dönemlerde riskleri yönetmiş olmasının verdiği deneyimle sektörü iyi bir yere taşıdığını dile getiren Akçaoğlu, “bütün bunlara bakıldığında 2016 gayet başarılı geçti” dedi. Türkiye’nin 2016’da dünya büyüyen ülke olduğuna dikkat çeken Akçaoğlu, “Hindistan, Çin, Endonezya ve biz. Bu kadar olaya rağmen güçlü bankacılıkla bu sıradayız. Bu nedenle 2017’yi çok iyi olarak değerlendirebilirim” dedi.
Şekerbank CEO’su Servet Taze de özetle şunları söyledi: “Ekonominin iyi gittiğiyle ilgili söylemlere katılmamak mümkün değil. Entegre olduğumuz dünyadan bağımsız hareket etmiyoruz. Geçen yıllara baktığımızda 10 – 12 ciddi kriz yönettik. FED hayatımızdaydı. Rusya Krizi, ihracat ve turizmi etkiledi. Terör ve hain darbe girişimi yaşadığımız başlıca olumsuzluklardı. Ama revize edilmiş yüzde 3.4 büyümeden söz edebiliyoruz. Mali disiplin ortada. Son çeyrekte rahatlama yaşayacağımız bir 2016 var.”
Taze, “Dünyada olacakların bize artıları ve eksileri var ama 2017’nin 2016’dan daha iyi olacağına inanıyorum” diyerek 2017’yi değerlendirdi.
TEB CEO’su Ümit Leblebici de global ekonomide negatif faizin küçülmeyi etkilediğini Türkiye’de de ekonomik durumun kredi talebini etkilediğini, üzerine ülkenin bir de 15 Temmuz darbe girişimi ile sarsıldığını vurgulayarak özetle şunları söyledi:
“Türkiye bir organizasyon yeteneği sergiledi. 15 Temmuz sonrası piyasalarımızı açtık ve hiçbir şey olmamış gibi devam edebildik. Hala da ediyoruz. Bu çok değerli. Planlarımız bizi geleceğe taşıyacaktır.”
Ümit Leblebici, 2017’de belirsizliklerin süreceğini ve makro ekonomik gerçeklere bakarak kötümserliğe gerek olmadığını belirtti. Türkiye’nin liberal ekonomisinin içeride ve dışarıda büyüme potansiyeli taşıdığını savunan Leblebici, “Krizleri iyi yönetip iyi önlemler aldığımız için 2017’nin ikinci yarısından itibaren büyümenin artacağını ve doğru işler yaptıkça yabancı yatırımcıyı çekeceğimize inanıyorum” dedi.
Toplantıyı öneten Faik Açıkalın, yaptığı değerlendirmede, “Enseyi karatmayalım” dedi. Türkiye’nin çok avantajlı olduğunu söyleyen Açıkalın, “İki yıl önce ‘büyümeyi nasıl engelleriz’ diyorduk. Şimdi bunları konuşuyoruz. Önümüzdeki maçlara bakalım” dedi.
(Fotoğraflı)