Güncelleme Tarihi:
Enver ALAS/İSTANBUL,(DHA) Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, İstanbul'da düzenlenen '10. İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) Genel Kurul Toplantısı'na katıldı.
Burada konuşan Faruk Özlü, dönem başkanlığını Türkiye'nin yürüttüğü İslam İşbirliği Teşkilatı'nın her kurumuna önem ve değer verdiklerini söyledi. Gelişmiş ülkelerin siyasi alanda kurdukları hegemonyanın teknik sahalarda da yansımaları olduğunu anımsatan Bakan Özlü, "Nasıl ki Birlemiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri bulunmakta ise Uluslararası Standart Kuruluşu ISO'nun konsey organında da sabit üyelerin bulunması bu çerçevede şaşırtıcı değildir. En son Halep konusunda da gördük. Daimi üyelerin tek tek menfaat ve çıkarları, insanlığın toplam ve ortak menfaatlerinin önüne geçiyor. BM, işin doğrusu veya gereğine göre değil, sözü geçen bir daimi üyenin hesabına göre davranmak zorunda kalıyor. Standartlar konusunda yaşanan süreç de, aslında özü itibariyle bundan çok farklı değil. Standartları belirleyen mevcut yerleşik yapılar, sonrasında tüm enstrümanlarıyla piyasa üzerinde hakimiyet oluşturuyorlar" diye konuştu.
GIDA TÜKETİMİNDE GÜVEN OLUŞTURMALI
Faruk Özlü, günümüzde sofralarda hazır gıdaların, gıda endüstrisi ürünlerinin payının sürekli artmasıyla bu gıdaların nasıl hazırlandığı, nasıl temin edildiği hususunda çoğu zaman yeterli bilgiye sahip olamadıklarının altını çizdi. Bakan Özlü, helal gıda belgelendirmesinin tüm dünyadaki Müslümanlar için gıda tüketiminde bir güven oluşturmasını amaçladığını kaydetti.
"HELAL GIDA SERTİFİKASI CİDDİ BİR İLGİYLE KARŞILANDI"
SMIIC'in bu amaçla, dünya üzerindeki Müslüman nüfusun helal gıda talebini karşılamak için kurulduğuna vurgu yapan Özlü, "Özellikle helal gıda sertifikasının ülkelerimizde ciddi bir ilgiyle karşılandığını görüyorum. Ancak SMIIC'ın çalışmalarında, diğer teknik komitelerle ilgili adımları de daha kararlı bir şekilde atmamız gerektiğini düşünüyorum. Özellikle helal kozmetik, turizm, enerji verimliliği, hizmet yeri belgelendirmesi, ulaşım, tarım, deri, tekstil alanlarında da ortak sertifikasyon çalışmalarına hız vermeliyiz. Hem politikalar hem de uygulamalar açısından çok daha iyi işleyen bir teşkilat inşa etmeliyiz" diye konuştu.
"ÇOK BÜYÜK BİR MESULİYET TAŞIYORUZ"
Faruk Özlü, konuşmasında İslam dünyasının çok kritik bir süreçten geçtiğini de belirterek Moğol istilası ve Haçlı Seferleri'nden bu yana, tarihin en önemli kırılma anlarından birini yaşadığına dikkat çekti.
"Ya topluca çıkacağız veya Allah korusun, topluca batacağız" diyen Bakan Özlü, "Bizler, çok büyük bir mesuliyet taşıyoruz. Özellikle son birkaç yılda yaşanan gelişmelere rağmen, gerek mezhep gerek ırk düzeyindeki ihtilaflara son verebiliriz. Batı tarihini iyi analiz etmek gerekiyor. Avrupa'da çok çetin mezhep savaşları yaşandı. 2. Dünya Savaş'ında 45 milyon insan hayatını kaybetti. 150 yıl önce, Amerikan iç savaşında 1 milyondan fazla insan yaşamını yitirdi. Avrupa ve ABD, kendi içlerinde savaşmanın menfaatlerine uygun olmadığını bir şekilde fark etti. Bizde fıkıh teriminin çok güzel bir tarifi vardır. Fıkıh, kişinin lehine ve aleyhine olanı bilmesidir.
İhtilaf bizim aleyhimizedir. Lehimize olan sadece ve sadece vahdettir. Duyguların, önyargıların, geçmiş hesapların yerine, bir an önce aklı, mantığı, hakkı ve adaleti ikame etmek zorundayız" ifadelerini kullandı.
AİLE FOTOĞRAFI
SMIIC'ın Genel Kurul Toplantısı'nda açılış konuşmalarının ardından üye ülkelerinin temsilcileri Faruk Özlü ile birlikte aile fotoğrafı çektirdi.
(FOTOĞRAF)