Güncelleme Tarihi:
Özden ATİK- Ezgi ÇAPA - Özgür EREN/İSTANBUL, (DHA) DARBE girişimi soruşturması kapsamında gözaltına alınan Atatürk Havalimanı'nda görevli bir başkomiser, bir komiser ve bir sözleşmeli pilot savcılık sorgularının ardından serbest bırakıldı.
"FETÖ/PDY terör örgütüne yardım ettikleri" suçlamasıyla Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na getirilen şüpheli pilot polisler, İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu Savcılığı'nda ifade verdi. Şüpheliler sorgularının ardından serbest bırakıldı. Serbest kalan Pilot Başkomiser Ender Küçüka, adliye çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
"NEYE HİZMET EDİYORLAR BİLGİM YOK; YAZILI EMİR İSTEDİM"
Ender Küçüka, "O gece ben istirahatteydim, göreve çağırıldım. Tüm uçucu personel toparlandık, göreve hazır olarak ittik. Daha sonra bize özel harekat personelinin koruma amaçlı Huber Köşkü'ne nakletmemiz gerektiği görevi sözlü olarak söylendi, şube müdürümüz tarafından... Özel harekat personeli olduğunu düşündüğümüz, sivil giyimli üstlerinde uzun namlulu silahlı personel geldi. Kim olduklarında da emin değildim. Kaygımın temel nedeni şu; canımızı emanet ettiğimiz hava unsurları tarafından bombalanıyoruz o an biz. Canımızı emanet ettiğimiz tankların namuluları bize doğrultulmuş. Ben bilmiyorum o an personelin hangi niyetle orada olduğunu. Huber köşkünü korumaya götürülecek deniliyor ama cuntaya mı hizmet ediyorlar neye hizmet ediyorlar hiçbir bilgim yok. Bu hassasiyetten dolayı mevzuatın da gereği olarak yazılı emir istediğimi söyledim. Şube müdürümüzün insiyatiften uzak durduğunu gördüm, bizzat daire başkanıyla telefonda görüşmek istediğimi söyledim" diye konuştu.
"TAM PROSEDÜRLER TAMAMLANIYORKEN UÇUŞU KESME TALİMATI VERİLDİ"
Daire başkanını arayarak yazılı emir istediğini belirten Ender Küçüka olayı şöyle anlattı: "Kendisi telefonda, 'Sen götüreceğin kişilerin sayın Cumhurbaşkanımız ve ailesine tehdit oluşturabilecek kaygısıyla mı bunu soruyorsun' dedi. 'Hiçbir şey bilmiyorum sayın başkanım' dedim. 'Hiçbir şeyden emin olabileceğimiz bir durum olmadığını görüyorum' dedim. Daha sonra da 'Tamam ben seni arayacağım' dedi başkanımız. Geldi ve bana itham edici cümleler kurdu, herhangi bir cuntanın tarafı olduğumu iddia edecek şekilde ithamlarda bulundu. Bu beni öfkelendirdi. Ben de kendisine sert karşılık vermek zorunda kaldım böyle ağır bir ithamda suçlanınca. Sonrasında 'Arkanızdan yazılı emriniz gereği neyse yapılacak, gidin görev yapın' dedi. Geçtik helikoptere çalışma prosedürlerini başlattık. Tam prosedürleri tamamlıyorken şube müdürümüz tarafından uçuşu kesmemiz talimatı verildi. Uçuşu kestik."
"TALİMATLARIN GEREĞİ NEYSE ONU YAPTIM"
Göreve çağrıldıklarında anormal bir şey olduğunun belli olduğunu ifade eden Ender Küçüka "Yasa ve Anayasa ile tüm mevzuatın beni nasıl görevlendirdiyse ilgili ve bu çerçevede tüm sıralı amirlerimin bana verdiği talimatların gereği neyse onu yaptım. Ama bir ithamla karşı karşıya kaldım bunun sonucunda. Bize uçuşu kesin talimatı geldi, helikopterin sistemini kapattık, arkamı dönüp baktığımda özel harekat personeli helikopterde değildi. Onların gözaltına alınıp alınmadığını bilmiyorum" şeklinde konuştu.
(FOTOĞRAF)