Güncelleme Tarihi:
Mehmet YİRUN/SİLİVRİ (İstanbul), (DHA)- CUMHURİYET Gazetesi davasında tahliye edilen Akın Atalay, "Korkunun olduğu yerde adalet olmaz. Türkiye'de adalet yok, yargı yok" dedi.
İstanbul 27'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin Cumhuriyet Gazetesi davasında 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası vererek, tahliye ettiği Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden çıkışında ailesi, meslektaşları tarafından karşılandı. 541 gün sonra tahliye olan Atalay, TEM otoyolu üzerinde bir dinlenme tesisinde gazetecilere açıklamalarda bulundu. Atalay, adliyelerin artık bir mağduriyet üretme merkezi haline geldiğini herkesin görmesi gerektiğini belirterek, "Ama artık korkutamıyorlar, sonuç alamıyorlar" dedi. Atalay, şöyle konuştu:
"Çok bir şey söylemeyeceğim. Kimseyi zor durumda bırakmayacağım. Ayak üstü konuşmayı fazla sevmem. Söyleyeceğim şeyler öfkeli şeyler değil. Sadece şunu söyleyebilirim. Daha konuşacak çok şeyimiz olacaktır. Ama şunu bilsinler. O sözümüzün arkasındayız. Korkunun olduğu yerde adalet olmaz. Türkiye'de adalet yok, yargı yok. Ben bütün duruşmalar boyunca çıktığım duruşmalarda hiçbir zaman mahkeme ya da hakim terimini kullanmadım. Çünkü Türkiye'de bunun olmadığını biliyorum. Nezaketsizlik göstermemek için sadece 'sayın heyet' dedim. Orada bir kurul vardı. Ama bizim işimiz kişilerle değil, bizim işimiz sistemlerle onların isimlerini Ali, Ayşe, Veli Fatma olması önem taşımıyor. Önemli olan Türkiye'de bir yargılama yapılmadığı, adliyelerin artık bir mağduriyet üretme merkezi haline geldiğini herkesin görmesi ama artık korkutamıyorlar, sonuç alamıyorlar. Bu da artık büyük bir delik açıldığını göstermiştir."
Akın Atalay, Cumhuriyet Gazetesi'nin bundan sonra da gerçekleri okurlarına aktarmaya devam edeceğini belirterek, "Cumhuriyet gazetesi özeline gelince, Cumhuriyet gazetesini korkutamazlar. Aynı şekilde gerçekleri okurlarına aktarmaya devam edecektir. Bunun yapılamaması için ellerinden geleni yaptılar. Tehdit ettiler olmadı, ambargo uyguladılar olmadı. En son olarak bizleri rehin aldılar, fidye olarak Cumhuriyet gazetesini istediler. Çünkü biliyorlardı ki, bu gazete para ile satın alınamaz. Belki rehinler karşılığı alırız diye, alamazlar arkadaşlar. Kimse de veremez burayı. Bundan sonra da görecekler üstelikte nasıl habercilik yapılır arkadaşlarımız onlara gösterecek. Çünkü biz kinci ve intikamcı olmayacağız. Bundan sonra da olmayacağız, bugüne kadar olmadığımız gibi. Şimdilik söyleyeceklerimden bundan ibaret, çok sevinçliyim" ifadelerini kullandı.
Akın Atalay, son olarak cezaevlerinde yüzlerce gazeteci, öğrenci, hukukçu, memur, akademisyen, bir sürü insan olduğunu belirterek, "Bu mağduriyet üretim merkezi, merkezlerinin mağduru durumdalar. Onları çıkartmak bütün herkesin boynunun borcudur. Ama inanıyorum ki, çok az kaldı. Her gecenin sabahı olduğu gibi sabaha doğru çok yaklaştık. İnşallah onları da yakında aramızda görürüz" diye konuştu.
FOTOĞRAFLI