15 Temmuz'da Harp Akademileri Komutanlığındaki faaliyetlere ilişkin dava…

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Ocak 09, 2018 17:57

15 Temmuz'da Harp Akademileri Komutanlığındaki faaliyetlere ilişkin dava…

Haberin Devamı

Serpil KIRKESER/İSTANBUL,(DHA)-15 Temmuz darbe girişimi gecesi Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki faaliyetleri ile Harp Akademileri Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu'nun kaçırılarak askeri cezaevine konulmasına ilişkin 116'sı tutuklu 122 sanığın yargılandığı davada bazı tutuklu sanıklar savunma yaptı. Sanıklar FETÖ üyesi olmadıklarını savunarak, tahliyelerini ve beraatlarını talep etti.
   
“BENİM VE AİLEMİN FETÖ İLE BİR İLİŞKİSİ BULUNMAMAKTADIR"
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi'nin karşısındaki binada görülen 20. duruşmaya 108 tutuklu sanık ile 4 tutuksuz sanık katıldı. Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığı'nı temsilen avukatların da hazır bulunduğu duruşmada ifade veren tutuklu sanık Abdullah Kaya, Hava Harp Okulu öğrencisi olduğunu belirterek, “Benim ve ailemin FETÖ ile bir ilişkisi bulunmamaktadır. Darbeyi önceden bilmiyordum, darbe ile ilgili bana emir de verilmedi. Darbe girişimi '21.30'da başladı ben ise '19.30'da arkadaşlarımla maç yapıyordum. Darbeyi bilmediğimin kanıtıdır, takdiri size bırakıyorum" dedi. WhatsApp'tan çağrılmaları üzerine akademiye geldiğini söyleyen sanık Abdullah Kaya, akademiye giriş yaptığını, ışıkların neden söndürüldüğünü bilmediğini, komutan ile konuştuktan sonra kaldığı lojmana geri gittiğini anlattı. Abdullah Kaya, “Darbe girişiminden bir gün sonra dönemin Harp Akademisi Komutanı Tümgeneral Recep Yüksel, ifade vermeye gideceğimizi söyledi. Beni de polise teslim ettiler. Suçum olmadığı için kaçmak aklıma gelmedi. Konusu suç olan emir almadım, konusu suç olan bir harekette bulunmadım" diye konuştu.

“EVİMDE FETÖ İLE İLGİLİ BİR DELİL DE BULUNAMAMIŞTIR"
Sanık Osman Albayrak da darbe girişiminin yaşandığı gün 19.00 - 20.0 saatleri arasında arkadaşlarıyla halı sahada maç yaptığını, WhatsApp'tan gelen mesaj üzerine akademiye gittiğini söyledi. Albayrak, “Binada kimseyi görmedim. Hüsamettin Harmancı 'Ben de ayrıntıları bilmiyorum. Benimle irtibatta kalın' dedi. Sonra 'Haydi gidiyoruz' dedi. 2 Nolu nizamiyeye doğru hareket ettik. Kapı kapalıydı. Harmancı, neden kapının kapalı olduğunu nöbetçi subaya sordu. Ardından nizamiyeye geri döndük. Akademide ışıklar sönüktü. Sabaha kadar gazino ve sınıflarda gezerek vakit geçirdim. 17 Temmuz'da Tümgeneral Recep Yüksel “İsmini okuduklarım ifade verecek. İnşallah aklanırsınız' dedi. Ben de 'Kendi kendime ne yaptım ki aklanayım' dedim. Ters kelepçelendik ve emniyete götürüldük" dedi. Olay günü üzerinde silah bile olmadığını kaydeden sanık Albayrak, “Evimde FETÖ ile ilgili bir delil de bulunamamıştır. 100 yıl geçse de bulunamaz. Yaşam tarzım bu örgütle kesişmez. Üzerimde bulunduğu iddia edilen 1 Dolar'da tamamen mesnetsizdir. Herhangi bir örgüte üye değilim, Kanunsuz emir almadım, uygulamadım. Vicdanım rahat. Hain olmadığımı ispat etmeye çalışmak çok üzücü. Adalet tecelli edeceğine inanıyorum" dedi.
 
“DARBE GİRİŞİMİNDEN HABERİM YOKTU"
Sanıklardan Serkan Kaya da, “Kimse beni terörist, hain ilan edemez" diye sözlerine başlayarak, “FETÖ ile ilgim ve ilişkim yok. Köyümde bile bir FETÖ'cü çıkmadı, çıkmaz" dedi. Darbe girişimi gecesi 22.35'te Karaköy'de olduğunu, bunun da içtiği çorbanın fişinden belli olduğunu belirterek, “Tanık ifadeleriyle de bu durum ortadadır. Karaköy'den akademi yerleşkesine gelene kadar telefon kullanmadım. İnternete girmedim. Mesajlaşmadım. En son bana 19.15'te bankadan mesaj geldi" diye konuştu. Çağrılması üzerine akademiye gittiğini WhatsApp grubundan 'Köprülerin patlatılacağı' yönünde mesajlar atıldığını anlatan sanık Kaya, yolda polisleri gördüklerini ve durduklarını anlatarak, “Radyoda da darbe girişimi olduğu söyleniyordu. Terslik olduğunu anladım. Polislerin yanına gittik. Polislerden yardımcı olmalarını istedik. 01.30 gibi nizamiyeye geri geldik. Tüm bunlar ortada. Darbe girişiminden haberim yoktu"  diye konuştu.

SANIK TAHLİYESİNİ VE BERAATİNİ İSTEDİ
Komutanın emriyle uçuş kıyafeti giyerek Hava Harp Okulu'na destek amacıyla yola çıktıklarını savunan sanık Kaya, “17 Temmuz'da mesaiye geldik. Okul komutanı ifademizin alınacağını söyledi. Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldük" diye konuştu. İddianameyi eleştiren sanık Kaya, 15 Temmuz'da terörle mücadele etmek için yola çıktığını belirterek, tahliyesini ve beraatını istedi. Sanık savunmalarının alınmasına ara veren mahkeme heyeti duruşmayı yarına erteledi. 

İDDİANAMEDEN
İddianamede, dönemin Harp Akademileri Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Hasan Nevzat Taşdeler, Kara Harp Akademisi Komutanı Tümgeneral Selim Mert ve Hava Harp Akademisi Komutanı Tümgeneral Recep Yüksel'in de aralarında bulunduğu 116'sı tutuklu, 1'i firari, 5'i tutuksuz toplam 122 asker sanık olarak yer alıyor. Sanıklar hakkında, "TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ile "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan da ayrı ayrı 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!