Iğdır’da “Türkiye Çiçekçiliği Ve Iğdır Örneği” Konferansı
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 09, 2015 17:06
KARAAĞAÇ KAMPÜSÜ KONFERANS SALONU’NDA YAPILAN KONFERANSA ULUSLARARASI KIBRIS ÜNİVERSİTESİ TARIM BİLİMLERİ VE TEKNOLOJİLERİ FAKÜLTESİ DEKANI PROF. DR. İBRAHİM BAKTIR’IN KONUŞMACI OLARAK KATILDI.
Iğdır Üniversitesi’nde “Türkiye Çiçekçiliği ve Iğdır Örneği” konulu konferans düzenlendi.
Karaağaç Kampüsü Konferans Salonu’nda yapılan ve Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Baktır’ın konuşmacı olarak katıldığı konferansa Iğdır Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emin Erdem, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Bal’ın yanı sıra öğretim üyeleri ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdiler. Bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından konuşan Prof. Dr. Baktır, Türkiye’de 11 bine yakın süs bitkisi çeşidinin olduğunu söyledi. Süs bitkileri tarihi ile insanlık tarihinin paralel olduğunu ifade eden Prof. Dr. Baktır, “Görsel etkinliğe sahip olan her bitki süs bitkisidir. Ağaç, çalı, yer örtücü, kesme çiçek, kuru çiçek, saksı bitkisi gibi gül, karanfil, lale gibi önemli süs bitkilerinin dışında da çok sayıda bitki, birçok ülkede süs bitkileri olarak değerlendirilmektedir. Dünyada ilk sulama sisteminin uygulandığı bahçeler Babilin Asma Bahçeleri’dir. Islah çalışmaları 1600 ve 1700’lü yıllarda Fransa’da başlamış ve daha sonra diğer Batı Avrupa ülkelerinde ve ABD’de devam etmiştir” dedi.
Süs bitkilerinin dini ve ruhani açıdan önemine de değinen Prof. Dr. Baktır, “Yunan mitolojisine göre ilk zambağın Zeus’un eşi Hera Herkül’ü emzirirken göğsünden yeryüzüne düşen damlalardan yaratıldığına inanılırdı. Hz. Ali’nin ölmeden önce gül demeti kokladığı rivayet edilmektedir. Birçok İslam ülkesinde gülün Hz. Muhammed’in terinden doğduğuna inanılmaktadır. Cami bahçelerinde ve mezarlıklarda mersin, gül, servi ve nergis süs bitkileri kullanılmış ve hala kullanılmaktadır” diye konuştu.
Iğdır’daki süs bitkisi çeşitliliği ile ilgili de bilgi veren Prof. Dr. Baktır, burada süs bitkileri yetiştiriciliğinin gelişmesi için şu önerilerde bulundu:
“Dünyada ve Türkiye’de kültürü yapılan süs bitkilerinin Iğdır koşullarında üretilmesi sağlanmalı. Bu bağlamda; süs, ağaç ve çalılarının üretiminde Sakarya ve Yalova ilerimizdeki üreticilerle işbirliği yapılmalı. Irak, İran ve Orta Asya pazarları dikkate alınmalı. Kesme çiçek yetiştiriciliğinde Antalya, İzmir ve Yalova’daki üreticilerle işbirliği yapılmalı. Kesme çiçek yetiştiriciliğinde Rusya pazarı Iğdır için çok önemli bir potansiyeldir. Bölgenin en büyük avantajlarından biri, virüsten arı çiçek soğanı yetiştirilmesine uygun olmasıdır.”
Iğdır Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emin Erdem, Prof. Dr. Baktır’a plaket takdim ederek verdiği önemli bilgilerden dolayı teşekkür etti.
Karaağaç Kampüsü Konferans Salonu’nda yapılan ve Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Baktır’ın konuşmacı olarak katıldığı konferansa Iğdır Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emin Erdem, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Bal’ın yanı sıra öğretim üyeleri ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdiler. Bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından konuşan Prof. Dr. Baktır, Türkiye’de 11 bine yakın süs bitkisi çeşidinin olduğunu söyledi. Süs bitkileri tarihi ile insanlık tarihinin paralel olduğunu ifade eden Prof. Dr. Baktır, “Görsel etkinliğe sahip olan her bitki süs bitkisidir. Ağaç, çalı, yer örtücü, kesme çiçek, kuru çiçek, saksı bitkisi gibi gül, karanfil, lale gibi önemli süs bitkilerinin dışında da çok sayıda bitki, birçok ülkede süs bitkileri olarak değerlendirilmektedir. Dünyada ilk sulama sisteminin uygulandığı bahçeler Babilin Asma Bahçeleri’dir. Islah çalışmaları 1600 ve 1700’lü yıllarda Fransa’da başlamış ve daha sonra diğer Batı Avrupa ülkelerinde ve ABD’de devam etmiştir” dedi.
Süs bitkilerinin dini ve ruhani açıdan önemine de değinen Prof. Dr. Baktır, “Yunan mitolojisine göre ilk zambağın Zeus’un eşi Hera Herkül’ü emzirirken göğsünden yeryüzüne düşen damlalardan yaratıldığına inanılırdı. Hz. Ali’nin ölmeden önce gül demeti kokladığı rivayet edilmektedir. Birçok İslam ülkesinde gülün Hz. Muhammed’in terinden doğduğuna inanılmaktadır. Cami bahçelerinde ve mezarlıklarda mersin, gül, servi ve nergis süs bitkileri kullanılmış ve hala kullanılmaktadır” diye konuştu.
Iğdır’daki süs bitkisi çeşitliliği ile ilgili de bilgi veren Prof. Dr. Baktır, burada süs bitkileri yetiştiriciliğinin gelişmesi için şu önerilerde bulundu:
“Dünyada ve Türkiye’de kültürü yapılan süs bitkilerinin Iğdır koşullarında üretilmesi sağlanmalı. Bu bağlamda; süs, ağaç ve çalılarının üretiminde Sakarya ve Yalova ilerimizdeki üreticilerle işbirliği yapılmalı. Irak, İran ve Orta Asya pazarları dikkate alınmalı. Kesme çiçek yetiştiriciliğinde Antalya, İzmir ve Yalova’daki üreticilerle işbirliği yapılmalı. Kesme çiçek yetiştiriciliğinde Rusya pazarı Iğdır için çok önemli bir potansiyeldir. Bölgenin en büyük avantajlarından biri, virüsten arı çiçek soğanı yetiştirilmesine uygun olmasıdır.”
Iğdır Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emin Erdem, Prof. Dr. Baktır’a plaket takdim ederek verdiği önemli bilgilerden dolayı teşekkür etti.