Giresun Limanının ‘serbest bölge’ olma isteği

Hakan KABAHASANOĞLU/GİRESUN, (DHA)- GİRESUN Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkanı Ali Kara, “Şuanda Samsun ve Trabzon Limanlarının toplam alan, kapalı alan yatay depolama alanları, dikey depolama alanları doluluk yüzde 100 oranında. Buda Giresun Limanının ‘Serbest Bölge’ olması gerekliliğinin ne kadar haklı olduğumuzun net göstergesidir" dedi.

Kara, yaptığı açıklamada, Giresun’daki sivil toplum kuruluş temsilcileriyle yaptıkları toplantıda Giresun Limanının durumunu değerlendirdiklerini belirtti.

1957 yılında faaliyete geçen Giresun Limanının geçen süre içinde 1980’li yıllarda İran ticareti ile zirveye çıktığını ancak daha sonraki yıllarda özelleşme sürecinde faaliyetinin durağan hale geldiğini aktaran Kara, “Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinin Doğu Karadeniz’deki limanlar içinde ‘Serbest Bölge’ olmayan tek limanın Giresun Limanı olduğunu kamuoyuna taşıması ve limanımızın ‘Serbest Bölge’ olması için gerekli girişimleri sivil toplum kuruluşları ile ortak yürütmesi sonucu Giresun Limanının milletvekillerimizin de özverili takipleri ve limanın işletme devrini alan firmanın da teknik yatırım taahhütlerine garanti vermesi üzerine gerçekleşme aşamasına gelmesi Giresun için son derece olumlu bir sonuç doğuracaktır” ifadelerini kullandı.

Kara, şuanda Samsun ve Trabzon Limanlarının toplam alan, kapalı alan yatay depolama alanları, dikey depolama alanlarının doluluk oranının yüzde 100 olması nedeniyle Giresun Limanının ‘Serbest Bölge’ olması gerekliliğinin net göstergesi olduğunu kaydederek, “Giresun ekonomisine çok büyük katkılarının yanında limanımızın faaliyete geçmesi Giresun şehir girişine çözüm getireceği gibi yoğun yük trafiği Giresun-Şebinkarahisar-Sivas yolumuzun da bölünmüş yol olma projesini hızla sonuca kavuşturacaktır” diye belirtti.

Ali Kara, Giresun Limanının ‘Serbest Bölge’ olması için gerçeklerin de şunlar olduğunu aktardı:

“Bugün Rusya, Ukrayna, Romanya, Kazakistan devletleri dünya tahıl, bakliyat ihtiyaçlarının yüzde ellisini karşılamaktadır. Bunlar Azov Denizi havzasındaki limanlardan gemilerle Karadeniz Limanı üzerinden dünya pazarına sunulmaktadır. Bu ürünler alıcı ülkelerin talepleri doğrultusunda işlenmiş olarak pazara sunulması gerektiğinden transit olarak işlenebilecekleri serbest bölge alanlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bunun sonucu Karadeniz Bölgesindeki serbest bölgeler öne çıkmaktadır. Doğu Karadeniz Bölgesinde Samsun-Trabzon ve Rize illerinde serbest bölge mevcut olup, Rize serbest bölgesi depolama ve üretim alanına sahip olmadığı gibi Rize Limanına uzak olması ve limanın teknik yetersizliği nedeniyle yatırımcı için uygun bulunmamaktadır. Samsun ve Trabzon’da bulunan serbest bölgelerin ticaret hacimleri ve doluluk oranları dikkate alındığında Giresun limanı serbest bölge için en isabetli yer olarak ortaya çıkmaktadır. Samsun-Trabzon’un kapasitesi mevcut tahıl hububat yük hareketini karşılayacak durumda değildir. 2008’den bugüne ihracat firmalarının kapasite taleplerine cevap verememektedir. Giresun Gümrük Müdürlüğünün ‘Tekstil İhtisas Gümrüğü’ olması tekstil ihtiyaçlarının da bu bölgeye yoğunlaşmasına sebep olmuştur. Yatırımcı firmanın komşu şehirlerde (Samsun ve Trabzon) söz konusu hizmet alımları için piyasalara sağladığı yıllık girdi yaklaşık 60 milyon lira olup, Giresun Limanında kurguladığı hedef yatırım neticesinde Giresun esnafından alacağı hizmet karşılığında yaklaşık 45 milyon lira civarında hizmet alımı olacaktır.”