Güncelleme Tarihi:
GAZİANTEP, (DHA) - GAZİANTEP Anka Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Hasan Barış Hamidanoğlu, miyomların erken fark edilebilmesi için jinekolojik kontrollerin aksatılmaması gerektiği konusunda uyardı
Kadınların büyük çoğunluğunun yaşadığı sağlık sorunlarından biri olmasına rağmen çoğu kadının miyomu olduğunun farkında olmadığını dile getiren Hasan Barış Hamidanoğlu, miyomların nedeni ve tedavisi ile ilgili şu bilgileri verdi:
"Miyomlar, rahim ve rahim ağzında görülen normal dışı düz kas dokusu büyümeleridir. İyi huylu olan miyomların, kansere dönüşme ihtimali düşüktür. Halk arasında "ur" diye bilinen rahmin iyi huylu tümörleri olan miyomların büyüklüğü çok değişkendir. Ergenlik döneminde miyoma daha nadir rastlanırken yaş ilerledikçe miyom görülme riski artar. Miyomlar östrojen hormonu ile büyüme eğiliminde olduğu için, hamilelik döneminde büyüyebilirken, menopoz döneminde östrojen hormonu üretiminin azalması ile kendiliğinden küçülebilir. Miyomlar hiç doğum yapmamış kadınlarda daha sık görülür. Rahimde ya da rahim dışında herhangi bir bölgeye yerleşim gösterebilen miyomların neden oluştuğu kesin olarak bilinmemekle birlikte özellikle genetik etkenler, çevresel faktörler ve hormonların bunda etkili olduğu düşünülmektedir."
Her zaman rahatsızlık veren belirtilere neden olmayan miyomların, çoğu zaman rutin muayenede ya da tesadüfen teşhis edildiğini dile getiren Op.Dr. Hamidanoğlu, yerleştiği yere ve boyutlarına göre genel olarak şikayetlerin içinde en fazla görüleni ve hastaların doktora gitmesine neden olanı adet kanamalarının fazla olması ya da adetler arasındaki ara kanamaları olduğunu belirtti. Op. Dr. Hamidanoğlu, bunun dışındaki şikayetlerin; kansızlık, karın ve rahim bölgesinde büyüme, idrara sık çıkma isteği, kabızlık ve sindirim sorunları, sırt, bacak bel ve kuyruk sokumunda ağrı, cinsel ilişki sırasında ağrı duyulması olduğunu dile getirdi.
Rahim içinde bulunan miyomların kısırlığa neden olabileceği gibi tekrarlayan düşüklere de neden olabileceğini ifade eden Hamidanoğlu, “Miyomlar rahim içi zarında değişikliklere neden olarak döllenen yumurtanın rahme tutunmasını engelleyebilir. Bunun dışında yumurtalık kanallarına bası yaparak spermin yumurtaya erişmesini ve döllenmeyi engeller. Diğer yandan gebelik döneminde artan östrojenin etkisi ile miyomlar büyür, rahimdeki yerleşim ve büyüklüklerine göre bebeğin ve plasentanın gelişmesini engelleyerek düşüklere yol açabilir. Miyomlar gebeliğin ilerleyen dönemlerinde ise erken doğuma yol açabilir" diye konuştu.
Miyomların küçük olması ve ciddi şikayetlere yol açmaması durumunda kontrol altında tutularak ilaç tedavisi uygulanabileceğini söyleyen Hamidanoğlu, “Miyomlar büyükse, ciddi belirtilere yol açıyor ve hastanın gündelik hayatını etkiliyorsa cerrahi operasyon gerekiyor" dedi.
Miyom ameliyatından sonra vücutta tekrar miyom görülme riskinin bulunduğunu da söyleyen Op. Dr. Hamidanoğlu, “Çeşitli durumlarda miyom ameliyatı olunsa dahi mikro boyuttaki miyomlar kalabilir ve zamanla büyüyerek yeniden çeşitli sorunlara yol açabilir. Bu nedenle miyomu bulunan kadınlar ameliyat olsa dahi belirli aralıklarla doktor kontrollerini aksatmamalılar" diye konuştu.
FOTOĞRAFLI