Parkinson'da erken teşhis uyarısı

GAZİANTEP, (DHA) - GAZİANTEP Anka Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Mesut Bulut, '11 Nisan Dünya Parkinson Günü' dolayısıyla yaptığı açıklamada, halk arasında titreme hastalığı olarak bilinen parkinsonun yavaş ilerleyen, sinsi bir hastalık olduğunu belirterek, hastalıkta erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekti.

Halk arasında mutluluk hormonu olarak bilinen dopaminin vücut tarafından az üretilmesinin Parkinson’a neden olduğunu belirten Dr. Bulut,

"Kronik ilerleyici bir hareket hastalığı olan Parkinson, beyinde bulunan ve nöron adı verilen sinir hücrelerinin kaybı ve ardından gelişen değişiklikler nedeni ile ortaya çıkar. Parkinson hastalığında ortaya çıkan belirtilerin büyük bir kısmında dopamin üreten hücrelerin yavaş yavaş ölmesi sorumludur. Bu hücrelerin yüzde 60-80 oranında kayba uğraması sonucu hastalık belirtileri ortaya çıkar" dedi.

Parkinson hastalığı tanısının genellikle nöroloji uzmanları tarafından dikkatli bir sorgulama ve muayene ile konulabileceğini dile getiren Mesut Bulut, "Parkinson hastalığı tanısında özel bir kan testi veya inceleme yoktur. Ancak sıklıkla sizi muayene eden hekim ek tetkikler isteyecektir. Bunların amacı Parkinson hastalığını taklit edebilen ve karışabilen diğer hastalıkları dışlayabilmektir” dedi

“Parkinson hastalığında en belirgin belirti titremedir" diye konuştu.

Bir Parkinson hastasını doktora götüren en sık belirtinin titreme olduğunu dile getiren Bulut, şöyle dedi:

"Bu titreme genellikle vücudun bir tarafında elde veya ayakta başlar. Bazen dudak veya çenede de başlayabilir. Bu titremenin en önemli özelliği kişinin uzvu istirahat halindeyken ortaya çıkmasıdır. Bu nedenle bu belirti "istirahat tremoru" olarak anılır. Titreyen vücut bölgesi hareket ettirildiğinde ya da dikkat o yöne çevrildiğinde titreme azalır ya da kaybolur. Yürümekle bu titreme ortaya çıkabilir ya da artış gösterebilir. Bu belirti birçok hekim tarafından çok iyi tanınır. Hastalar ve yakınları tarafından daha geç fark edilen diğer belirtiler ise hareketlerde yavaşlama ve kaslarda katılıktır."

Tek belirtinin tek başına parkinson hastalığını işaret etmeyeceğini belirten Dr. Bulut, "Titremenin yanında koku duyusunda kayıp, uyku sorunu, kabızlık, hareket etmekte zorlanma, kötü bir ruh halinde olunmamasına rağmen kızgın bir yüz görünümü, baş dönmesi ve bayılma, düşük tonla konuşma, kamburlaşma sıkıntısı yaşanıyorsa bir an önce doktora başvurulmasında fayda var" dedi.

Parkinson hastalığının zamanla artış göstereceğini belirten Anka Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Mesut Bulut, "Parkinson hastalığının en önemli özelliğinin her bireyde farklı bir seyre sahip olmasıdır. Bu nedenle her hasta için ayrı bir tedavi düzenlenmesi gereklidir. Birçok araştırmaya rağmen henüz Parkinson hastalığını durduracak ya da ortadan kaldıracak bir tedavi bulunamamıştır. Tedavinin amacı hastanın Parkinson belirtilerini azaltarak günlük yaşamını normal olarak sürdürmesini sağlamaktır. Mevcut tedavi yöntemleri ilaçlar ve cerrahiden oluşur. Tedaviden tam yarar görmek için ilaçlar düzenli bir şekilde size önerilen saatlerde alınmalı ve düzenli egzersiz, sağlıklı bir beslenme ve yeterli uykuyla tamamlanmalıdır" şeklinde konuştu

1990'lı yıllarda geliştirilen halk arasında beyin pil olarak bilinen tedavinin Parkinson hastalığı tedavisindeki en önemli gelişmelerden biri olduğunu dile getiren Dr. Bulut, ülkemizde yüzlerce hastaya uygulanan bu tedavinin sonuçlarının son derece başarılı olduğuna dikkat çekti.

FOTOĞRAFLI