TMMOB Terör Olaylarını Kınadı
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 09, 2015 15:46
NEŞET AYKANAT
TMMOB Eskişehir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Neşet Aykanat, bağlı odaların temsilcileri ile birlikte yaptığı basın açıklamasında yaşanan terör olaylarını kınadı.
Uzunca bir aradan sonra ülkenin yeniden bir savaş iklimini yaşamaya başladığını ifade eden Aykanat, üç seneye varan çatışmasızlık durumunun 7 Haziran seçimlerinden kısa bir süre sonra anlaşılmaz bir şekilde sona erdiğini, demokrasi seslerinin yerini silah seslerine bıraktığını söyledi. Haziran seçimlerinden bu yana aralarında asker ve polislerin de bulunduğu onlarca vatandaşımızın yaşamını yitirdiğini belirten Neşet Aykanat, “Onlarca gencimiz öldürüldü, yaralandı, kentlerde sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Çatışan gruplar arasında kalan çocuklar, kadınlar kurşunların hedefi oldu. Son olarak Hakkari’nin Dağlıca bölgesinde askeri konvoya düzenlenen saldırıda 16 askerin şehit edilmesinin de yürekleri yaktı. Dağlıca’daki menfur saldırıdan sonra, parti binalarına, iş yerlerine, mevsimlik işçilere saldırılması ise geleceğe dönük kaygılarımızı arttırdı. Dağlıca’nın acısı sürerken, bu kez de Iğdır’da görevli polisleri taşıyan servis aracı saldırıya uğradı ve 14 polisimizin şehit olduğu duyuldu. Her gün, her an yeni bir acı haberle karşı karşıya kalıyoruz.”
SÜRECİN SONU NEREYE VARACAK
TMMOB Eskişehir bileşenleri olarak yaşananlardan kaygı duyduklarını dile getiren Neşet Aykanat, açıklamasının bir bölümünde şunları söyledi:
“Sürecin sonunun nereye varacağını kestiremiyoruz, 7 Haziran seçimlerinden sonra yeniden alevlenen çatışma ortamında 90’lı yıllarda bile görülmeyen olayların yaşanmaya başlaması, etnik kökeni nedeniyle vatandaşlarımızın saldırıya uğraması, evlerinin iş yerlerinin yakılması, kelimenin tam anlamıyla ülkemizi bir iç savaşa götürecek tehlikeli bir oyun sahnelendiğini göstermektedir. Hiçbir ‘ulvi’ gerekçe insan hayatından daha değerli değildir. Artık yeter diyoruz, Türkiye savaştan çok çekti, yeni bir savaş sürecine tahammülü yok artık bu ülkenin. Hiç bir koşul ileri sürmeden ellerin tetikten çekilmesini istiyoruz. Savaş kararı verenlere, sağda solda bomba patlatanlara, kurşun sıkanlara, çocuklara kıyanlara inat bizler barışa sahip çıkmaya, barış siyasetini hayata geçirmeye kararlıyız. Aksi takdirde bu ülkenin geleceği olmayacağını biliyoruz çünkü. Çocuklarımız için, yarınlar için savaş siyasetini reddediyor, silahların bir daha kullanılmamak üzere ortadan kaldırılması gerektiğini dile getiriyoruz. Zorunluyuz, barış ve kardeşlikte ısrar edeceğiz.”
Uzunca bir aradan sonra ülkenin yeniden bir savaş iklimini yaşamaya başladığını ifade eden Aykanat, üç seneye varan çatışmasızlık durumunun 7 Haziran seçimlerinden kısa bir süre sonra anlaşılmaz bir şekilde sona erdiğini, demokrasi seslerinin yerini silah seslerine bıraktığını söyledi. Haziran seçimlerinden bu yana aralarında asker ve polislerin de bulunduğu onlarca vatandaşımızın yaşamını yitirdiğini belirten Neşet Aykanat, “Onlarca gencimiz öldürüldü, yaralandı, kentlerde sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Çatışan gruplar arasında kalan çocuklar, kadınlar kurşunların hedefi oldu. Son olarak Hakkari’nin Dağlıca bölgesinde askeri konvoya düzenlenen saldırıda 16 askerin şehit edilmesinin de yürekleri yaktı. Dağlıca’daki menfur saldırıdan sonra, parti binalarına, iş yerlerine, mevsimlik işçilere saldırılması ise geleceğe dönük kaygılarımızı arttırdı. Dağlıca’nın acısı sürerken, bu kez de Iğdır’da görevli polisleri taşıyan servis aracı saldırıya uğradı ve 14 polisimizin şehit olduğu duyuldu. Her gün, her an yeni bir acı haberle karşı karşıya kalıyoruz.”
SÜRECİN SONU NEREYE VARACAK
TMMOB Eskişehir bileşenleri olarak yaşananlardan kaygı duyduklarını dile getiren Neşet Aykanat, açıklamasının bir bölümünde şunları söyledi:
“Sürecin sonunun nereye varacağını kestiremiyoruz, 7 Haziran seçimlerinden sonra yeniden alevlenen çatışma ortamında 90’lı yıllarda bile görülmeyen olayların yaşanmaya başlaması, etnik kökeni nedeniyle vatandaşlarımızın saldırıya uğraması, evlerinin iş yerlerinin yakılması, kelimenin tam anlamıyla ülkemizi bir iç savaşa götürecek tehlikeli bir oyun sahnelendiğini göstermektedir. Hiçbir ‘ulvi’ gerekçe insan hayatından daha değerli değildir. Artık yeter diyoruz, Türkiye savaştan çok çekti, yeni bir savaş sürecine tahammülü yok artık bu ülkenin. Hiç bir koşul ileri sürmeden ellerin tetikten çekilmesini istiyoruz. Savaş kararı verenlere, sağda solda bomba patlatanlara, kurşun sıkanlara, çocuklara kıyanlara inat bizler barışa sahip çıkmaya, barış siyasetini hayata geçirmeye kararlıyız. Aksi takdirde bu ülkenin geleceği olmayacağını biliyoruz çünkü. Çocuklarımız için, yarınlar için savaş siyasetini reddediyor, silahların bir daha kullanılmamak üzere ortadan kaldırılması gerektiğini dile getiriyoruz. Zorunluyuz, barış ve kardeşlikte ısrar edeceğiz.”