"Putin, Kırım Tatarlarının sesine kulak versin"

ESKİŞEHİR (AA) - MÜRSEL ÇETİN - Eskişehir Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Spor Kulübü Derneği Başkanı Evren Olcay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan, Kırım Tatar diasporası ve Türk milletinin Kırım'ın istikbali hakkındaki tavrını, bazı temaslarda bulunmak üzere yarın Türkiye'ye gelecek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e iletmesini talep etti.

Olcay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kırım Parlamentosu'nun işgal edildiği 27 Şubat'tan itibaren bölgede çok ciddi insan hakları ihlalleri olduğunu söyledi.

İhlallerin, Rusya'nın Kırım'ı işgaliyle başladığını belirten Olcay, "Daha sonra düzmece bir referandumla meşrulaştırılmaya çalışıldı ama dünya tarafından tanınmamakta. Kırım'da 27 Şubat'ta başlayan işgal ve ilhak süreci neticesinde son günlerde arka arkaya akıl almaz olaylar yaşanıyor. Kırım Tatar varlığını yok etmeye yönelik bu olaylar karşısında bütün Kırım Tatar diasporası ve Türk milletinin tavrı bellidir" dedi.

Bu aşamada, Türkiye'de yaşayan Kırım kökenli vatandaşlara da bazı görevler düştüğünü anlatan Olcay, birlik beraberlik içinde Kırım'daki soydaşlarına destek olmaya çalıştıklarını dile getirdi.

Olcay, geçen ay Eskişehir'de "Kırım İçin Ortak Akıl Çalıştayı" gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Bu çalıştay neticesinde, Türkiye'deki diasporayı temsil eden, bunların içinde dernekler, genel merkez şubeleri ve vakıflardan oluşan 27 kuruluşun altına imza attığı bir ortak bildiri yayımladık. Bu bildiride, öncelikle Kırım Tatar Milli Meclisinin dünya tarafından tanındığı gibi bizim tarafımızdan da Kırım'da yaşayan soydaşlarımızın bir numaralı temsil organı olduğunu kabul ettik. Milli liderimizin ve Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanımızın şu anda Kırım'a yasal olmayan bir uygulamayla sokulmayışı bizi son derece rahatsız etti. Bu konuda da bir kararımız oldu. Ayrıca Kırım'daki insan hakları ihlallerini protesto ettik ve 10 Aralık'ta Dünya İnsan Hakları Gününde bu protestomuzu sürdüreceğimizi de orada belirttik."

Çalıştayın ortak bildirisine 27 kuruluşun imza attığı bilgisini veren Olcay, bunların, Türkiye'deki diasporanın yüzde 80'ini temsil ettiğini vurguladı.

Şu anda bazı temsil organlarının sadece bir kişi tarafından temsil edildiğini savunan Olcay, şunları kaydetti:

"Bu organlar, diasporanın kararıymış gibi ya da diasporanın görüşlerini bildiriyormuş gibi Rusya'yla çeşitli iletişim kurma yoluna gidiyor ama bunun gerçek olmadığını biliyoruz, bunu da her defasında belirtiyoruz. Çalıştayımızın bildirgesinde de belirttik. 'Kırım İçin Ortak Akıl Çalıştayı'nın sonucunda yayımlanan ortak bildirideki kararları da dikkate alarak, Kırım Tatar diasporası ve Türk milletinin, Kırım'ın geleceği hakkındaki tavrını, Türkiye-Rusya Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, Sayın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e iletmesini talep ediyoruz."

- Ortak bildiri

Kırım İçin Ortak Akıl Çalıştayı'na katılan ve Türkiye'deki diasporanın yüzde 80'ini temsil ettiğini bildirilen 27 kuruluşun imzaladığı sonuç bildirisindeki kararlar şöyle:

"Kırım'ın, 2014 şubat ayında Rusya tarafından ilhak edilen Kırım'ın yerli halkı ve tarihi sahibi olan Kırım Tatar halkı, medeni dünya, uluslararası kuruluşlar ve uluslararası camia tarafından asla kabul edilmemiştir. Rusya, 1994 yılında Budapeşte Mutabakatı ile kabul ettiği Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü Kırım'ı ilhak ederek ortadan kaldırmıştır.

Kırım Tatarlarının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ile Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Rıfat Çubarov ve aktivistleri Kırım'dan uzak tutacak tüm kısıtlama, karar ve uygulamalara derhal son verilmelidir.

Kurultay ve Kırım Tatar Milli Meclisi, Kırım Tatarları'nın tek ve yegane temsil organı olup bunun dışında hiçbir oluşum kabul edilemez.

Kırım'da insan hakları ve uluslararası hukuka aykırı uygulamalar ile basın, yayın ve haberleşme hürriyetinin önündeki engellemeler kaldırılmalıdır.

Rusya’nın Kırım'ı ilhakı ile birlikte Kırım Tatarlarının, 'Vatan Kırım'da yaşama, ibadet ve eğitim hürriyetlerini kısıtlayan tehdit, darp, insan kaçırma ve cinayetlere son verilmelidir.

Türkiye ve Rusya arasında yapılacak 'Üst Düzey İşbirliği Konseyi'nde ve Türkiye ile Rusya arasında yapılacak olan tüm toplantılarda Kırım Tatarlarının yaşadığı sorunlar gündeme getirilmelidir.

Kırım'ın işgaline karşı uygulanan kısıtlamaların bazı Türk şirketleri tarafından çeşitli yollarla delindiği görülmektedir. Bunu engelleyici tedbirler için resmi girişimlerde bulunulmalıdır.

Kırım Tatarlarının milli varlığının korunması için İslam Konferansı, AGİT, Avrupa Konseyi, AB ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlara çağrıda bulunulmalıdır.

Her yıl yapılan '10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü'nde tüm dünyada Kırım’da insan hakları ihlal edilen Kırım Tatarlarının korunması için Kırım Tatar Milli Meclisi'nin karar alması beklenmektedir. Kırım'daki Kırım Tatar varlığı her zamankinden daha ciddi tehdit altındadır. Türkiye ve Türkiye dışındaki Kırım Tatarlarının iş birliğini geliştirici somut çalışmaları başlatmaları gereklidir.

'Ortak Akıl Çalıştayı', Kırım Tatarlarının milli sorunlarının tartışılması için bir başlangıç olarak kabul edilmiştir. Çalıştayın katılımcıları, somut iş birliği projelerinin hazırlanması, geliştirilmesi için yeni çalıştayların yapılmasını zaruret olarak görmektedir."