Medyanın Tüm Renkleri Kampüste Buluştu

Anadolu Üniversitesi İletişim Kulübü tarafından bu sene 7’ncisi düzenlenen “CMYK Medya Günleri” adlı etkinlikte medyanın birçok kolundan isimler yer aldı.
Öğrenci Merkezi Salon 2009’da gerçekleştirilen etkinliğin ilk konuğu olan Karikatürist Varol Yaşaroğlu, “Kendi oluşturduğunuz dünyada her şeyi değiştirmek mümkün” sözünden çok etkilendiğini ve yaşamına bu doğrultuda yön verdiğini belirtti. Karikatürist olarak başladığı kariyerini ve dünden bugüne oluşturduğu projelerini katılımcılara aktaran Yaşaroğlu, düşüncelerinin kendisini ileriye taşıdığını bildirdi. Yaşaroğlu, “İdealist tarafım beni gazetede karikatür çizmekten farklı bir şeyler yapmaya itti. Hayallerinizi asla tüketmeyin. Tüketmek belli bir yere kadar, üretmek beni mutlu ediyor. Hayallerinizi gerçekleştirirken ‘ve’ bağlacını kullanın ‘ama’yı aradan çıkartın” dedi.
“GAZETECİ HEM HATIRLAYAN HEM DE HATIRLATANDIR”
Sonraki oturumda sözü Milliyet Gazetesi Ankara Haber Müdürü Gökçer Tahincioğlu, Milliyet Gazetesi Muhabiri Kemal Göktaş ve Radikal Gazetesi Muhabiri İsmail Saymaz aldı. Gazeteci olmanın aslında ne olması gerektiğini anlatan üçlü, “Gazeteci toplumun hatırlama ve hatırlatma kaynağıdır. Bu onun görevidir. İyi ve kötü gazetecilik arasındaki fark gerçeklere bağlı kalmak ve nesnelliktir” diye konuştular.
“BAŞARMAK İÇİN NE GEREKİYORSA YAPIN”
Etkinliğe konuk olarak katılan Ezgi Cankurtaran ise konuşmasında, basın dünyasının zorluklarından ve iyi yanlarından bahsetti. Kariyer hayatı boyunca önüne çekilen setlerin hırsını ve isteğini perçinlediğini söyleyen Cankurtaran “Başarmak için ne gerekiyorsa yaptım. Stajyerken en fazla işi sen yaparsın ama adınız bilinmez. Gece gündüz çalıştım ben de. Vicdan rahatlığınız varsa bu paradan daha önemli. Ben bu işi ufacık bir katkı için yapıyorum. Çelik gibi sinirleriniz olmalı. Hayallerinizi baltalamayın” ifadelerini kullandı.
“FARKINI ORTAYA KOYMAZSAN KAYBOLUR GİDERSİN”
Mesleğe 16 yaşında başladığını söyleyen Muhabir Salvo Kohen da, Uğur Dündar’ın yanında geçirdiği 3 senelik staj zamanından çok şey öğrendiğini aktardı. Eğer şimdiki televizyon anlayışının hakim olacağını bilseydi, muhabir olmayı seçmeyeceğini belirten Kohen, haberin eğlenceli dakikalarını öğrencilerle paylaştı. “Haber sunarken farklı olmak gerek. Sen sonuçta yaptığın iş ile biliniyorsan ve eğer farkını ortaya koyamazsan binlercesinin arasında kaybolur gidersin. Türkiye’yi gezdim dünyayı geziyorum şimdi de. Haberin eğlenceli hallerini çok seviyorum” ifadelerini kullandı.
Etkinlik sonrasında katılımcılara “Katılım Belgesi” verildi.