Güncelleme Tarihi:
Hakan TÜRKTAN/ESKİŞEHİR,(DHA)- TÜRİYE Futbol Direktörü Fatih Terim, yarın akşam Eskişehir'de Moldova ile oynayacakları hazırlık maçında genç oyunculara forma şansı vereceğini söyledi.
Fatih Terim Türkiye-Moldova karşılaşmasını oynanacağı Eskişehir Yeni Stadyum'da genç futbolcu Çağlar Söyüncü'nün de katıldığı basın toplantısında kendisine yöneltilen soruları yanıtladı. İlk olarak söz alan Çağlar Söyüncü, "Bana büyüklerim doğru yolda olduğumu, devamlı çalışmamı söylüyorlardı. Bir buçuk senelik süre çalışarak iyi geçti. Almanya macerası başladı. Çok şükür iyi gidiyor" dedi.
Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim de bir gazetecinin Moldova maçı için "Kadro belli mi?" sorusu üzerine, "Kadro hazır olsa hemen veririm hiçbir sorun yok. Ama bu akşam saat on buçukta aldığımız bir emar randevusu var bir- iki oyuncumuz için. O yüzden kadromuz bugün itibarıyla belli değil. Ancak kastınız genç oyunculara şans vermekse onu vereceğim. Yani aday kadromuzda bulunan yeni yüzlerin performansını değerlendirmemize imkan sağlayacak Moldova maçı. O yüzden onlara şans vereceğim, onu söyleyebilirim" diye konuştu.
'ESKİŞEHİR'DE İLK MAÇIMIZI GALİBİYETLE BİTİRMEK EN BÜYÜK ARZUM'
Fatih Terim "Yarınki maç için kriterleriniz neler olacak, neleri görmek isteyeceksiniz sahada?" sorusunu da şöyle yanıtladı:
"Bir defa Eskişehir'de ilk defa bir milli maç oynanıyor. Burada ilk defa oynanacak olmasının önemi hepimiz için malum. Eskişehir futbol geleneğine sahip bir şehir. Önemli bir futbol kültürü var seyircinin. Taraftar kültürü son derece gelişmiş bir şehrimiz Eskişehir. Yarın Eskişehir seyircisi ile milli takımın bütünleşmesi için Moldova maçı önemli bir vesile olacak. Milli maçın hiçbir zaman puan maçı veyahut hazırlık maçı gibi bir ayrımı olmaz. Yarın da böyle hareket edeceğiz Yani düşüncemizde, tavrımızda, tarzımızda bir değişiklik olmayacak galibiyet adına. Sonuç ne olur bilmiyorum ama burayı da kazanıp geçmek, Eskişehir'de ilk maçımızı galibiyetle bitirmek en büyük arzum."
DENİZLİ'YE TEŞEKKÜR ETTİ
Eskişehir halkına ve Eskişehirspor Kulübü Başkanı Halil Ünal ile teknik direktörleri Mustafa Denizli'ye teşekkür eden Fatih Terim şunları söyledi:
"Eskişehir halkına teşekkür ederim. Havaalanında bizi karşılayan devlet erkanına ve polis güçlerine, Eskişehirspor başkanı Halil Ünal'a, bizim Eskişehir'deki eski futbolcu ağabeylerimize, dün antrenmanı bize açan ve evini bize açan Eskişehirspor Kulübü'ne teşekkür ederken sevgili meslektaşım ve arkadaşım Mustafa Denizli'ye de çok teşekkür ediyorum, yakın alakası ilgisi için. Ve başarılar diliyorum. Mustafa Denizli'yi burada görmekten son derece mutluyum. Türk futboluna çok büyük hizmetler vermiş bir arkadaşım, dostum."
'SİZ KAZANACAKSINIZ ONDAN SONRA ÖBÜRLERİNE BAKACAKSINIZ'
Fatih Terim bir gazetecinin "Gruptaki şansımızı değerlendirmek isterseniz neler söylemek istersiniz?" sorusu üzerine de şöyle konuştu:
"Diğer takımların sonucu ne olursa olsun, ancak siz kazandığınızda bir anlam taşır. Onun için futboldaki şu gerçeği hiç unutmamak lazım, siz kazanacaksınız ondan sonra öbürlerine bakacaksınız. O akşamın karı bize ne oldu? Ukrayna'ya yetişmemiz oldu. Nereden baktığınıza bağlı. İki tarafı da 90 dakika seyrettik biz. Maalesef Kosova maçını izlemişsinizdir puan kaybedebilirdi, artı Hırvatistan da kaybedebilirdi. Şimdi ilk 4 koptu gidiyor. Mühim olan bizim kazanmamız. Biz kazanmaya devam ettikçe yerlerimiz de yükselecektir. Şimdi bir golle dördüncü sıradayız, üç de diyebilirsiniz. Ben Haziran ayında Allah izin verirse iki numaraya geleceğimize inanıyorum."
'KAYBETMEK EN KOLAYI AMA KAZANMAK HER ZAMAN MEŞAKATLİ BİR YOL'
Fatih Terim Emre Mor ile ilgili yöneltilen soru üzerine genç futbolcunun özel bir yetenek olduğunu söyledi. Terim şunları kaydetti:
"Emre Mor'u hepimiz kabul ediyoruz ki çok önemli bir yetenek. Ancak o da kabul ediyor ki bir takım şeyleri zaman içerisinde değiştirmesi lazım. Dortmund'da da onunla çok ilgilendiklerini biliyorum ancak son zamanlarda çok da şans almıyor. Biraz zamana ihtiyacı olduğu kanaatindeyim. Çünkü geçen sene bu zamanlar Danimarka'nın herhangi bir yerindeyken 6 ay gibi çok kısa bir zaman içerisinde birden bire Ümit Milli Takım, arkasından A Milli Takım, arkasından Avrupa şampiyonası, arkasından Dortmund bu hep beraber biraraya geldiğinde çok kolay kaldırılacak bir şey değil. Çok tecrübeliler için bile, çok daha yaşı büyük oyuncular için bile çok kolay bir şey değil. Ben ona veriyorum. Zaman zaman konuşuyorum. Kolektif oynamayı daha çok artırmalı, onun Allah'tan gelen o yeteneğini kaleye en yakın yerlerde kullanmasında çok büyük yarar var. Ama oraya çok güçlü gelmesi, tehlikeli bölge önünde de arkadaşlarıyla oynayarak gelirse kendisi için çok daha iyi olacak. Çünkü hakikaten özel bir yetenek. Şimdi ben de oynatmadığım zaman arkamdan bağırıyorlar hoca Emre Mor'u sokar mısın diye. Ben de biliyorum, halkımız çok da seviyor. Kendi arkadaşları da çok seviyor. Arkadaşları ile daha çok diyalogla, daha çok birarada oynamak onun lehine olacaktır. Çünkü geçemeyeceği oyuncu yok sahanın içerisinde. Dediğim gibi geçen sene 'Futbolu doğru oynamayı yer etmesi, öğrenmesi lazım.' Geçen bunları söylemiştim. Bir sene önce. O yüzden Dortmund'a gitmesine seviniyorum. Orası bir okul gibidir. Bir ekol gibidir. dolayısıyla ilerletir diye düşünmüştüm. Ufak tefek problemler var herhalde ama aşılır bunlar. Elimizden geldiği kadar kazanmak için öyle özel yetenekleri, daha çok sabırlı olarak değişik bir yöntem kullanmak zorundayız. Kaybetmek en kolayı ama kazanmak her zaman meşakatli bir yol, zor bir yol. Bu özel yetenekler de her zaman her yerde bulunmadığına göre biz de o zor yolu seçip kendisine en doğrusunu aktaracağız. Kolay değil daha çok genç. O da maçtan evvel konuşmamızda gayet gerçekçi olarak 'Hocam ben zaten 90 dakikayı çıkaramam diye yaklaşımda bulundu bu yaşta. Onun için burada bize en çok yardım edecek olanlar tabi ki kendi takım arkadaşları olacak. Onlar da onu seviyorlar, bağrına basıyorlar. İnşallah bu ilişkilerde bir zedelenme olmaz. O sıcaklık onu bir yerlere getirir. Çünkü herkes ondan çok şey bekliyor. Bu baskı da onu biraz rahatsız etmiş olabilir. Herkesin çok beklentisi var. Alacak topu herkesi geçip golü atıp santraya gelecek gibi. O da çok kolay bir şey değil. Daha çok küçük yaştaki bir çocuk için, bir genç için. Maalesef bunu omuzlarına yükledik hepimiz. Ama herhalde yerli yerine oturacaktır. Hırvatistan maçında daha dakika bir vurmaya başladılar. Neyse maç bitti. Başka bir maç öncesi ben kendisini analiz odamıza çağırdım. Dedim ki daha görüntüleri göstermedim. 'Ben bir defans oyuncusu olsam, ben seni nasıl durdurabilirim?'. Önce onu bir konuşalım dedim. Geçiyorsun beni, ama benim onuruma dokunuyor. Seyirci önünde mahcup olmamı sağlıyor. Zoruma gidiyor ne yapmam lazım? Gücüm de yetmiyor vuracağım. Hangi şartlar içinde vuracağım. Sarı karta kadar vuracağım. çekeceğim, iteceğim, önleyici ne varsa o tedbiri kullanacağım. Olmadı tekme atacağım. Olmadı sarılacağım. Seni durduramıyorum. Sen de benim sağımdan geçiyorsun solumdan geçiyorsun. Yapacak bir şeyim yok. Ve sen bunlara alışacaksın. Bugün Ronaldo'nun, Messi'nin yediği tekmeleri görüyorsun. 2-3 kişi birden tutuyorlar. Sonra görüntülere geçtik. Bir iki bacak arası yaptın ondan sonra vurdular. Hiç kolay değil. Canınız acıyor tepki göstermek istiyorsunuz hiç itirazım yok. Ama şunu unutması gerekir ki söyledim oradan tepki göstermeden kalkan kazanmıştır. Tekmeyi yiyip aşırı tepki göstermeyen her zaman kazanmıştır. Ona da bunu söyledim."
'ALT YAPILAR AMCAMIN OĞLU, AKRABAMIN ÇALIŞACAĞI YERLER DEĞİL'
Alt yapı konusunda yöneltilen bir soruyu da yanıtlayan Fatih Terim şöyle konuştu:
"Alt yapıya gereken önemi veren kulüpleri bir kenara bırakıyorum, onlara da teşekkür ediyorum. Ancak sahası olmayan bizde, duşu olmayan affedersiniz, soyunma odası olmayan bizde, doktoru olmayan bizde. Hatta bazı maçlarda ambulanstan imtina edenler bile var. Ceza almasına rağmen. Dolayısıyla alt yapılar amcamın oğlu, dayımın oğlu, akrabamın çalışacağı yerler değil. Alt yapılar uzmanlık alanıdır. Siz futbolun içinden gelmeyebilirsiniz, futbolu bilmeyebilirsiniz, ama bir bilene teslim etmeyi bilmek zorundasınız. Alt yapı kolay kolay değişmemesi gereken yerlerdir. Ben geldim bir ekip kurdum iki sene sonra ben gidiyorum bu Fatih Terim'in adamı diye o kadar önemli insanlar yerlerinden edilmez. Ben değişirim, başkanlar değişir ama kulübün profesyonelleri mümkünse değişmez. Onlar kulübün hafızasıdır. Çünkü bir çocuk 6 - 7 yaşında girer 18 yaşından çıkar oradan. Bunun için de bir istikrar gerekir. Bazı yerlerde gelirlerinin yüzde 5'ini yüzde 10'unu direk ayırırlar. Bizde maaşlar sıkıntıda, biliyorsunuz futbol federasyonu teknik sorumluların maaşlarını garantiye aldı. Antrenörlerde ise maaşlarını almayanlar var aylarca, yemek yemeyenler var. Yani gıdasını, kalorisini almayanlar var."
Basın toplantısını ardından A Milli Futbol takımı Eskişehir Yeni Stadyum'da Moldova maçı hazırlıklarını tamamladı. Fatih Terim antrenmanı izleyen çocuklarla hatıra fotoğrafı çektirdi.
FOTOĞRAFLI