Güncelleme Tarihi:
Kemal ATLAN/ESKİŞEHİR, (DHA)- ESKİŞEHİR'de bir tekstil fabrikasında çalışan eşi Selime Ateş'i (49) kalbinden bıçaklayarak öldüren 3 çocuk babası İsmet Ateş (53) duruşmada eşiyle tartıştığını söyleyerek, "Bana küfür etti. Eline bıçak almış, bana vuracaktı. 'Seni geberteceğim' dedi. Bu arada boğuştuk, bıçak eşime saplanmış" dedi.
Olay geçen 24 Kasım'da saat 04.00 sıralarında Yeşiltepe Mahallesi 2'nci Tugay Caddesi'nde meydana geldi. Eskişehir'deki bir otelde çalışan İsmet Ateş, iddiaya göre eşi Selime Ateş'i cep telefonuyla aradı. Ateş, cep telefonunun açılmaması üzerine eve giderek eşiyle tartışmaya başladı. Tartışma sırasında kalbinden bıçaklanan Selime Ateş, ambulansla hastaneye kaldırılırken yolda öldü.
Olayın ardından polis tarafından gözaltına alınan İsmet Ateş çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İsmet Ateş hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle Eskişehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Bugün yapılan duruşmaya tutuklu sanık İsmet Ateş ile çocukları Ali Ateş (31) ve Ayşe Balkan (28), ölen kayınvalidesi Fikriye Çoban (71), kayınpederi Ahmet Çoban (70) ve kayınbiraderi Hüsnü Çoban (48) ile avukatlar katıldı.
'BİR TOKAT DAHİ ATMADIM'
Eşi ile 1985 yılında evlendiklerini anlatan İsmet Ateş, "Eşime evliliğimiz boyunca bir tokat dahi atmadım. 2015 yılında eşimle birlikte gezmek için Bulgaristan'a gittik. Döndükten sonra eşimin cep telefonu ile mesajlaştığını gördüm. Kiminle mesajlaştığını sorduğumda 'sana ne, sen kim oluyorsun, seni ilgilendirmez' şeklinde cevaplar verdi" dedi.
'SON ZAMANLARDA ÇOK ŞIK GİYİNİYORDU'
Olay günü eşini telefonla aradığını ancak telefonun sürekli meşgul olduğunu öne süren İsmet Ateş şu iddialarda bulundu:
"Telefonu yaklaşık 10 dakika meşguldü. Daha sonra açtı. Tanıdığımız birinin kendisini aradığını söyledi. Eve geldiğimde eşimden telefonunu istedim. Numarasını göreyim dedim. Bana 'özelime karışamazsın' dedi. Oğlumu çağırdım. Oğlum geldi ve telefonuna baktı. Bir şey olmadığını söyledi. Oğlum gittikten sonra telefonunu elinden alarak duvara vurdum ve kırdım. Eşim bana telefon için 3 bin lira verdiğini söyledi. Bana kızdı ve alt katta oturan annemin evine indi. Aradan 15 dakika sonra ben de aşağıya inerek kendisinden özür diledim. Olayı kapatalım dedim. Bana küfür etti. Eline bıçak almış, bana vuracaktı. 'Seni geberteceğim' dedi. Bu arada boğuştuk, bıçak eşime saplanmış. Ben de elimden yaralanmıştım. Elimi yıkayıp geldim. Eşim hareketsiz yatıyordu. Sonra üst katta oturan oğlumu aradım. Aşağıya indi ambulansı aradık. Ben olayın başlangıcından sonuna kadar bıçağı elime almadım. Olay gecesi Selime benden boşanacağını söyledi. Ayrıca bana 'yarın mahkemeye gideceğim, senden boşanacağım, manitamı koluma takacağım. Sen de arkamızdan bakacaksın' demişti. Eşim son zamanda çok şık giyiniyordu. Olaydan sonra 15 yıllık arkadaşım ile görüştüğünü öğrendim. Daha önceden kuşkularımdan emin olsaydım kendisinden boşanırdım."
BABALARINDAN ŞİKAYETÇİ OLMADILAR
Duruşmaya katılan Selime Ateş'in annesi Fikriye Çoban, babası Ahmet Çoban ve kardeşi Hüsmen Çoban sanıktan şikayetçi olduklarını belirtti. Ali Ateş ve Ayşe Balkan ise annelerini öldüren babalarından şikayetçi olmadıklarını söyledi. Ali Ateş, "Ölen benim annemdir. Olay akşamı babam aradı ve eve çağırdı. Annemin telefonuna bakmamı istedi. Telefonunda bir şey yoktu. Annem ve babam bana boşanacaklarını söylediler. Babama sahte bir sosyal paylaşım sitesi hesabından anneme dikkat etmesi konusunda mesaj gelmişti. Annemin sürekli telefonla birileriyle mesajlaşması olurdu. Ayrıca sosyal paylaşım sitesine değişik fotoğraflar çekip koyuyordu. Kendisine ben de kızıyordum ve 'sen ergen misin, manken misin?' demiştim. Babamdan şikayetçi değilim. Bir ara annemin telefonuna 'aşkım ne yapıyorsun' şeklinde bir mesaj geldiğini gördüm. Arkasından 'neden cevap yazmıyorsun' şeklinde mesaj geldi. Telefon numarasını alarak kendi telefonumdan arama tuşuna bastığımda sanayiden tanıdığımız babamın arkadaşı M. K. olduğunu görmüştüm. Ancak bunu babama söylememiştim" dedi.
Eskişehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkeme heyeti tanıkların dinlenmesi amacıyla duruşmayı ileriki bir tarihe ertelerken sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
FOTOĞRAFLI