En Modern Diş: İmplant !
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2015 09:51
DT. A. DOĞAN BİRCAN
Dt. A. Doğan Bircan, “Ağzımızda eksik olan dişlerin işlevlerini yerine getirebilmeleri için uygulanan ve çene kemiğine küçük bir cerrahi operasyon ile yerleştirdiğimiz, yapay diş kökü işlevi gören titanyum vidalara dental implant adı verilmektedir.” dedi.
Dental implantların tek diş eksikliklerinde kullanıldığı gibi çoklu diş eksiklikleri ve tam diş eksikliği durumlarında da kullanıldığını ifade eden Dt. Bircan, şöyle konuştu:
“Diş hekimliğinde uygulanan implant tedavilerinde tedavi sürecinin uzun olması dezavantaj gibi görünse de; tedavi sonrasında alınan verimi değerlendirecek olursak eksik dişin tamamlanması gereken durumlarda uygulanan en başarılı, en modern ve en uzun ömürlü tedavi yöntemidir. Tedavi sürecinin uzun olması implantın kemikle bütünleşme sürecinin 2,5-4 ay aralığında değişmesidir. İlave olarak kemik desteği sağlanması gereken durumlarda; yani kemiğin dikey boyutunun veya hacminin(kemiğin kalınlığı ve genişliği) eksik olduğu greftleme(kemik tozu ilavesi) uygulamalarında bu süre 6 ila 9 ay arasında değişmektedir. Bu uzun gibi görünen sürelerin sonunda ortaya çıkan sonuç yeterince memnuniyet verici ve yüz güldürücüdür.
Diş hekimliğinde uygulanan implant tedavileri birkaç alt sınıfa ayırabilir. Bunlardan ilki tek diş eksikliğinin tamamlandığı durumlardır. Bir diğeri çoklu diş eksikliklerinde birden fazla implanttan faydalanarak implant üzeri yapılan köprü protezleridir. Son olarak da tam diş eksikliklerinde uygulanan implant tedavilerini değerlendirecek olursak; iki farklı yöntem önümüze gelmektedir. Bunlardan birincisi alt ve üst çenede toplam 12-16 adet uygulanacak implantlardan sonra yapılan sabit protezlerdir. İkincisi ise alt ve üst çenelerden her birine yerleştirilecek 2-4 implant sonrası üzerine yapılacak hareketli protezlerdir. Aslında bu protezleri yarı hareketli olarak konumlandırmanın daha doğru olduğu düşünülmektedir. Çünkü halk arasında çıtçıt olarak bilinen hassas tutucular vasıtasıyla protezler implanta sıkı sıkı tutunurlar ve bu sayede hasta ancak istediği takdirde protezi ağzından çıkarabilmektedir. Klasik hareketli protezlerde sıklıkla görülen yemek yerken, esnerken, öksürürken ve konuşurken protezin hareket etmesi tarzı şikayetler bu tedaviyle ortadan kalkmaktadır.
Ciddi bir sistemik rahatsızlığı olmayan yetişkin her hastaya her yaşta uygulanabilen implant tedavileri günümüzde daha önce de dediğim gibi eksik diş tamamlama konusunda ilk alternatif olarak değerlendirilmektedir.”
Dental implantların tek diş eksikliklerinde kullanıldığı gibi çoklu diş eksiklikleri ve tam diş eksikliği durumlarında da kullanıldığını ifade eden Dt. Bircan, şöyle konuştu:
“Diş hekimliğinde uygulanan implant tedavilerinde tedavi sürecinin uzun olması dezavantaj gibi görünse de; tedavi sonrasında alınan verimi değerlendirecek olursak eksik dişin tamamlanması gereken durumlarda uygulanan en başarılı, en modern ve en uzun ömürlü tedavi yöntemidir. Tedavi sürecinin uzun olması implantın kemikle bütünleşme sürecinin 2,5-4 ay aralığında değişmesidir. İlave olarak kemik desteği sağlanması gereken durumlarda; yani kemiğin dikey boyutunun veya hacminin(kemiğin kalınlığı ve genişliği) eksik olduğu greftleme(kemik tozu ilavesi) uygulamalarında bu süre 6 ila 9 ay arasında değişmektedir. Bu uzun gibi görünen sürelerin sonunda ortaya çıkan sonuç yeterince memnuniyet verici ve yüz güldürücüdür.
Diş hekimliğinde uygulanan implant tedavileri birkaç alt sınıfa ayırabilir. Bunlardan ilki tek diş eksikliğinin tamamlandığı durumlardır. Bir diğeri çoklu diş eksikliklerinde birden fazla implanttan faydalanarak implant üzeri yapılan köprü protezleridir. Son olarak da tam diş eksikliklerinde uygulanan implant tedavilerini değerlendirecek olursak; iki farklı yöntem önümüze gelmektedir. Bunlardan birincisi alt ve üst çenede toplam 12-16 adet uygulanacak implantlardan sonra yapılan sabit protezlerdir. İkincisi ise alt ve üst çenelerden her birine yerleştirilecek 2-4 implant sonrası üzerine yapılacak hareketli protezlerdir. Aslında bu protezleri yarı hareketli olarak konumlandırmanın daha doğru olduğu düşünülmektedir. Çünkü halk arasında çıtçıt olarak bilinen hassas tutucular vasıtasıyla protezler implanta sıkı sıkı tutunurlar ve bu sayede hasta ancak istediği takdirde protezi ağzından çıkarabilmektedir. Klasik hareketli protezlerde sıklıkla görülen yemek yerken, esnerken, öksürürken ve konuşurken protezin hareket etmesi tarzı şikayetler bu tedaviyle ortadan kalkmaktadır.
Ciddi bir sistemik rahatsızlığı olmayan yetişkin her hastaya her yaşta uygulanabilen implant tedavileri günümüzde daha önce de dediğim gibi eksik diş tamamlama konusunda ilk alternatif olarak değerlendirilmektedir.”