Cizre protestosu sanıklarından ilginç savunmalar

Hümeyra PARDELİ/ERZURUM, (DHA)- DİYARBAKIR'ın Lice İlçesi'nde meydana gelen olayları Erzurum'da protesto ettiklerini söyleyerek kent merkezindeki Mahallebaşı semtini savaş alanına çeviren göstericilere öncülük eden 3'ü Atatürk Üniversitesi öğrencisi toplam 7 sanık, 8 yıl ile 47 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı. Erzurum Ağır Ceza Mahkemesi'nin gerekçeli kararında, sanıkların ilginç savunmalarına yer verildi. Mahkemenin 43 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdığı Makine Mühendisliği bölümü öğrencisi İmdat Candan, "Üzerime gelen gaz ve suya karşı bir refleks halinde yanımdaki misketlerden birkaç tane sapanla attım. Misketleri derste kullanmak için almıştım" dedi. 8.5 yıl hapis cezasına mahkum ettiği Hukuk Fakültesi öğrencisi Zelal Karabalık, "Yol kesmek, kaldırımı taşı sökmek, yola dizmek gibi bir eylemim olmadı" savunması yaptı.
Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde kalekol yapımı nedeniyle çıkan olaylarda 2 kişinin ölümü sonrası Erzurum'da 9 Haziran 2014 günü protesto gösterileri yapıldı. Merkez Yakutiye İlçesinin Mahallebaşı semtinde toplanan kalabalık, barikat kurarak taşıtları durdurup kimlik kontrolu yaptı. Durmayan otomobilleri taş yağmuruna tutan göstericiler, Gölbaşı Polis Merkezi karşısında karayolunu gidiş- geliş çift yönlü ulaşıma kapattı. Yüzleri poşu ve maskeli grup, TOMA ve panzerlerle su sıkan polise taş, soba, şişe ve havai fişeklerle karşılık verdi. PTT şubesine molotof kokteyli atan göstericiler, çevredeki işyerlerine de zarar verdi. Olaylar sonrası gözaltına alınan Sedat Yıldız, İmdat Candan, Mehmet Emin Güneşsu, Zelal Karabalık 11 Kasım 2014 günü tutuklanarak H Tipi Cezaevine konuldu. Ardından 3'ü üniversite öğrencisi 7 sanık hakkında 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Yargılama aşamasında bir süre cezaevinde kalan 4 kişi, daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.
Erzurum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen 17 Ocak'ta görülen karar duruşmasında, 'silahlı terör örgütüne üye olmak, propagandasını yapmak, hürriyetten yoksun kılmak, kamu malına zarar vermek, görevli memura direnmek' suçlarından 7 sanığa hapis cezaları verildi. Sanıklardan inşaat işçisi Sedat Yıldız'a 47.5 yıl, Atatürk Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümü öğrencisi İmdat Candan'a 41 yıl 3 ay, İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümü öğrencisi Mehmet Emin Güneşsu'ya 38.5 yıl, Hukuk Fakültesi öğrencisi Zelal Karabalık'a 8.5 yıl hapis cezası verildi. Çiftçi Murat Tekin, inşaat işçileri Deniz Yaprak ile Hasan Temel'e de 8'er yıl 5'er ay hapis cezası verildiği açıklandı. Mahkeme heyeti, Sedat Yıldız, İmdat Candan ve Mehmet Emin Güneşsu hakkında hükümle birlikte tutuklama kararı çıkardı. Mahkeme heyeti, sanıklar için iyi hal indirimi de uygulamadı. Mahkemenin gerekçeli kararında, sanık savunmalarına yer verildi. Basın açıklaması dışında bir olaya karışmadığını ileri süren Zelal Karabalık, "Grup içerisinde yüzünü kapatan kişiler vardı. Fakat yol kesme, kaldırım taşı sökme, taşları yola dizme gibi bir eylemim olmadı. Zaten kaldırım taşlarını kaldırmaya gücüm yetmezdi. Gazlı müdahele sırasında kaçmak isterken düştüm, üzerim ıslanmıştı. Yoldan geçen biri ıslandığım için bir ceket, gazdan korunmak için poşu vermişti" diye konuştu.
Otobüse binmek için Mahallebaşı semtini kullandığını söyleyen İmdat Candan ise otobüsün zamanında gelmemesi nedeniyle olaylara karıştığını iddia etti. Polisin sıktığı gaz bombası ve basınçlı sudan etkilendiğini anlatan Candan şu savunmayı yaptı:
"Makine Mühendisliği'nde öğrenciyim. Olayın geçtiği yerde bulunmamın sebebi daha ucuz olan kaçak sigara almak içindi. Ayrıca fakültede kullanacağım bazı malzemeleri almak için oraya gitmiştim. Benden önce ve benimle koşan kalabalık vardı. Onlardan düşen sapan ile gazdan etkilenmemek için yine yere düşen eşarp tarzında bir şeyi aldım. Üzerime gelen gaz ve suya karşı bir refleks halinde yanımdaki misketlerden bir kaç tane sapanla attım. Misketleri yine derste kullanmak için almıştım. Hocam depreme dayanıklı ev ile ilgili bir sunum istemişti. Ben de depreme dayanıklı bir evi maket üzerinde göstermek ve bu çalışmada kullanmak için misketleri almıştım."
Yaklaşık 20 yıldır Mahallebaşı semtinde arkadaşları ve dostlarını ziyaret ettiğini belirten Sedat Yıldız ise şiddete kişi olarak karşı olduğunu bildirdi. Yıldız, ne molotof atacak ne de molotof yapabilecek becerisi olmadığını öne sürdü.

FOTOĞRAFLI