IHA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 10, 2015 10:23
DR. BÜLENT KOÇ
Rinoplasti Merkezinden Op.Dr.Bülent
Koç, “Burun sırtının veya ucunun sağa-sola eğri olması yüzün bir tarafının daha geniş görünmesine neden olurken, burun ucunun düşük olması ise yüzümüze daha düz veya basık bir görüntü verebilir. Burun sırtının eğri veya kemerli olması aynı zamanda bir taraftaki gözde görme alanını arttırırken diğer gözde de görme alanımızı kısıtlayabilmektedir.” dedi.
Günümüzde modern estetik anlayışla artık ameliyat planlaması yaparken hastalarımızın yaşını, cinsiyetini, mesleğini hatta karakterini göz önüne alarak planlama yapıyoruz. Burnumuzun hem fonksiyonel hem de estetik açıdan güçlü bir organ olduğunu belirten Op.Dr.Bülent Koç, şöyle devam etti:
Yüzümüzün iki yarısı olmasının şüphesiz ki en önemli nedeni orta hattaki burnumuzun dikey pozisyondaki güçlü ve estetik duruşudur. Bazen hastalarımız ameliyat sonrası daha iyi görmeye başladıklarını söylerler, bunun nedeni de genelde her iki gözde görme açılarının eşitlenmesinden dolayıdır. Ayrıca göz bozukluklarında gözlük takma açısından burun sırtındaki kemik problemler ergonomik bir sıkıntı yaratabilmektedir. Burun eğrilikleri, kemerli görüntü ve burun ucu problemleri genellikle yüzdeki tüm ahengi ve estetik dengeyi bozan problemlerdir. Çoğu insan bundan dolayı kötü veya çirkin göründüklerini düşünür ve fotoğraflarda yer almamaya çalışırlar (özellikle yan profil resimlerde). Bu durum aynı zamanda bir öz güven sorunu oluşturur. Bu da, hem sosyal başarıyı hem de iş başarısını etkiler.
Yapılan çalışmalarda iyi görünümün kazandırdığı olumlu intiba , özgüven, iş başarısı, terfi alma ve sosyal başarıyı arttırdığı görülmüştür. Yıllarca fotoğraf çektirmemeye çalışmış hastalarımız oldu ve bu problem ameliyat sonrasında dramatik olarak düzeldi. Modern burun estetiği felsefesiyle burun ameliyatı tasarlanırken hastanın mesleği çok önem kazanmaktadır. Eskiden yalnızca tek çeşit ve aynı tipte kadın ve erkeğe, meslek ve karakterlerine dikkat edilmeden , "estetik oldum" görüntüsünde tek düze burunlar tasarlanmaktaydı. Tabi o zamanlar estetik anlayış ve teknikler zamanımızda ki gibi gelişmemişti. Son geldiğimiz noktada "modern estetik anlayış" ta kişiye özel burun tasarlanmaktadır. Artık kişinin kadın yada erkek olması, yaşı, mesleği , karakteri burun estetiği planlarken çok önemli bir yer tutmaktadır. Örneğin bir politikacı veya sosyal lider ile bir sahne sanatçısının burnu aynı şekilde tasarlanmamalıdır. Birinde daha güçlü durması gerekirken, diğerinde daha estetik ve havalı durabilir. Aynı şekilde bir erkeğe burun tasarlarken daha güçlü görünen ve burun sırtı daha düz olarak tasarlanmalıdır. Bayanlarda burun sırtı biraz kavisli ve burun ucu daha küçük ve kalkık olarak tasarlanabilir. Tabi modern burun estetiği aynı zamanda tasarladığınız buruna ulaşmak ve ameliyat sonrası hastanın sıkıntılarını minimal düzeye indirecek, işe dönüş sürecini kısaltacak modern ameliyat teknikleri ile mümkündür.
Son olarak ameliyat süreci ile ilgili bilgi veren Op.Dr.Bülent Koç, “Ameliyatta kullandığımız teknikler kişiye özel ve burun dokusunu minimal düzeyde travmatize edecek sistematik ve kendi içinde bir algoritması olan , bir heykeltraş gibi çok ince çalışılarak, koruyucu ve dokuyu zayıflatmadan ,mümkünse kemik yapısını kırmadan törpüleyerek düzeltilmesini sağlayan cerrahi işlemlerdir. Böylece uzun vadede sıkıntı yaratmayan her zaman sağlıklı bir şekilde kullanabildiğiniz, yüzünüzle estetik uyumluluk gösteren, sağlıklı bir burun yapısı oluşturulur. Kırma yöntemini günümüzde çok az kullanmaktayız ( çok eğri ve asimetrik burunlar dışında). Modern yöntemler sayesinde ( laser yardımlı ve power burr yardımlı yöntemler) daha az travma uygulanmaktadır. Böylece estetik beklentiler daha yüksek oranda karşılanabilmektedir. Hastalarımız 1 hafta içerisinde işlerine dönebilmekte, ameliyat sonrasını ağrısız, şişlik morluk gibi sıkıntıları uzamadan, burundan nefes alarak daha rahat bir şekilde atlatabilmektedirler.” dedi.