Güncelleme Tarihi:
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Edirne'deki Cuma namazının ardından esnaf ziyareti yaptı. Esnaf ziyareti sırasında trafiğe kapalı Saraçlar Caddesi'nde Cumhuriyet Halk Partisi'nin seçim standına da uğrayan Kacır, partililerle tokalaştı. Ziyaret sırasında Bakan Kacır'ı karşısında gören kadın bir partilinin seçim şarkısı söyleyerek dans etmesi dikkat çekti. CHP'li kadınlarla tokalaşan Bakan Kacır, daha sonra stanttan ayrıldı.
ÖĞRENCİLERLE BULUŞMA
Bakan Kacır esnaf ve vatandaş ziyaretlerinin ardından Trakya Üniversitesi'nce hazırlanan program kapsamında öğrencilerle buluştu. Bakan Kacır'a burada, uzaya ilk giden Türk astronot Alper Gezeravcı da eşlik etti. Öğrencilerin hazırladığı stantları da gezen Bakan Kacır, programdaki konuşmasında, Türkiye'nin milli teknoloji hamlesinin öncüsünün savunma sanayisi olduğunu söyledi. Kacır, "Biz havacılıkta başka neredeyse hiçbir ülkenin yapamayacağı ölçüde hızlı araştırma geliştirme projeleri gerçekleştiriyor ve neredeyse her yıl gökyüzüne Türk'ün yeni bir imzasını atıyoruz artık. Bayraktar TD2, Bayraktar TD3, Akıncı, Aksungur, Anka, Anka2, Anka3, Hürkuş, Hürjet, Gökbey, Atak, Atak2, Kızıl Elma, Kağan bunların hepsi sizler gibi gencecik Türk mühendislerinin, bilim insanlarının, teknisyenlerinin gökyüzüne attığı imza oldu. Demek ki, başarabiliyormuşuz dedik değil mi? Halbuki 20'nci yüzyılda biz bir havacılık ülkesi olamamıştık. 20'nci yüzyılda dünya iki cihan harbi yaşadı, binlerce uçak üretildi, binlerce helikopter üretildi, biz bunların neredeyse hiçbirinin üreticisi değildik. Olabilir miydik? Tabii ki olabilirdik. Biz Teknofest'i İstanbul'da, Atatürk Havalimanı'nda gerçekleştiriyoruz. Atatürk Havalimanı'nda bizden 60 yıl kadar önce yine Teknofest düzenlenmiş. O dönem Türkiye'yi milli havacılıkla geliştirmek üzere çaba gösteren Nuri Demirağ tarafından Atatürk Havalimanı'nda tıpkı bizim Teknofest'lerde yaptığımız gibi milli uçaklar geliştirsin, üretsin gençlerimiz mühendis, teknisyen olsunlar diye, milli uçakları uçuracak pilotlar yetişsin diye gök şenlikleri düzenlenmiş" dedi.
'KENDİ ROKET TEKNOLOJİMİZLE AY'A ERİŞMEYİ HEDEFLİYORUZ'
Türkiye'nin geçmişte benzer olaylarla havacılıkta akamete uğratıldığını söyleyen Bakan Kacır, şöyle konuştu:
"İşte böyle akamete uğratılmışlıklar tarihi olarak 2000'lere geldik aslında Türk havacılığında ama bir irade ortaya koyduktan sonra biz neye ihtiyacımız varsa kendi öz evlatlarımızın alın terine güvenerek bu ihtiyacı karşılayacağız ve Türkiye'yi milli havacılıkta şahlandıracağız dedikten sonra 2000'li yıllarda çok şükür dünyaya parmak ısırtacak başarı hikayeleri ortaya çıktı. Hedefimiz, hayalimiz, umudumuz inşallah önümüzdeki dönemde uzay alanında da havacılığa benzer bir başarı hikayesi ortaya çıkartmak. Bunu başarabilecek imkan ve kabiliyete sahibiz. Bunu başarabilecek birikimimiz ve tecrübemiz var. Uydularını kendileri üretebilen bir ülkeyiz. Görüntüleme uydularını son 20 yılda adım adım yerli ve milli üretmeyi başardık. En nihayetinde yüksek çözünürlüklü İmece görüntüleme uydusunu kendi mühendislerimizin eseri olarak ürettik ve hali hazırda İmece'den istifade ediyoruz. Şimdi önümüzdeki aylarda ilk milli haberleşme uydumuz Türksat 6-A'yı uzaya göndereceğiz. Böylelikle haberleşme uydularını kendi imkanlarıyla geliştirebilen 10 ülkeden birisi olacak Türkiye. Bütün bunlar uzay alanında muazzam tecrübeler ve kazanımlar getirdi Türkiye'ye. Her seferinde hedefi daha öteye koyuyoruz. İmece yaklaşık 600 kilometrede görev yapan, yaklaşık 600 kilogramlık bir görüntüleme uydusu. Türksat 6A 36 bin kilometrede görev yapan, 4 buçuk tonluk bir haberleşme uydusu. Şimdi milli uzay programıyla Ay'a erişmeyi hedefliyoruz. Çünkü bizim roket bilimcilerimiz var. Roket teknolojilerinde iddiamızı yükseltmek istiyoruz. Hibrit roket teknolojisinde Türkiye dünyada en ileri düzeyde çalışmalar yapan 4 ülkeden birisi. Kendi roket teknolojimizle inşallah bu sefer 380 bin kilometre ötedeki Ay'a erişmeyi hedefliyoruz. Bütün bunlar elbette bugünden yarına olmuyor. Adım adım, gayretle, emek vererek, çalışarak oluyor ama en çok da sağlam bir irade sayesinde mümkün oluyor."
'UZAYA ÇIKMAK BİREYSEL BAŞARININ ÇOK ÖTESİNDEYDİ'
Uzaya çıkan ilk Türk astronot Alper Gezeravcı ise Uluslararası Uzay İstasyonu'na gidinceye kadar yaşadığı süreci öğrencilerle paylaştı. Gezeravcı, "Üç haftanın sonunda evet herhangi bir tereddüt yaşamama artık gerek kalmayacak şekilde işin mental, fiziksel, psikolojik hazırlığını yapmış olarak sürece başvurdum. Çünkü süreç bir kişinin bir şeyi başarma noktasına odaklanmış bir süreç değildi. Koskoca bir ülkenin 100'üncü yıl dönümünde memleketinin gelecek nesillerine, sevgili kardeşlerimizin ufuklarına yönelik koyulmuş olan bir hedefti. Dolayısıyla bir bireysel başarının çok daha ötesindeydi" diye konuştu.
'ÖZGÜVENİNİZİ HER DAİM AYAKTA TUTUN'
Türkiye Cumhuriyeti'nin yıllardır dünyanın en zor jeopolitik lokasyonlarından bir tanesinde kuvvet ve sağlam iradesiyle ayakta kalmayı başarabilmiş dünyanın en köklü devletlerinden birisi olduğunu dile getiren Gezeravcı, "Bu köklü devletin sahip olduğu kuvvetin en sağlam dayanağı da sizlersiniz. Yani en genç yaş ortalamamız. Bu memleketin gelecekte başaracak olduğu işlerin altına imza atacak olanlar sizlersiniz. Girdiğiniz bütün işlerde hiçbir şekilde bünyenizde muhafaza ettiğiniz o potansiyel enerjinizden başarabileceğiniz işlerin ne derece büyük olduğundan zerre kadar şüpheniz olmasın. Tek eksikliğini hissettiğimiz, zaman zaman düştüğümüz hata; hakikaten sahip olduğumuz, fazlasıyla da hak ettiğimiz özgüvenden imtina etmemiz. Zerre kadar lütfen bünyenizde bulunan potansiyel gücünüzden şüphe etmeyin. Kendinizde olan özgüveninizi de her daim ayakta tutunuz" ifadelerini kullandı. (DHA)
Olgay GÜLER- Umut IŞIK/ EDİRNE, (DHA)