Edirne Kadın Dayanışması'ndan müftülere nikah yetkisine tepki

EDİRNE,(DHA)- EDİRNE Kadın Daşanışması, müftülere nikah kıyma yetkisi verilmesine tepki gösterip, "Birlik ve beraberliğimize tehlikeye düşürecek, bu tasarının kabul edilmesine asla izin vermeyeceğiz" dedi.

Edirne'de, Edirne Belediyesi, Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları, Cumhuriyet Kadınları Derneği Edirne Şubesi, Edirne Cemevi Kadın Kolları, Edirne Çocuk Hakları Derneği, Edirne Kent Konseyi Kadın Meclisi, EKAMEDER, Halkevci Kadınlar, KESK Kadın Komisyonu, Milliyetçi Hareket Partisi Kadın Kolları, Tüm Yerel-Sen Kadın Komisyonu, Türk Kadınlar Birliği, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Edirne Şubesi, Üniversiteli Kadın Kolektifi'nin oluşturduğu Edirne Kadın Dayanışması, müftülere resmi nikah kıyma yetkisi verilmesini tepki gösterdi. Dayınışmanın açıklamasında, şöyle denildi:

'Kadın Dayanışması' olarak, biz kadınları evlilik, miras, boşanma hakları gibi konularda güvencesi bırakacak, resmi nikâhı 'tercih' gibi gösterecek; Medeni Kanunu filen yok sayacak; Laiklik ilkesine aykırı olan yasa tasarına tepkimizi göstermek adına bir kez daha bir araya geldik.  Birlik ve beraberliğimize tehlikeye düşürecek, bu tasarının kabul edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Çünkü, Nüfus Hizmetleri Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılan tasarı kazanılmış haklarımızı kaybetmeye ve kadınların güvencesi olan Medeni Kanun'un fiilen kaldırılmasına yol açacaktır. Müftülükler aslında dini makamlardır. Yapılmak istenen değişiklik, laiklik ilkesine aykırıdır. Laiklik ilkesi yurttaşların bir arada yaşamasının, demokrasinin ve kadın haklarının güvencesidir. Evlendirme memuru olarak resmi nikah yetkisi verilmesi Laik Medeni Kanunu'ndan vazgeçilmesidir. İmamların nikah kıymasının önünün açılmak istenmesi, laikliğin içini boşaltma çabasıdır. Bu laik hukuk devletine karşı bir meydan okumadır. Tasarı çok yönlü Anayasa ihlaline, Medeni Kanunun Yok Sayılmasına ve Kadın ve Çocuk Haklarında geriye gidişe yol açacak niteliktedir. Tasarıda kadın hakları ihlallerine yol açacak kurallar da bulunmakta kadının soyadı ile getirilen düzenleme kadının kimlik sorununu kökleştirecek şekilde Anayasa ve Kadınlara Karşı her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesini ihlal etmektedir. Maalesef, tasarı çocuk ihlaline de yol açacak maddeler içermektedir. Sağlık personelinin takibi dışında doğan çocukların nüfus kaydına sözlü doğum bildirim üzerine kaydedilmesi, soybağı ve miras hukuku açısından sorunlara yol açacak, çocuk yaşta anneliği ve zorla evlendirmeleri kamu denetiminden mahrum bırakacaktır.İmamlara resmi nikâh kıyma yetkisi verilmesi, kadınlara yönelik cinsel taciz ve sömürünün süreklileştirilmesi demektir. İmamlara resmi nikah kıyma yetkisi verilmesi, Anayasa Mahkemesi'nin 2015 tarihli resmi nikâh zorunluluğunu kaldırma kararıyla birlikte, kadınların Medeni Kanun'la elde ettiği hakların ortadan kaldırılmasının; dini nikâhın fiilen zorunlu bir kural haline getirilmesinin de önünün açılmasıdır.  Bundan sonraki adımın Medeni Kanun'da elde edilen diğer hakların yok edilmesi olacağı çok açık. İmamlara resmi nikah kıyma yetkisi verilmesi bu ülkenin kadınlarına, kız ve erkek çocuklarına yönelik yeni bir tehdittir, kadın ve çocuk düşmanlığıdır."

Açıklamada, yasa tasarısının erken ve zorla evliliklerin, çocuk tacavüzlerininin, taciz ve istismarının ve imam nikahlarının meşrulaştırılması olduğu belirtilerek, " Evde doğum neticesi ve doğum sonrası gerekli sağlık hizmetlerini alamayacak binlerce kadın ve kız çocuğunun maruz kalacağı onlarca sağlık sorununun sebebidir. Bu yasa toplumsal barışı bozacak bir yasadır. Toplum, bu kez de nikah üzerinde ayrıştırılarak, birlik ve beraberliğimiz tehlikeye düşürülecektir. Örneğin, aileler arasında da 'dini nikah mı? olmalı, belediye nikahı mı? Olmalı' diye tartışmalar yaratacak ve ayrışmalara neden olacaktır. Diğer din mensuplarıyla da bir ayrım ortaya çıkacaktır. Örneğin, mezheplere göre dini nikahlar nasıl yapılacak gibi. Resmi nikahla birlikte dini merasimle de nikah yapılmasına hiç bir engel yokken, toplumda bir ayrışmaya neden olacak bu tasarısı neden? Bugüne kadar belediyelerin kıydığı resmi nikahlarda ne gibi zorluklar çekildi de; müftülüklere de bu hak getirilmek isteniyor?" denildi.

ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ
Açıklamanın son bölümünde ise şöyle denildi:

"Açık ve net; bu tasarı bizim kayımetimizdir. Bu tasarıyla kaybedecek ve mağdur edilecek tek bir kadın ya da kız çocuğumuz yok. Hepsi bu ülkenin en kıyameti varlığıdır.  Devlet; asla mağduru terk etmemeli, mağdurlara kıyamet yaşatmamalıdır. Kadınların ve çocukların hedef gösterildiği, yaşam tarzımıza yönelik olan bu tasarının yasallaşmasına asla izin vermeyeceğiz. Edirne Kadın Dayanışması olarak; inancınız, görüşünüz ne olursa olsun tüm kadınları birlik olmaya davet ediyoruz. El ele vererek, daha öncede kürtaj, istismar ve boşanma yasa tasarılarında  olduğu gibi bu  tasarının da yasalaşmasına  izin vermeyeceğiz. Geleceğimizi, haklarımızı, laikliği ve Medeni Kanunu asla teslim etmeyeceğiz. Gün yine birlik olma günüdür.  Gün yine sesimizi duyurma günüdür. Kendimiz için, kızlarımız için, demokrasi için bir kez daha el ele verme günüdür."