Güncelleme Tarihi:
Ali Can ZERAY/EDİRNE, (DHA)- TBMM Başkan Vekili ve CHP İstanbul Milletvekili M.Akif Hamzaçebi, 16 Nisan'da vatandaşın önüne iki seçenek konulduğunu belirterek, "Doğru seçenek parlamenter sistemdir, doğru seçenek demokrasidir, özgürlüklerdir" dedi.
Edirne'de partilileriyle bir araya gelen TBMM Başkan Vekili ve CHP İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi, 16 Nisan'da yapılacak anayasa referandumun Türkiye tarihi için önemli dönemeçlerden biri olduğunu söyledi. Hamzaçebi, "16 Nisan'da vatandaşın önüne iki seçenek konacaktır. Birinci seçenek demokrasi ve özgürlüklerdir. İkinci seçenek ise otoriter rejimdir, tek adam yönetimidir. Türkiye bu iki seçenekten birisini seçmeye zorlanıyor. Gerçekte böyle bir seçeneğe, böyle bir referanduma Türkiye'nin ihtiyacı yoktu. Türkiye 141 yıllık parlamenter sistem deneyimine sahip olan bir ülkedir. Parlamenter sistemde sorun yaşanırsa çözüm parlamenter sistemi değiştirmekte değil, bu sorunu parlamenter sistemin içinde çözmektedir. Vatandaşlarımıza bu bilgi verilmiyor. Parlamenter sistem bize dar geliyor deniyor. Bunun gerçekte hiçbir ilgisi yok. Almanya, Fransa hariç bütün Avrupa ülkeleri yıllardır parlamenter sistemle yönetiliyor. Dünyanın en gelişmiş ülkeleridir Avrupa ülkeleri ama hiç birisi parlamenter sistem bize dar geliyor demiyor. Doğru seçenek parlamenter sistemdir, doğru seçenek demokrasidir, özgürlüklerdir" dedi.
Hamzaçebi, yakın tarihten örnek vermek istediğini belirterek, 1 Mart 2003'te hükümetin Irak tezkeresini getirdiğini söyledi. Hamzaçebi, "Bu tezkereyle zamanın hükümeti Amerika Birleşmiş Devletleri, Irak'a karşı savaş açmak için izin istiyorlardı. Türkiye Büyük Millet Meclisi iki partiden oluşuyordu. Ak Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi. İki partili parlamentoda hayır oyları kazançlı çıktı. Evet oyları kazanamadı. Teskere kabul edilmedi ve TBMM tezkere izin vermediği için Türk Silahlı Kuvveti Irak'ta savaşın bir tarafı olmaktan kurtuldu. Bunun sonucunda Türkiye'nin önü açıldı. Adalet ve Kalkınma Partisi ve diğer tüm partilerin hayır oyu verilmesiyle büyük siyasi kazancı oldu. O tezkere görüşülürken milletvekilleri, siyasi parti mensubiyetleri bir kenara bırakıp bunu memleket meselesi olarak gördüler ve sağduyuyla hayır oyları galip çıktı. Şimdi de yapılması gereken budur. Bu bir memleket meselesidir. Siyasi parti meselesi değildir" dedi.
Referandum paketinde 18 maddenin bulunduğunu söyleyen Hamzaçebi, "Bu 18 maddenin içinde 2010 anayasa değişikliğinde olduğu gibi halka ya da gençlere sempatik gelecek maddeler konulmuştur. Bunlardan birisi 18 yaştır. Bir diğeri mahkemelerin tarafsız yönde karar vereceği hükümdür. Anayasalarda mahkemelere tarafsız demekle mahkemeler tarafsız olmaz. Bir ülkede mahkemelerdeki hakimleri ülkeyi yöneten kişi belirliyor ise o mahkeme tarafsız olamaz. Eğer bu paket halktan geçerse, yasalaşırsa, Edirne'de bir vatandaşımızın mahkemede dava açması halinde vatandaşın gideceği kişi Edirne'deki avukat değil, başkanın partinin mensubu olduğu il başkanıdır. Biz mahkemelerin başkanın mensubu olduğu il başkanlarının emrine girmesini istemiyoruz. Mahkemelerin bağımsız olmasını istiyoruz" dedi,
"TSK RENCİDE EDİLMEMELİ"
Bir gazetecinin Hürriyet Gazetesi'nin 'Karargah rahatsız' haberine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tepki gösterdiği ve CHP olarak düşüncesini sorması üzerine Hamzaçebi, şöyle dedi:
"Türk Silahlı Kuvvetleri hepimizin göz bebeğidir. Türk Silahlı Kuvvetleri de basınla haber yapma ihtiyacını duyabilir. Çeşitli konularda kamuoyunu aydınlatma konusunda bir takım bilgilerini görüşlerini kamuoyuyla paylaşabilir. Kamuoyuyla paylaşılan bu haberleri gazeteciler, kendi görüşleri çerçevesinde bir takım başlık ve manşetlerle kamuoyuna taşıyabilirler. Bunlar özgür gazeteciliğin gereğidir. Bir gazetenin manşetinden yola çıkarak bütün basını mahkum etmek son derece yanlıştır. TSK'yı kimse rencide etmemeli ama böyle bir niyetle yola çıkan haberciliği ben görmüş değilim. Şundan rahatsız olmak lazım. Türkiye'de aylardır gazeteciler tutuklu. 150'yi aşkın gazeteci Türkiye'de tutuklu bulunuyor. Cumhuriyet gazetesinin yazarları aylardır tutuklu ve haklarında bir iddianame bile düzenlenmiş değil. Oysa bugünkü anayasamıza göre herkes en kısa sürede tutukluğunun sona erdirilmesini istemek ve yargı önüne çıkmayı talep etme hakkına sahiptir. Bu konuda Türkiye'yi yönetenlerin titizlenmesi daha doğru olacaktır. Demokrasimizi daha ileriye taşıyacaktır. Ama böyle bir titizleşecek anlayışı görebilmekte değilim" dedi.
"KÜRDİSTAN BAYRAĞI REFENDUMA YÖNELİK MANEVRA"
Kürdistan bayrağının Ankara'da havalimanına asılmasıyla ilgili soru üzerine Hamzaçebi, "Hükümete bu konuyu götürüp sormak lazım. Bunu eleştiren muhalefet partilerine de bununla ilgili ciddi bir değerlendirme yapmak düşer. CHP'nin bu konuyla ilgili özel bir değerlendirmesi yoktur. Kuzey Kürdistan bir devlet değildir, bir özerk yapıdır. Bağımsızlığına kavuşmuş değildir. Öyle anlıyorum ki havaalanındaki gönlere çekilen bu bayrakla referanduma yönelik bir manevra yapılmak istenmektedir. Bu manevra milletimizin gözünden kaçmayacaktır" dedi.
FOTOĞRAFLI