Güncelleme Tarihi:
Canan ALTINTAŞ/DİYARBAKIR, (DHA)- BAŞBAKAN Yardımcısı Fikri Işık, Kuzey Irak'ta yarın yapılması planlanan referandumla ilgili yaptığı değerlendirmede, "Referandumun Kuzey Irak'a da, bölgemize de özellikle bizim coğrafyamıza da hiç bir fayda getirmeyeceği çok açık. Referandumun kısa vadede iç siyasi tartışmaların belki ötelenmesi açısından bir faydası olabilir. Kuzey Irak yönetimin ama bunun bölgeye ve bölge halkına hiç bir şekilde faydasının olmayacağını düşünüyoruz" dedi.
Partisinin merkez Yenişehir ilçe kongresine katılmak üzere Diyarbakır'a gelen Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Valiliği ziyaretinde açıklamalarda bulundu. Başbakan Yardımcısı olarak Diyarbakır'a ilk ziyareti olduğunu, Diyarbakır'ın hak ettiği refah düzeyine ulaşmasının hedefleri olduğunu söyleyen Başbakan Yardımcısı Işık, Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin yarın yapacağı bağımsızlık referandumu ile ilgili sorulan bir soruyu şöyle yanıtladı:
"Referandumun Kuzey Irak'a da, bölgemize de özellikle bizim coğrafyamıza da hiç bir fayda getirmeyeceği çok açık. Referandumun kısa vadede iç siyasi tartışmaların belki ötelenmesi açısından bir faydası olabilir. Kuzey Irak yönetimin ama bunun bölgeye ve bölge halkına hiç bir şekilde faydasının olmayacağını düşünüyoruz. Bakınız Bölgede yeni nifak tohumları ekme, bölgeyi yeni bir kan deryasına çevirmenin, başta Kuzey Irak halkı olarak hiç kimseye bir faydası yok. Bu çok açık ki bölge üzerinde oynana oyunların iyi niyetle de olsa, bu bölgeye taşınmasıdır. Burada; siz düşünün ki dünya da devletler birleşik, birleşik devletler olma noktasına doğru yürürken, birliktelikler artarken, bölgede daha fazla devletçikler oluşturmanın ne kadar büyük tenakus olduğunu hepimizin görmesi lazım. Bu referandumu açıkça destekleyen bir tek ülkenin İsrail'in olmasının da aslında başlı başına düşünülmesi gereken bir durum olduğunu özellikle Kuzey Irak yönetiminin düşünmesi lazım. Türkiye Kuzey Irak'ın dostudur, Kuzey Irak halkı bizim bin yıldır kader birliği yaptığımız bir halktır. Hem de Türkiye kara gün dostudur."
Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, son dönemde Irak'taki merkezi hükümet ile Kuzey Irak'taki bölgesel yönetimin arasındaki ipler kopma noktasına geldiğinde bölgenin açlık, yokluk ve yalnızlığa mahkum edildiği sırada Türkiye'nin devreye girdiğini anlattı. Işık, Türkiye'nin bu müdahalesi ile Kuzey Irak'ın 'Nefes alabildiğini', yaşama bağlanabildiğini, oradaki insanların mağduriyet yaşamamasını sağladığını vurgularken şöyle dedi:
"Dost acı söyler ama doğru söyler. Türkiye'de dosttur hem de kara gün dostudur. Bugün biz Türkiye olarak diyoruz ki bu referandumun başta Kuzey Irak halkına, bölge halkına ve özelliklede bizim coğrafyamıza hiç bir faydası yoktur. Bunun yerine var olan sorunları oturup konuşarak çözmek ve daha güçlü bir bölgenin, daha birleşik bir bölgenin, Irak'ın, Suriye'nin toprak bütünlüğü esasında daha güçlü bir coğrafyanın oluşmasında hepimiz katkı vermek durumundayız. Dünyanın bir tarafında birleşmeler teşkil edilirken, bir tarafında adeta parçalanmış yapılar, adeta un ufak edilmiş bölgeler oluşturmanın bizce bu bölgelere hiç bir faydası olmayacak. Biz Türkiye olarak diyoruz ki, henüz daha çok geç olmadan bu işten vazgeçin, bu işten vazgeçmek başta Kuzey Irak'ın halkına, Türkiye'ye, İran'a, Suriye'ye ve bütün coğrafyamıza hayır getirecek. Enerjimizi, gücümüzü halkımızın refahı için kullanmalıyız. Enerjimizi, gücümüzü daha fazla parçalanmak, daha fazla bölünmek ve bu bölgeyi daha fazla içinden çıkılmaz hale sokmak için kullanmamalıyız. Şunu unutmayın cehennemin taşları iyi niyet taşları ile örülür. Hiç kimse ben yanlış yapıyorum diye bir yola çıkmaz. Hiç kimse bu yolun sonu karanlıktır diye çıkmaz, ama tarih göstermiştir ki pek çok adım, sadece o adımları atan insanların içinde yaşadığı toplumları da bölgeyi de felakete sürüklemiştir. O açıdan yeni bir felakete sürüklenememek için bizim ülke olarak tavrımız bu referandumdan bir an önce vazgeçilmesi. Bununla ilgili temaslarımız, gayretlerimiz, çabalarımız her yönüyle sürüyor ve sürecek."
Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, olası referandum sonrası alınacakm tedbirler ile ilgili bir soru üzerine ise, "Türkiye bölgenin daha büyük bir kargaşaya girmemesi, bölge halkının daha fazla ızdırap çekmemesi için alınması gereken tüm tedbirleri çekinmeden alacaktır. Bunda kimsenin tereddüttü olmasın. Türkiye gereken tedbirleri almakta tereddüt etmez. Bunu herkesin bilmesi lazım. Ama bu alınacak tedbirlerin başta bölge halkı olmak üzere bütün coğrafyanın bütün bir felakete sürüklenmesini engellemek için alınacağının bilinmesi lazım" diye konuştu.
FOTOĞRAFLI