Güncelleme Tarihi:
Selim KAYA/ DİYARBAKIR, (DHA)- DİYARBAKIR, Şanlıurfa ve Mardin üçgeninde, bin 955 metre yüksekliğinde ve 288 kilometrekarelik alanda bulunan Karacadağ, her mevsim aynı bir güzelliğe sahip.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin en yüksek dağlarından biri olma özelliğini taşıyan Karacadağ'da her mevsim ayrı bir güzellik yaşanıyor. Kış mevsiminde bol yağış alan Karacadağ'daki kayak merkezi, sınır olduğu Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin ile bölgedeki vatandaşlara en güzel kış tatili geçirme imkanı sağlıyor. Kışın yağan kar, ilkbaharla birlikte eriyerek bereketli toprakları sulayarak yaşam kaynağı haline geliyor. Dereler, irili ufaklı göllere akarken, akış güzergahındaki ekili tarla ve canlı habitatına da can verirken, bu güzergahtaki özellikle pirinç tarlalarına da sıcak mevsimde can suyu oluyor. Karların erimeye başlamasıyla birlikte sonbahar mevsiminde, Doğu Anadolu yaylalarındaki göçerler, Karacadağ'ın verimli yaylalarına gelerek hayvanlarını burada otlatıyor. Yaşamları gibi ölümleri de göç yolunda olan göçerler, burada çadır kurarak, Karacadağ'ın verimli doğasından yararlanıyor. İlkbahar, yaz ve sonbahar mevsimlerinde göçerlerin akınına uğrayan Karacadağ'da, yılın 9 ayında 65 binin üzerinde küçükbaş hayvan bulunuyor. Bu sürülerden elde edilen sütler ise bölgedeki mandıralarda işletilip piyasaya süt, yoğurt, penir ve tereyağı gibi süt ürünleri olarak sürülüyor.
İlkbahar mevsiminin başlarında Karacadağ'ın zirvesine yerleşmeye başlayan Siverek'in İleri Köyü sakinlerinden Fatma Akalın, çadırda sürdürdükleri 9 aylık süre içerisinde Karacadağ'ın en güzel zamanlarını yaşadıklarını belirterek, "İlkbaharda karların erimesiyle beraber buralara geliyoruz. Sonbahar mevsimine kadar buradayız. Karacadağ'da bulunduğumuz süre içinde koyunlarımızı güdüyor, sütlerinden, yünlerinden faydalanıyor ve bu şekilde geçimimizi sağlıyoruz. Kış geldiği zaman da Şanlıurfa'nın Viranşehir İlçesi'ndeki düzlüklere gidiyoruz" dedi.
FOTOĞRAFLI