Diyarbakır'da FETÖ/PDY'den tutuklu generallerin yargılanmasına başlandı (3)

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Mayıs 26, 2017 23:08

Diyarbakır'da FETÖ/PDY'den tutuklu generallerin yargılanmasına başlandı (3)

Haberin Devamı

'EL BAB OPERASYONUNUN PLANINI BEN YAPTIM'
Duruşmanın ögleden sornaki oturumunda sanıklardan, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Yurtta Sulh Konseyi tarafından Sıkıyönetim Komutan Yardımcısı olarak atanan eski 16'ncı Mekanize Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey'in savunması alındı. Savunmasında 15 Temmuz günü Antalya'da tatilde olduğunu belirten Beyribey, şöyle konuştu:
"Bu hainleri lanetliyorum. Darbecilerin benim izinde olmadığımı bilmemeleri mümkün değil. Ben darbecilerin içinde olsam, bana izin vermezdiler. Benim onlarla hiçbir ilişkim olmamıştır. 15 Temmuz görüntülerini televizyonda gördüm ve muhtemel bir IŞİD saldırısı olabileceğini düşündüm. Sıkıyönetim direktifi telefonla bana iletildiğinde, bu görevlendirmenin karşısında durdum. Tugayımdan tek bir çöp çıkmasına izin vermedim. Darbe teşebbüsünün kanunsuz olduğunu anladım ve uygulanmaması talimatı verdim. Devletimin ve milletimin yanında yer aldım. Darbeci veya FETÖ'cü olsaydım, beni göreve çağırırlardı. Darbe girişimi başarılı olsaydı, darbecilerin yanında yer almadığım için cezalandırılacaktım. Ben El Bab operasyonu için Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından özel görevlendirildim. Kilis'e gidip Zekai Aksakallı ile görüştüm. El Bab operasyonu planını benim yapmamı istediler. Planı yaptık ve uyguladık. Ben darbeye karşı durduğum saatte henüz Cuhurbaşkanı'nın mesajı yayımlanmamıştı. Buna rağmen geri adım atmadım. Ben dakikalar içinde emir verdim. Eğer her yerde bu yapılsaydı, darbeciler bu kadar cesaretli davranamazdı. Birileri darbeye katılmayan kişileri işin içine çekmek için tuzak kurdu. Silahlı İHA olarak bilinen Bayraktar'ın ilk testi bizim tugayımızda yapıldı. Ben bunun için büyük bir risk aldım. Tugay arazisi emniyetli olmamasına rağmen uygun görüş bildirdim. Belki cephaneliğimize isabet etse patlayacaktı. Risk alarak Devegeçidi Barajı'ndan kışlaya atış yapılmasına izin verdim. Çünkü terörle mücadelede önemli bir durumdu. Ben bilgisayarıma FETÖ ile ilgili bir video yüklemedim. Bilgisayarımda IŞİD ile ilgili de çok sayıda video izledim. Çünkü ben Fırat Kalkanı harekatını planladım."
TÜMGENEREL ÇİTİL: KOLORDU KOMUTANIM EMRE UYMAYACAĞIMIZI SÖYLEDİ
Duruşmada daha sonra Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Musa Çitil tanık olarak dinlendi. Darbe teşebbüsünün olduğu gece Silvan İlçesi'nde operasyonda olduğunu belirten Tümgeneral Çitil, "Sıkıyönetim mesajının geldiği bana bildirildiği anda komutanımı ve sıralı komutanları aradım. Kolordu Komutanımı ilk aradığımda mesajın içeriğinin suç olduğunu, bu emrin kanunsuz olduğunu, benim ve birliğimin bu emre uymayacağını söyledim. Komutanım da içeriğin yasadışı olduğunu düşündüğünü, sıralı amirleri bilgilendirerek emre uymayacağımızı söyledi. Bu konuda emir verdi. Bir gün sonra operasyonu bitirip, bizi geri çekti. Konuşmamızda bu emre uyan olursa, teröristle mücadele eder gibi mücadele edeceğimi söyledim. Kolordu Komutanı personelin dışarı çıkmaması konusunda talimat verdi" dedi.
'İBRAHİM YILMAZ KANUNSUZ EMRE UYULMAYACAĞI KONUSUNDA EMİR VERDİ'
Darbe soruşturması kapsamında tutuklanan Şanlıurfa 20'nci Mekanize Piyade Tugayı eski Komutanı Tuğgeneral Metin Alpcan da duruşmada tanık olarak dinlendi. Cezaevinden SEGBİS sistemi ile tanık ifadesi alınan Tuğgeneral Alpcan, "İbrahim Yılmaz komutanımız kesinlikle kanunsuz emre uyulmayacağını söyledi. Araç ve personel çıkışı olmayacağını, birliğime sahip çıkmamı emretti. Birliğimde darbecilerin olabileceğini, bu nedenle güvenliğimi sağlamamı istedi. İbrahim Yılmaz, doğrudan kanunsuz darbe girişimine uyulmayacağına dair emir verdi" diye konuştu.
ALBAY KÖSE: KOMUTANLARIMIZIN NET TAVRI ETKİLİ OLDU
Duruşmada ifadesi alınan 16'ncı Mekanize Piyade Tugay Komutanı Albay Ahmet Köse ise "Sıkıyönetim direktifi geldiğinde doğrudan komutanım Savaş Beyribey'i aradım. Komutanım hemen tugaya gitmemi ve dışarıya çöp bile çıkmamasını söyledi. Kolordu Komutanı kesinlikle böyle bir harekette olunmayacağını, aksi davrananların yakalanmasını istedi. Biz hendek olaylarına müdahale ederken, bin 150 kişilik bir telegram grubu kurmuştuk. Savaş Beyribey oradan da net bir şekilde emir yayınladı. Kolordu Komutanı ve Tugay Komutanımdan aldığım net emirler, tedbir almamızı sağladı. Komutanların darbeye karşı duran tavrı, karar sürecinde çok etkili oldu" dedi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Korgeneral İbrahim Yılmaz'ın emir subayı Binbaşı Fevzi Öztürk ise "Komutan beni çağırarak 'Net bir şekilde soruyorum; bu hain şerefsizlerle ilgin var mı? Eğer sonra ortaya çıkarsa ya sen bana sıkarsın, ya ben sana sıkarım' dedi. Ben de emrinde olduğumu söyledim. Olay gecesi çok yoğun telefon trafiği yaşandı. Birliklere hakim olunması, kışlalardan giriş-çıkış olmaması konusunda emirler verdi. Bir yandan darbeci olması muhtemel kişilerin isimlerini tespit ediyordu. Komutanımız darbe yanlısı bir emir vermedi. Harekat Merkezinde herkese "Emrimde misiniz?" diye soruyordu. Kobra helikopter pilotunu bile odada oturtup, bir yere gitmesine izin vermedi" şeklinde konuştu.
ALBAY EROĞLU: KOMUTANIMIZ AÇIKÇA DARBEYE KARŞI DURDU
Diyarbakır Merkez Komutanı Albay Veysel Eroğlu ise ifadesinde, "Adliyeden çıktıktan sonra 8'inci Ana Jet Üssü'ne gidip gözaltı yaptık. Komutanımız o gece şaşkınlık içindeydi. Birlik hareketi olmaması için emir verdi. Ben de lojman çıkışlarını kapattım. Komutanımızın tamamen darbeye karşı durduğunu ve bize bu konuda emir verdiğini hatırlıyorum. Tamamen darbeye karşı emir verdi. Komutanımızın açıkça darbeye karşı durduğunu gördüm" dedi.
KORGENERAL YILMAZ'IN AVUKATLIĞINI, KIZI YAPTI
Daha sonra görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Duruşmada İbrahim Yılmaz'ın avukatlığını yapan kızı Nazlı Yılmaz ise müvekkilinin darbe girişimi sırasında evde olduğunu belirterek, "Darbeye katılan bir korgeneralin teşübbüsün başladığı saatte evde olması mantıklı değil. Darbe girişimini evde öğrenmiştir ve adliyeyi kuşatması söz konusu değildir.Çok önemli görevde olan müvekkilim kendini derdest ettirmediği için mi burada yargılanmaktadır. Müvekkilim canıyla, başıyla darbeye karşı mücadele etmiştir. 15 Temmuz gecesi tüm mülki erkanla irtibatta olmuştur. Vatansever, onurlu, kahraman bir subayın 10 aydır tek kişlik hücrede tutuklu olmasını kabullenemiyoruz" dedi.
TUTUKLUK HALLERİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ
12 saatlik duruşmanın ardından kısa bir ara veren mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!