Güncelleme Tarihi:
Felat BOZARSLAN/ DİYARBAKIR, (DHA) - DARBE girişimi soruşturması kapsamında Diyarbakır'da dün serbest bırakılan 16'ncı Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey savcılığın itirazı üzerine bugün tutuklandı. Gözaltına alınan 10 askeri hakim ve savcıdan da 9'u tutuklandı. Darbe girişimi gecesi 8'inci Ana Jet Üssü'nde nöbetçi amiri olan Yüzbaşısı Alper Sezek, Konya'dan gelen mesajın ardından üstten 6 F-16 savaş uçağının havalandığını söyledi.
15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında Diyarbakır'da gözaltına alınan 10 askeri hakim ve savcı, emniyetteki sorgularının tamamlanmasının ardından, bugün alınan sağlık raporundan sonra Diyarbakır Adliyesi'ne çıkarıldı. Savcılıkta ifadeleri alınan askeri hakimler Yakup Öz, Namık Akpınar, Numan Biber, Celal Topci, Şerafettin Aydemir; askeri savcılar Regaip Ciba, Fatih Yıldızlı, Metin Ünal, Hamit Erdem Şahan ve Onur Emir tutuklanma talebiyle 1'inci Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. Sabah saatlerinde başlayan devam eden yargılama sonucunda, Onur Emir dışındaki 9 askeri hakim ve savcı tutuklandı.
DARBE ANINDA EVDE OKEY OYNUYORDUM
Tutuklananlardan Askeri Hakim Numan Biber, ilk darbe olduğunu duyduğunda darbecilerin bankalara el koyacağını işittiğini, bu nedenle hemen bankamatikten para çektiğini ifade ederek, "Şu anda darbecilerden kaçmak için para çekmiş bir darbeci olarak buradayım. İsmim sıkıyönetim mahkemesi listesine haberim olmadan yazılmış. Sıkıyönetim halinde zaten görev yapmam yasa gereğidir. Nasıl okey oynanarak darbe yapılır anlamıyorum. Çünkü darbe anında evde okey oynuyordum. Listelerde 7'nci Kolordu Komutanı, sıkıyönetim komutanı olarak belirtilmiştir. Komutanlığımız, darbe girişimi içerisinde olmadan biz nasıl olabiliriz?" diye konuştu.
"KAYIP 6 JET VE 2 HELİKOPTER İÇİN SORUŞTURMA BAŞLATMAMI İSTEDİLER"
Soruşturma kapsamında serbest bırakılan askeri savcı Onur Emür ise, 2006 yılından beri Diyarbakır'da görev yaptığını, olay gecesi Kolordu Adli müşavirinin kendisini arayarak 7'nci Kolordu Komutanı'na hukuki yardımda bulunmasını istemesi üzerine Kolorduya gittiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Kolorduya gittim. Komutanın mesajını bana okuttular. Kolordunun yetki alanı olan Hakkari'den Şanlıurfa'ya kadar ve Diyarbakır dahil bütün bölgedeki valiliklere ve askeri birliklere dışarı çıkılmaması, kışlayı terk etmemesi şeklinde emir mesajı yayınlanacağı söylendi. Ben de uygundur dedim. Sonrasında kayıp 6 adet jet ve 2 helikopter için soruşturma başlatılmasını ve arama yapılmasını istediler. Bununla ilgili hava hakimi ile acil görüştüm. 2'nci Taktik Komutanı ile görüşüp bana döneceğini söyledi. Paşanın başka bir birlikten kendi birliklerine gelip arama yapılmasına sıcak bakmadığını söyledi. Sonra durumu Kolordu Komutanımıza bildirdim. Komutanla birlikte Cumhuriyet Başsavcılığı'na gelip, başsavcı ile görüştük. Başsavcı Kolordu Komutanımıza, gözaltı listesinde kendisinin de olduğunu, ancak televizyonda yapmış olduğu açıklama ve tüm birliklere çekilen mesajlar nedeniyle gözaltına alınmadığını söyledi. Ve askeri birliklerdeki gözaltılarla ilgili yardım istedi. Sonra Kolorduya döndük, gözaltılar başladı.
KOLORDU KOMUTANIMIZ BAŞBAKANLA GÖRÜŞTÜ
Bu arada Ankara'dan uçak talebi geldi. Kolordu Komutanımız Başbakan ile görüşerek, 'Gözaltılar konusunda ısrarcı mısınız?' diye sordu. Ayrıca Başsavcı bey de Adalet Bakanı ile görüştü. Adalet Bakanı, gözaltılar konusunda ısrarcı olduklarını söyleyince, biz de o zaman herhangi bir uçak talebine karşı subay ve pilotların havaalanında kalması yönünde bir taktik geliştirerek gözaltıları yaptık.
SAVCIYA BİZİ DE Mİ GÖZALTINA ALACAKSINIZ DEDİM
Bu arada Adana ve Mersin'de askeri hakim ve savcıların gözaltına alınacağını duyduk. Bu sırada yanımda bulunan sivil savcıya, 'Yoksa bizi de mi gözaltına alacaksınız?' diye sordum, o da, 'yok' dedi. Sonra listeye bakmaya gitti. Döndüğünde, 'siz de gözaltındasınız' dedi. Ben kesinlikle darbe girişiminde bulunmadım. Herhangi bir cemaate üye değilim, tüm cemaatlere karşıyım. Benim ailem Atatürkçü bir ailedir. Darbe teşebüsünün engellenmesi için Kolordu komutanımızla birlikte elimden geleni yaptım. Bundan sonra da askeri savcılık yapacağımı zannetmiyorum. 2 sene sonra tekrar böyle bir suçlama ile suçlanmayacağımı bilemem."
KONYA'DAN MESAJ GELDİKTEN SONRA 6 F-16 KALKTI
Savcıya ifade veren 8'inci Ana Jet Üs Komutanlığı İstihkam Yüzbaşısı Alper Sezek de, olay günü üs nöbetçi amiri olduğunu, saat 18.00'de emniyetten nizamiyeye bir mesaj bırakıldığını, bu zarfı derhal Harekat Komutanı Kurmay Albay Edip Özkan Akgülay'a teslim ettiğini belirterek, "Gelen mesaj terör mesajı olarak bildirilmişti. Komutanımız mesajı istihbarat üsteğmen Veysi Göndüz'e teslim etmemi söyledi. Ve ben de teslim ettim. Saat 21.30 sularında muhabere elektronik bilgi sistemi üzerinden tarafıma 1. Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezinden üste geçici görev yapan ve Konya'dan gelmiş 135. Filoya iletilmesi gereken bir mesaj geldi. Mesajın içeriğini bilmiyorum. Saat 22.00 sıralarında 6 tane F 16 savaş uçağı kalktı. Hemen sonrasında 7'nci Kolordu Komutanlığı nöbetçi amirliğinin bana ulaşmaya çalıştığı bilgisi geldi. Telefonla aradığımda bir Yarbay birliğimize bombalı araç saldırısı yapılabileceği bu sebeple nizamiye giriş çıkışlara kapatılması söylendi. Hemen nizamiyeyi kapatıp kırmızı alarma geçtik. Bu sırada İstanbul ve Ankara'daki gelişmeleri öğrendik. Destek Grup Komutanı, askerler arasında taşkınlık yaşanmaması için önlem almamı istedi. Bu sırada Yurtta Sulh Konseyi ile ilgili bir şey duymadım. Darbe girişimine iştirak etmem yönünde bir emir talimat almadım. Kırmızı alarm durumu terör saldırısı sebebiyle gerçekleşmişti. Bu durumlar son dönemlerde sık yaşanıyordu. Bu sebeple rutin olduğunu düşündüm. Üssün nizamiyesini kapatmam ve orada bulunan 135. Filoyu harekete geçirmem bana verilen talimatlar gereğidir. 135. Filonun Konya'daki komutanları ile irtibatta olup olmadıklarını bilmiyorum. Bu gelişmelerden sonra saat 23.45 te Genelkurmay ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan acil iki mesaj geldi. Mesajlarda isim belirtmeden Hava Kuvvetleri Komutanı'nın emrinden çıkılmaması ve Sıkıyönetim Komutanlarının isim listesi yazıyordu. Bunları hemen harekat komutanına bildirdim. Mesajların rutin dışı anormal olduğunu fark ettim. Ancak, harekat komutanının, talimatı üzerine tüm ana birlik komutanlarına ilettim. Emrin kanunsuz olup olmadığını değerlendirmedim. Saat 02.45 sıralarında Kolordu nöbetçi amirliğinden mesajlara uyulmaması yönünde talimat geldi. 5 dakika sonra birliğimizin elektrikleri kesildi. Sabah yaptığım araştırmada elektriklerin Ankara'da Enerji Bakanlığı'ndan kesildiğini öğrendim. Darbe girişiminden önce birliğimizde şüpheli bir durum veya gizli bir toplantıya rastlamadım. Ben ve ailemden kimse FETÖ yapılanmasına bağlı bir dersane veya kursa gitmedik."
TUGAY KOMUTANI TUTUKLANDI
Dün serbest bırakılan 16'ncı Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey savcılığın itirazı üzerine, yeriden gözaltına alındı. Tuğgeneral beyribey, sevkedildiği mahkemece tutuklanarak cezaevine konuldu.