Güncelleme Tarihi:
DİYARBAKIR/MARDİN (AA) - Mardin ve Diyarbakır'daki bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonların sürdüğü Sur ilçesine yürüyüş çağrısına tepki gösterdi.
Selahattin Demirtaş'ın, önceki gün terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonların ve sokağa çıkma yasağı uygulamasının sürdüğü Sur ilçesine doğru vatandaşlara yürüyüş yapmaları yönündeki çağrısı, sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere kentteki vatandaşları tedirgin etti.
Dicle Fırat Diyalog Grubu Başkanı Muhittin Batmanlı, 6-8 Ekim olaylarında da Demirtaş'ın benzeri bir çağrıda bulunduğunu söyledi.
Demirtaş'ın çağrısının Kürtlere zarar vereceğini ve bunun bir provokasyon olduğunu belirten Batmanlı, şöyle konuştu:
"Kürt sorunun çözümü iyi bir aşamaya gelmişti. Şiddet nedeniyle on binlerce insanımız mağdur oldu. Sur, Cizre'de tarihimizi yok etmek, Kürtleri dindarlıktan uzaklaştırmak istiyorlar. Bu olayların bitmesi için parlamentoda hükümetle görüşsünler. Parlamentoda demokratik bir şekilde haklar savunulsun. Silahla, bombayla ve molotofkokteyli ile hiçbir zaman Kürt sorunu çözülmez. Olaylar çıkarsa bunun sebebi Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'dır. Bir tek Kürt'ün bile başı ağrırsa, yaralanırsa, ölürse Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacağım. Dua ediyoruz ki ölümler olmasın. 6-8 Ekim olaylarının bir daha bu coğrafyada yaşanmamasını diliyorum."
- "Bu tür çağrılar halkın mağduriyetini arttırır"
Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş ise Diyarbakır'da son zamanlardaki terör olayları nedeniyle halkın gergin olduğunu, Demirtaş'ın yaptığı çağrının da halkı daha çok mağdur edeceğini bildirdi.
"Şehrin ekonomik, sosyal ve psikolojik boyutunu düşünmeden direk halkı sokağa çağırarak can ve mal güvenliğini tehlikeye sokan bu tür açıklamalar tasvip edilemez" diyen Memiş, şunları kaydetti:
"Hukuk çerçevesinde tepkilerin dile getirilmesi gerekirken sokakları yakıp yıkma anlayışı kabul edilebilir değildir. Kimsenin Diyarbakır'a zarar verme hakkı yoktur. Hükümet, çözüm sürecinde bahar havasını sağlarken terör örgütünün bunu suistimal edip halkın canına ve malına kast edici davranışlarda bulunmasına vatandaşlar tepki gösteriyor. Bu çağrılar da bu nedenle karşılık bulmuyor. Halk, örgütün ve siyasi partilerin çağrılarına çok ciddi şekilde katılım sağlamıyor. Terör saldırıları nedeniyle insanlar evinden ayrı göçebe hayat yaşıyor. Bu tür çağrılar halkın mağduriyetini artırır. Bu çağrılara karşı sağduyunun hakim olması gerekir."
- "Toplumu zorla kendilerine tabi kılma çabasındalar"
Özgür-Der Diyarbakır Şube Başkan Yardımcısı Süleyman Nazlıcan da Demirtaş'ın açıklamasının sorunun çözümüne katkı sunmayacağını söyledi.
"Çağrı, Kürt halkının sorunlarını daha da çetrefilli hale getirecek çünkü ortam kışkırtılarak hiçbir şekilde çözüm sağlanamayacak" diyen Nazlıcan, şöyle konuştu:
"Sur'da halkın mağduriyetine yönelik çabası olmayan bu kesimin halkın mağduriyetini arttırma çabasında olduğunu görüyoruz. Durup dururken çözüm sürecini akamete uğratıp çukur siyasetiyle iç kargaşaya sebebiyet vermek akıl karı bir iş değildir. Yapılan çağrı, provokatiftir, halkın sağduyusu onların bu isteğini yerine getirmeyecek. Halkı sadece bir merkeze toplayıp kendilerince siyasetlerine destekçi kılma çabası içerisindeler. Oysa ki toplum onlar gibi düşünmeyebilir. Toplumu zorla kendilerine tabi kılma çabasındalar. Bu da toplumu her yönden olumsuz etkiliyor."
- "Aziz milletimiz bunlara kulak asmamalı"
Mardin'in Artuklu ilçesindeki Karayolları Parkı'nda bir araya gelen aralarında Türkiye Kamu-Sen, Türk Eğitim-Sen ve Türk Haber-Sen temsilcilerinin de yer aldığı grup basın açıklaması yaptı.
Grup adına konuşan Türk Haber-Sen Mardin İl Temsilcisi Şeyhmus Kanat, terör destekçilerinin ısrarla insanları sokak eylemlerine yönlendirici açıklamalar yaptığını anımsatarak, "Daha fazla kanın akması, daha fazla canın yanması için insanlara ölüm çağrısı yapıyorlar" dedi.
Terör örgütü PKK'nın bölge insanına büyük mağduriyet yaşattığını dile getiren Kanat, şöyle konuştu:
"Ölüm tüccarları, hala daha fazla insanımız hayatından olur da bunu nasıl propaganda malzemesi yaparızın derdindeler. Aziz milletimiz bunlara kulak asmamalı, bu çağrıların sahiplerine gereken dersi vermeli ve bunların planlarına alet olmamalıdır. Yıllardır ülkemizin başına bela olmuş terör örgütü eylemlerini şehir merkezine taşımış, güvenlik kaygısı ülkemizin tümünde yaşanır hale gelmiştir. Bu şer odaklarının inadına milletimiz daha dik durmalı, birliği ve beraberliği daha güçlü tutarak devletimizin yanında saf tutmalıdır. Bu şer odaklarının planlarına hizmet edenler ve gaflet içinde olanlar bu hatadan derhal vazgeçmeli. Terör örgütünün ağına düşen kandırılmışlar, Türk adaletine teslim olmalıdırlar. Yüreğimiz yanıyor, kan ağlıyoruz. Bu vatan hepimizin, bu vatan için biz de polis ve askerimizin yanındayız."