Yeni modelin merkezi olmak için adayız

Koronavirüs salgınından dolayı son dönemde sosyal ve toplumsal yönleriyle olduğu kadar ekonomik açıdan da önemli bir sınavdan geçildiğini anımsatan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, bunun küresel ölçekte son 100 yılın en büyük krizine işaret ettiğini kaydetti. Kamudan reel kesime, çalışma hayatının tüm aktörlerini derinden etkileyecek bir dönemin kapılarının aralandığını ifade eden Burkay, “Böylesine zor bir dönemde hükümetin gerek uyguladığı sağlık stratejileri, gerek çalışma hayatının tüm aktörlerine temas eden destek paketleriyle Türkiye, pozitif ayrışan ülkeler arasında yer aldı” diye konuştu. 

YÜKSEK TEKNOLOJİLİ MERKEZ

Dünya ile entegrasyonda kaldıraç etkisine sahip olan ve iç pazardaki daralmanın panzehiri olarak ekonominin en güçlü destek mekanizması haline gelen ihracatın da olumsuz etkilendiğini vurgulayan Burkay, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye ve Bursa’da da geçici olduğuna inandıkları bir kan kaybı yaşandığını söyledi. Otomotiv endüstrisi başta olmak üzere neredeyse tüm sektörlerde Mart ayından itibaren önemli düşüşler görüldüğünü anımsatan Burkay, “Otomotiv endüstrisi ihracatındaki düşüş, sektör çeşitliliğini sağlamak adına yaptığımız çalışmaları daha da anlamlı hale getirirken, merkezinde Bursa’nın bulunduğu Marmara Havzası’nın mekansal planlama ile yüksek teknolojili üretim ve ihracat merkezi olması gerektiğini bir kez daha ortaya koydu” dedi.

187 ÜLKEYE SUNMA BAŞARISI

Pandemi ile mücadele döneminde üretim ve hizmet kapasitesini muhafaza edip, istihdamı korumanın temel öncelikleri olduğunu belirten Burkay, salgının Türkiye’de görüldüğü ilk günden itibaren kriz masası oluşturduklarını hatırlattı. Başta ihracatçılar olmak üzere ticaret zincirinin tüm aktörleriyle yakın temas içinde bulunduklarını söyleyen Burkay, destek mekanizmalarını harekete geçirdiklerini kaydetti. Kentin ürettiği mal ve hizmeti dünyanın 187 ülkesine sunma başarısına sahip olduğuna dikkat çeken Burkay, “Bursa, yerli ve milli üretim yeteneğiyle birlikte yeni ekonomi modelinin ihtiyaç duyduğu en önemli yatırım, üretim ve ihracat merkezi olmaya adaydır” şeklinde konuştu.

DİJİTAL EKONOMİYE GEÇİŞ

Globalleşmenin sorgulandığı bu dönemde dijital ekonomiye geçişin de hız kazandığının altını çizen Burkay, “E-ticaretin, e-ihracatın bugüne kadarki en yüksek seviyelere çıkmasını beklediğimiz yeni dönemde firmalarımızın ticaretini dijital teknolojinin de desteğiyle yeni bir boyuta taşımayı hedefliyoruz. Covid-19 salgının yayılmasının engellenmesi için getirilen seyahat kısıtlamaları nedeniyle önemi daha da artan sanal fuarlara ilişkin hazırlıklarımıza başladık. Diğer taraftan kent ekonomisinde 2013 yılından itibaren gerçekleştirdiğimiz çalışmaların ardından ortaya çıkan TEKNOSAB, KOBİ OSB, Model Fabrika, GUHEM ve BUTEKOM gibi projeler, pandemi sonrası üretim ve ticaret zincirinde Bursa’yı avantajlı bir konuma taşıyacaktır” diye konuştu.

YENİ NORMALİN LİDERİ

Gelecek dönem ile ilgili değerlendirmede de bulunan Burkay, “Fırsatları da içinde barındıran bu yeni dönemde gerek Bursa, gerekse de Türkiye, tedarik zinciri, dirençli ekonomisi, sağlık altyapısı ve kriz yönetebilme becerisiyle yeni normalin lider ülkeleri arasında yer alma ihtimali en yüksek adayları arasındadır” dedi.