Güncelleme Tarihi:
Enver Fatih TIKIR-Berktuğ ÖNCÜ/BURSA, (DHA) - BURSA'da yaşayan Şahin Gençal (70), 20 yıldır Uludağ yolundaki hayvanları yüzlerce kiloluk et ile kedi ve köpek mamalarıyla besliyor. Dağ yolundaki hayvanlar Gençal gelince, ormanlık alandan yola doğru koşuyor.
Bursa'da oturan ve yeminli mali müşavirlik yapan Şahin Gençal, 20 yıldır, haftanın 3 günü Uludağ yolundaki sokak hayvanlara yiyecek götürüyor. Şehir merkezindeki çeşitli yerlerden ortalama 150 kilogramlık tavuk ürünü, 10 kilogram ciğer, 150 ekmek ve yağış olmayan günler için bir miktar kuru mama alan Gençal, aracına yüklediği yiyeceklerle Uludağ'a çıkıyor. Yolun başından itibaren gördüğü her hayvan için duran Gençal; kedileri ciğer, köpekleri ise tavuk ile besliyor. Yağış olmayan günlerde, belirli noktalara kuru mama koyan Gençal, kuşlar için ise ormanlık alana ekmek bırakıyor. Gençal, ayrıca yakın zamanda doğum yapan hayvanlar ile hasta ve yaralı olanlara özel ilgi gösteriyor. Çocukluğundan beri tabiat ve hayvan sevgisi taşıdığını belirten Gençal, "Şu anda, kış şartlarında 100 civarında köpek var. 4 çeşit yiyecek ile geliyorum. Aç olan bütün hayvanlar için her seferinde 150 ekmek, 150 kilo kadar et ve kuru mama gibi ürünler ile geliyorum" dedi.
MOTOR SESİNİ DUYUNCA KOŞUYORLAR
Hayvanların, aracının motor sesini duyunca ormanlık alandan yola doğru koşmaya başladığını anlatan Gençal, "Beni nasıl gördüklerini, onların dünyasından bilemiyorum; ama bizim bakış açımızda düşünürsek baba gibi anne gibi görüyorlar. Çünkü ben, onlar ile birebir ilişki kurabiliyorum. Göz göze geldiğim zaman onların beni ne kadar sevdiklerini çok iyi görüyorum. Bunu yapmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum, tabiatın içindeyim" diye konuştu.
'HAYVAN SEVMEYEN, İNSAN SEVEMEZ'
Hayvan sevgisi kazanmakla birçok duygunun da geliştiğini dile getiren Şahin Gençal, şunları söyledi:
"İnsanlar, günlük hayatlarındaki stresten kurtulmak için bu tarz şeyler yapmalılar. Buradaki sevgi, mutlaka insana taşınacaktır. Hayvanı sevmeyen, doğayı sevmeyen, insan sevemez. Bu şekilde hayvanların dağ yolunda bırakılmış olmaları, çok hüzün verici bir durum. Onların bir can taşıdığını, üşüdüğünü, acıktığını, anne olduğunu, duygular taşıdıklarını unutmamak gerekir. Belediyelerin, devletin, buna acil olarak el atması gerekiyor. Bu canlıları eksi 15 derece ulaşan sıcaklıklarda, burada bırakmamak gerekiyor. Çok küçük yavrular var ve bunların yaşama şansı neredeyse hiç."
Avcılık yapılmasına olumsuz baktığını da belirten Gençal, "Avcılar, zevklerini ve tabiat tutkularını başka bir yerde yapsınlar. Hiçbir hayvanı avlamasınlar, canına kıymasınlar. Avcılığın bir spor olduğunu düşünmüyorum" dedi.
FOTOĞRAFLI