Güncelleme Tarihi:
BURSA (AA) - Türk-İş Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, "Bizim 'kırmızı çizgi' dediğimiz ne varsa, yeniden karşımıza çıkacak gibi görünüyor. Bunlardan bir tanesi kıdem tazminatı, habire ısıtıp ısıtıp önümüze getiriyorlar" dedi.
Kavlak, Genel Başkanı olduğu Türk Metal Sendikasının, Nilüfer Şubesinin bir otelde düzenlenin "3'üncü Olağan Kongresi"nde yaptığı konuşmada, işçilerin her alanda uyanık olması gerektiğini söyledi.
Kıdem tazminatının yeniden gündeme getirildiğini ifade eden Kavlak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim 'kırmızı çizgi' dediğimiz ne varsa, yeniden karşımıza çıkacak gibi görünüyor. Bunlardan bir tanesi kıdem tazminatı, habire ısıtıp ısıtıp önümüze getiriyorlar. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, her fırsatta kıdem tazminatına değiniyor, sonra da 'Kıdem tazminatı sürdürülebilir olmaktan çıktı' diyor. Allah aşkına nesi sürdürülebilir olmaktan çıktı? Ben anlamadım, kıdem tazminatını sanki ceplerinden veriyorlar. Buradan bir kez daha herkese söylüyorum; kıdem tazminatını kimse bize bağışlamadı. Biz, onu alnımızdan akan terle damla damla biriktirdik. Yıllarca, canımız pahasına ter döküp Türk devletine emanet ettik. Devletimizin o emanete dokunacağına ihtimal bile vermiyoruz, vermiyoruz ama tedbiri de elden bırakmıyoruz. Hani olur ya niyetlenen olur diye buradan bir kez daha söylüyorum; kıdem tazminatı bizim kırmızı çizgimizdir, Türk-İş için genel grev sebebidir."
Özel İstihdam Bürolarına işçi kiralama yetkisinin verilmesinin de Türk-İş'in girişimiyle yasalaşmadan rafa kaldırıldığını dile getiren Kavlak, "Orta Vadeli Planda yine boy gösteriyor. Emekçiyi köle, emeği alınıp satılan mala dönüştüren bu bürolara izin vermeyeceğiz. Türkiye'yi ucuz işçi cennetine çevirmek isteyenlere izin vermeyeceğiz" görüşünü dile getirdi.
- MESS sözleşme süreci
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) ile sürdürülen toplu sözleşme görüşmelerine de değinen Kavlak, işçilere sözleşme taslağı dayatmadıklarını, üyelerinin görüşlerini yansıttıklarını bildirdi.
Kavlak, ücretlerde, son 6 ayda gerçekleşen yüzde 3,78'lik enflasyona karşı yüzde 14, sosyal haklarda ise yüzde 9,54'lük yıllık enflasyona karşı yüzde 20 artış istediklerini hatırlatarak, şunları kaydetti:
"MESS, yüzde 14'lük zam isteğimize karşı enflasyon kadar, yani yüzde 3,78 zam teklif etti. Sosyal yardımlarda istediğimiz yüzde 20'lik zamma karşılık, MESS de yüzde 9,54'lük enflasyon oranında zam teklif etti. Yani MESS, yarattığımız o kadar değere, kırdığımız üretim rekorlarına, verimlilik artışlarına rağmen bize sadece enflasyon öneriyor hem de sokağın, pazarın enflasyonunu değil, TÜİK'in enflasyonunu öneriyor. Siz bunu kabul edecek misiniz? Biz de etmedik, etmeyeceğiz. Sonuna kadar direneceğiz, direne direne kazanacağız."
Aradan geçen 4 toplantıda 58 idari maddede anlaştıklarını, kazanılmış haklardan taviz vermediklerini, 53 maddede ise anlaşamadıklarını aktaran Kavlak, 23 Ekim'de uyuşmazlık zaptı tutulduğunu, 5 Kasım'da ara bulucunun atandığını anımsattı.
Kavlak, süreci yine başıboş bırakmadıklarını, MESS'in çağrısı üzerine yine masaya oturduklarını ve bazı maddelerde anlaşma sağladıklarını belirterek, "7 maddede ilk yıl için ortalama yüzde 13,08 ila yüzde 24,06 arasında artış aldık. Bu oranlar bizim için önemli kazanımlardır ama daha da önemlisi uzlaşma yönünde bir adım daha attık çünkü MESS de bizim rakamlarımıza yaklaşarak, uzlaşma yolunda adım atmıştır" ifadesini kullandı.
- "Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın"
Önerdikleri rakamların afaki değil, makul olduğunu ifade eden Kavlak, "Bu rakamlar, bizim uzlaşma rakamlarımızdır, masadaki rakamlarımızdır. Biz alanlara filan çıkmak istemiyoruz, bu işi masada bitirmek, uzlaşmak istiyoruz. O yüzden de daha şu ana kadar, dikkat ederseniz, taş oynatmadık" değerlendirmesinde bulundu.
Kavlak, MESS'in 1 Aralık'ta toplantı için bir daha çağrıda bulunduğunu, buna kendisinin de katılacağını söyledi.
MESS yöneticilerine seslenen Kavlak, şöyle konuştu:
"Gelin, bu toplantıda bir adım atın, kimseyi sokağa dökmeden, alana indirmeden, bu işi diyalogla, uzlaşarak masada çözme iradesini gösterin. Açıkça, söylüyorum; bizim tercihimiz budur. Bu yüzden gelin, 'esnek çalışma, denkleştirme, deneme süresi' maddelerinden vazgeçin, gelin, talep ettiğimiz ücreti bize verin karar sizin. Şundan emin olun, karar süresi uzadıkça huzursuzluk artar, güvensizlik büyür, kimsenin buna hakkı yok. Sizlere ödül üzerine ödül kazandıran, kar rekorları kırdıran, verimlilikte, kalitede birincilikler kazandıran işte bu üyelerimizdir. Bursa'ya milyonlarca dolar yeni yatırımlar planlıyorsanız, bu işçilere güvendiğiniz için yapıyorsunuz. Buradan Türkiye'nin gerçek sanayici, iş adamlarına sesleniyorum; bizim rakamlarımız maceraya girmeyen, işini namusu, iş yerini evi bilen insanların talebidir. Gelin, uzatmayın, bu işi masada bitirelim. O yüzden 1 Aralık'ta mutlaka bir kez daha düşünün, rakamlarınızı hayatın gerçekleriyle revize edin, yeniden değerlendirin, teklif hazırlayın, masaya öyle oturun. Bunu yaparsanız, sözleşmeyi masada bitirmeye hazırız yoksa sonuçlarına katlanırsınız, pilavdan dönenin kaşığı kırılsın."