Güncelleme Tarihi:
BELİRSİZLİK VAR
Kasım ve Aralık ayını değerlendirdiklerinde bu yılın daha iyi olabileceğini öngördüklerini söyleyen Eker, şu anda gelinen noktada gelişmelerin o yönde olmadığını kaydetti. Rusya’nın Türkiye’ye turist gönderme tarihini Haziran’a ertelediğini belirten Eker, “Belirsizlikler var. Aşılama seyri artar, pik yaptığı dönem düşüşe geçerse belki birdenbire turizmde artış olur umudumuz var. Pandemide azalış olabilir. Şu anda pik yaptığı dönem olarak düşünüyoruz. Ancak bu dönemdeki düşüş sert mi olacak, yoksa yatay bir seyir mi izleyecek önemli. Pikten sonraki dönem biraz daha belirleyici olacak” dedi.
FIRSAT OLABİLİR
Ramazan ayının avantaj olabileceğini ifade eden Eker, “Ramazanda gerek ticaret, gerek turizm düşerdi. Dolayısıyla ramazan ayında kısıtlamaların artırılması bir fırsat aslında. Keşke biraz daha artırılsa, bu kısıtlamalardan topyekün kurtulsak. Biz artık şunu demeye başladık. Kısmi kısmi olup Covid-19 devam edeceğine, gerekirse topyekün kısıtlamalar olsun. Bir ay, iki ay dişimizi sıkalım, ondan sonrası daha iyi açılsın diye düşünmeye başladık. Böyle uzadıkça turizm yine açılmıyor. Kısmi kısıtlamalarla Covid-19 bitmedikçe hiçbir faydası olmuyor” diye konuştu.
ŞEHİR OTELLERİ KAN AĞLIYOR
Ramazan Bayramı için şu anda bir yasak görünmediğini belirten Eker, otellere gidenlerin hizmet alabildiklerini kaydetti. Otellere gitme açısından bir yasaklama bulunmadığını anımsatan Eker, “Onun için Ramazan Bayramı’nda biraz turizm hareketliliği olur ama bu geçtiğimiz yıllardaki bayramlarla kıyaslanmaz. Bayramda oteller doldu diye haberler çıkıyor ve turizm iyi geçiyor algısı oluşuyor. Turizm sadece Uludağ, Antalya otelciliği değil; veyahut kayak, deniz otelciliği değil. Şehirlerdeki oteller kan ağlıyor” dedi.
ÇOK LÜKS OTELLER DOLUYOR
İstanbul’daki otellerin yüzde 50’sinin kapalı, açık olanların da yüzde 20’sinin dolu olduğuna işaret eden Eker, “Antalya Belek Bölgesi’ndeki 5 yıldızlı çok lüks bazı oteller dolu. Ama 3, 4 yıldızlı Side, Alanya Bölgesi’ndeki otellerin çoğu ya kapalı, ya da müşterisi yok. Çok lüksler doluyor çünkü maddi gücü iyi olanlar, ‘Daha az riskli yerde kalayım’ diyor. Bunlar dolunca da sanki Türkiye’deki tüm turizm iyi gibi bir algı oluşuyor. Bu da yanlış yorumlara neden oluyor. Dolayısıyla turizmciler olarak 2021 yılını kaybettik gibi görmeye başladık” diye konuştu.
GENEL ÇALIŞMALAR YAPIYORUZ
Şu anda uzun vadeli plan yapabilmenin mümkün olmadığının altını çizen Eker, kendilerinin uzun vadeli genel çalışmalar yaptıklarını açıkladı. Önceden yaptıkları çalışmaları devam ettirdiklerini anlatan Eker, “Bursa’nın reklam, stratejisi ve tanıtımı ile ilgili çalışmalarımız var. Bizim şu anda yaptığımız çalışmalar Covid-19 bitecek diye yapılan çalışmalar… Şu anda otel ve acenteler boş olduğu için kendileri için ürün hazırlıyorlar. Yatırım strateji belirliyorlar. Mesela rezervasyonlar online kaymaya başladı. Ben de online satışları artıracak internet üzerinden reklam yapacak online rezervasyon sistemlerine yatırım yapıyorum. Boş dönemde dijital ve web sayfamızı sosyal medyamıza yatırım yapıyoruz. Geleceğe dönük planlar yapıyoruz. Bursa’ya yapılması gereken yatırımlar konusunda belediyeye taleplerimizi iletiyoruz. Tarihin korunması, Cumalıkızık gibi yerlerin daha nitelikli olması veya nitelikli ürünlerin satılması, Gölyazı’nın çevre yatırımı gibi... Ahşap yatırımların bitirilmesi gibi rutin çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
TURİZMDE HAREKETLİLİK BÖLGESEL VEYA KISMİ OLACAK
Şu an kongrelerin olmadığını hatırlatan Eker, toplantıların internet üzerinden yapıldığını kaydetti. Uluslararası şirketlerin toplantı yapmaktan ziyade ziyaretçi kabul etmediklerini ifade eden Eker, “Dolayısıyla toplantı kongre turizmi bitmiş durumda. Kabe kapalı, umre turizmi bitmiş durumda. Uçaklarda vize, uçuş kısıtlamaları var. Uçak bileti satış acentacılığı bitmiş durumda. Şehir otellerinin özellikle yüzde 50’si kapalı, açık olanların yüzde 20’si dolu. Dolasıyla bu yıl da turizmde hareketlilik kısmi veya bölgesel olacaktır” şeklinde konuştu.
BURSA OTELLERİNİN YÜZDE 80’İ İŞ TURİZMİ İLE DOLUYOR
Turizmcilerin tesisinin güvenli olduğu, Bursa’nın güvenlik tedbirlerini aldığı yönünde reklam, tanıtım ve pazarlama çalışması yapıldığını ifade eden Eker, “Güvenliyiz, temizliğe dikkat ediyoruz. Maske, mesafe kurallarına dikkat ediyoruz’ diyorlar. ‘Güven unsuru ile Kültür ve Turizm Bakanlığı sertifikasyonlarına uyduklarını belirtiyorlar. Fakat biz ne yaparsak yapalım, bu pandemi bitmediği sürece yapılan stratejiler boşa gidiyor. Şimdi kısıtlamalar geldi. Şehirler arası ulaşım kısıtlaması demek ticareti engelliyor. Bursa otellerinin yüzde 80’i iş turizmi ile doluyor. İş seyahatlerindeki kısıtlamalar da otelleri etkiliyor. Yazın da Arap turizmi ile ilgili kısıtlamalar var. Suudi Arabistan ile ilgili sorunlar tamamen çözülmüş değil. Dolayısıyla şu anda olaylar Bursalı turizmciyi aşıyor” diye konuştu.
NİTELİKLİ İŞ GÜCÜNÜ KAYBEDECEĞİZ
Zor bir dönemden geçildiğini anımsatan Eker, turizmcilerin destek istediklerini kaydetti. Kısa çalışma ödeneğinin uzatılmadığı için personel kaybı yaşanabileceğine dikkat çeken Eker, “Yetişmiş personel gücümüzü kaybedeceğiz. Ülke turizmi kaybedecek. Burada hibe desteği çok önemli. Hibe desteği veya faizsiz uzun vadeli kredi desteği gerekiyor. Sektör çok zor durumda. Bu dönemde seyahat acentaları devletten destek bekliyor. Bir ayrıcalık tanınması lazım” diye konuştu.
ŞİRKET VEYA SEKTÖR BAZINDA DESTEK OLMALI
Yüzde 20 etkilenen sektör ile yüzde 100 etkilenen sektörün aynı kefeye konmaması gerektiğinin altını çizen Eker, şirket veya sektör bazında özel desteklerin gerekliliğine işaret etti. Özellikle seyahat acentalarına desteğin şart olduğunu vurgulayan Eker, “Bütün oteller personelini ücretsiz izne çıkaracak. Bu ücretsiz izinde 1500 TL ile nasıl geçinecekler? Veya kişi ben 1500 TL almayayım diyecek ve bazı çalışan sektörler var, o sektörlere kayacaklar. O sektörde çalışanlar da işini kaybedecek. 1500 TL ücretsiz izne çıkmaz hiçbir personel. Çoğu işten istifa eder. İşsizlik büyük bir problem haline gelecek. Seyahat acentalarının patronları için destek isteniyor zannediliyor. Destek isteyen kişiler, personel aslında. Bu görülmeli” dedi.
AŞILAMAYI BİTİRMEMİZ LAZIM
BELİRSİZLİK SÜRÜYOR
Bursa’da turizmdeki bütün paydaşlarla çalışma içinde olduklarını dile getiren Sezgin, bu çalışmaları internet üzerinden gerçekleştirdiklerini belirterek, “Bursa’da turizmi nasıl geliştirebiliriz şeklinde hazırlıklıyız. Pandemi süreci şu anda belirsiz. Belki en az bir sene daha böyle gidecek. Ramazan’da bir kapanma denenecek. Etkili olursa daha güzel günler bizi bekliyor olacak” şeklinde konuştu.
REHBERLER ZOR DURUMDA
Covid-19 etkisinin dünyada olduğu için turist gelmesinin zor göründüğünü söyleyen Sezgin, rehberlerin turlara çıkamadıkları için ekonomik olarak zor durumda olduklarını vurguladı. Bu nedenle yetkililerin, otoritelerin rehberlere yönelik çalışmasının olması gerektiğini vurgulayan Sezgin, “Maddi olarak desteklenmesi gerekiyor. Rehberler olarak tura çıkmadığınız sürece bir geliriniz olmuyor. Sadece rehberlik yapanlar açısından da gerçekten durum zor” dedi.
MADDİ DESTEK GEREKİYOR
Şu zamana kadar bir şekilde durumu tolere ettiklerini dile getiren Sezgin, “Bankaların sağladığı krediler vardı. Süreç uzadığı için bunda bir revizyon yapılması gerekiyor. İlave maddi destek olması gerekiyor. Belirsiz bir dönem var. Ramazan’dan sonra istenen derecede düzelme olursa turlar da başlayacaktır. Özellikle yabancı ülkelerin Türkiye’ye bakışı önemli. Yaptırımlar olmamalı. Kültür ve Turizm Bakanlığı elinden geleni yapıyor diye düşünüyorum. Ama süreç farklı ilerliyor. Bireylerin de burada davranışları önemli. Sadece turizmciler değil, herkesin bu konuda üzerine düşen ödevleri yapması gerekiyor. Maske, mesafe ve hijyen konularına dikkat etmesi gerekiyor” diye konuştu.
OLUMLU GELİŞMELER OLURSA YAZIN DAHA NORMAL GEÇER
Alınan önlemlerin sonucunun bir ay sonra görüleceğini ifade eden Sezgin, “Olumlu gelişmeler olursa yazın daha normal turizm sezonuna gidilebilir. Şu dönem önemli. İyileşmelere doğru gidilirse, aşılama hızlanırsa tekrardan bakılıp, yaz dönemi daha olumlu geçebilir diye düşünüyorum. Bu arada bu yıl dış turizmden ziyade iç turizm daha etkili olacaktır” dedi.