Önlemler gevşedi rehavet enerjisi altındayız

AYSU NESLİHAN ÇETİN: ASTROLOG

- Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Merhaba, 1979 doğumluyum.15 yaşında bir oğlum var. İşletme mezunuyum. Farklı pek çok alanda- bölümde üniversite diplomalarım var. Astroloji eğitimlerimde ise uzmanlık alanı olarak farklı dalları tercih ettim. Klasik ve Modern Astroloji alanındaki eğitimlerimi tamamladıktan sonra Danışman Astrolog olarak hizmet vermeye başladım. 2 yıldır bu alanda hizmet veriyorum. Uranyen Astroloji alanında uzmanlık eğitimimi de tamamlamak üzereyim.
- ‘Yeni Normal’ sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? Birey olarak gerekli özeni gösteriyor muyuz?
Tüm Dünya’yı etkisi altına alan pandemi sürecinde “Yeni Normal” dediğimiz bir kavramla tanıştık. Bundan sonraki süreçte ister Covid-19 olsun isterse başka bir isimle adlandırılacak yeni bir bulaşıcı hastalık olsun, bununla yaşamayı öğrenmemiz gerekeceğini düşünüyorum. Dünya’nın yakın gelecek gerçeği ile yüzleşmeyi, bunu kabul ederek yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu gerçeği öğrenme sürecindeki doğum sancısını yaşadığımızı düşünüyorum. Virüsün varlığını önce kabul edip sonra reddetme noktasına geldik. Önlemler gevşedi, önemsememe ve rehavet enerjisi altındayız. Bireysel olarak gerekli özeni göstermediğimiz gibi, başkaları için de gerekli hassasiyeti gösteremiyoruz maalesef. Bununla yaşamayı öğrenmek, tüm bu hassas noktalara özen göstermekle, kabul etmekle başlayacak. Ve ne yazık ki bu virüs daha uzunca bir süre hayatımızda olacak gibi duruyor.

DOĞAYA VERDİĞİMİZ ZARARI FARKETTİK

- Pandemi süreci, sizi özelinizde nasıl etkiledi? Hayatınızda neler değişti?
Herkes gibi ben ve oğlum da bu süreci evimiz içinde geçirdik ve geçirmeye devam ediyoruz. Yüz yüze danışmanlıklar yerine , online bağlantı ile işime devam ediyorum. Bundan sonraki süreçte de online olarak devam edeceğim, gerçekten çok verimli oldu. Pandemi öncesi de yurt dışı ve şehir dışı danışanlarıma online olarak danışmanlık veriyordum zaten. Oğlum ise evden okuluna devam etti. Tam gün okulu başladı. 17 Ağustos itibariyle. İhtiyaç duymadıkça dışarıya çıkmadan, kendimizi ve çevremizdekileri mümkün olduğunca koruyarak ve sevdiklerimizle özlemimizi görüntülü aramalarla gidererek yaşamımızı devam ettiriyoruz. Ben şikayetçi değilim açıkçası. Her durumun da keyifli bir yönü illa ki var. Doğaya verdiğimiz zararı farkettik. Hayatımızdaki en büyük değişiklik bu oldu. Ve yaşamın aslında bizlere verilmiş ne büyük bir ödül olduğunu.

ÇOK İYİ BİR GÖZLEMCİ OLMALI

- Astrolog kime denir?
Gökyüzünde varlığı bilimsel olarak ispatlanmış gezegenlerin, sabit yıldızların, asteroidlerin ve tüm gökyüzündeki gök cisimlerinin , astronomik olarak incelenmesi ve bu gök cisimlerinin konum ve pozisyon değişikliklerinin yüzyıllarca gözlenmesi ile oluşan ilim dalını icra edenlere Astrolog denir. Astrolog bir insanın düyaya geliş anından itibaren ruhsal, fiziksel, psikolojik ve maddesel gelişimlerini, uzun yıllar yapılan bu gözlemlere dayanılarak oluşturulan veri ve hesaplamalar aracılığı ile kişilere aktaran, sembol okuma diline haiz, yol göstericidir. İyi bir Astrolog temel olarak astronomi, kozmobiyoloji , psikoloji, matematik bilgisine ve temeline sahip olmalıdır. Analitik düşünebilmelidir. Çok iyi bir gözlemci olmalı ,aynı zamanda “hayat tecrübesi” olmalıdır.

- Peki… Astroloji yolculuğunuz nasıl başladı?
Kurumsal hayatta çalıştım uzun yıllar , farklı bir alanda kendi iş yerim de oldu fakat hep bir şeyler eksik oldu, her ne kadar başarılı olsam da beni manevi anlamda tatmin etmedi, insanın işini çok severek, gönül vererek yapması gerektiğini düşünürüm. Severek yaptığın işte çalışıyor olmazsın, keyifli vakit geçirirsin.15 yıldır Astroloji ile ilgileniyorum. Önce merakla başladı, sonra bu merak derinleşti, kendimi, ruhumu, yolumu aydınlattı. Devamında ise eğitim alma fikri doğdu. Eğitim almaya başladıktan sonra doğru yerde olduğumu farkettim.

‘ADAYLAR YETİŞTİRMEK İSTİYORUM’

İnsanı insan yapan tüm değerler, ister madde planında, ister mana planında, astroloji ile tüm çıplaklığı ile anlaşılabiliyor ve astroloji ‘Ruhun Tekamülü’ ne hizmet ediyor. Klasik ve Modern Astroloji alanındaki eğitimlerimi tamamladıktan sonra Danışman Astrolog olarak hizmet vermeye başladım. Uranyen Astroloji alanında uzmanlık eğitimimi de tamamlamak üzereyim. Mesleğime aşığım diyebilirim. Zaten sevmeden yapılabilecek bir meslek değil bizimkisi. Eylül ayında eğitim sınıfları açmayı planlıyorum. Benim gibi mesleğine aşık olacak, severek-isteyerek hizmet edecek ve eğitimden-okumaktan-araştırmaktan yılmayacak Astrolog adayları yetiştirmek istiyorum.

KADERİMİZİ ETKİLEYEN DOĞUM HARİTAMIZDIR BURÇLAR DEĞİL

- Astroloji nedir?
Temeli (bilinen) M.Ö 5800 kadar eskiye dayanan, gezegen ve gök cisimlerinin (yıldızların) insanlar üzerindeki etkisini çeşitli hesaplamalar ve sembol okuma ile yorumlayan bir bilim dalıdır. Bilim olarak kabul etmeyenlerin ilim dediğini de duyuyoruz. Astroloji; Evren’de var olan gezegenlerin üzerimizdeki etkilerini şifreler, teknikler ve matematiksel formüllerle çözer. Astroloji sayesinde, hayatımızı bir nevi bilinçli kontrol altına almış oluruz. Yeryüzünde hiçbir insan birbirine benzemez. Doğal olarak her bireyin apayrı bir dünyası olduğunu söylemek mümkündür. Astroloji her şeyden önce insanın kendi kendisini tanımasını sağlar. Zayıf yönlerimizi bilirsek kendimizi geliştirebilme imkanı da yaratabiliriz. İçimizde var olan güçlü yönlerimizi fark edersek de özellikle meslek seçiminden başlayarak, ilgi alanlarımızın hangileri olduğunu bilebilir ve hangi dallarda daha başarılı olacağımızı kavrayabiliriz.

FAL GİBİ YORUMLANMAMALIDIR

Bunun sonucunda da önemli hayat dönemeçlerinde virajı daha iyi alarak, hedefe daha hızlı, çabuk, doğrudan ulaşmamız mümkün olabilir. Ayrıca Astroloji bize alacağımız önemli kararlar öncesinde de yardımcı olmaktadır. Astroloji insanoğlunun var oluşundan bu yana, farklı medeniyetlerin kültürel gelişimine paralel biçimde sürekliliğini korumuş ve günümüze kadar gelmiştir. Ancak önemle ifade etmek gerekir ki; astroloji hiçbir zaman fal gibi yorumlanmamalıdır. Gelecek yıllar hakkında öngörümler yapılırken kesin konuşmak da söz konusu değildir. Gidilecek güzergâh bellidir ama tüm dönemeçler ve yol sapakları kişinin seçimine aittir. Astroloji bilgisinin ışığı izlendiğinde, doğru ve saptırılmadan kullanıldığında mükemmel bir yol göstericidir. Astroloji hayatı sorgulayan, araştırma yapan ve farkındalığı gelişen kişilerin ilgilendiği bir konudur. Astroloji ruhsal durumunuzu, dikkat etmeniz ve iyileştirmeniz gereken yönlerinizi ve olasılıkları söyler, uygulaması ise bireye düşer.

ASTROLOJİ BURÇLAR DEMEK DEĞİLDİR

- Burçlar gerçekten kaderimizi etkiliyor mu?
Astroloji burçlar demek değildir. İşte burada da doğru zannedilen bir yanlış ile karşılaşıyoruz. Zodyak kuşağında 12 farklı burç vardır.Ve bu 12 burç her bir bireyde bulunmaktadır. Her bireyin farklı alanlarına yansıma yapar etkileri. Yani kişiye burcun ne diye sorduğumuzda vereceği cevap Güneş burcunu temsil eder. Ama birey bu 12 burcun farklı gezegenlerine yaptığı yerleşimler, 12 ayrı ev ve konunun kestiği burçlar, bu gezegenlerin yaptığı açılar ve asteroidler, sabit yıldızlar vb. pek çok faktörün içine dahil olduğu ‘Natal Chart’ Doğum Haritası etkisini bütün olarak taşır. Kaderimizi etkileyen doğum haritamızdır, burçlar değildir. Birçok insan günlük burç yorumu okumadan işlerine başlamaz. Bu yazıları belki denizdeki bir damla olarak yorumlayabiliriz. Bu sebeple genel burç yorumları yapmaktan kaçınıyorum. Her bireyin doğum haritası parmak izi kadar birbirinden farklı. Ancak kişinin Natal (Doğum Haritası) ve ilerletilmiş haritaları (geleceğe dair bilgiler içeren) önüne adeta engin denizler, okyanuslar açacaktır demek doğru olacaktır.
- İnternet üzerinden yapılan canlı yayınlarla ilgili neler söylemek istersiniz?
Çağın getirisi olduğunu ve gerekli olduğunu düşünüyorum. Fakat sabun köpüğü konular üzerine yapılanlar hariç tabi. Ekonomik, kültürel, kişisel gelişim, fütürizm, sanatsal konulu canlı yayınları vaktim oldukça takip etmeye çalışıyorum. Artık hayran olduğumuz yazarlara, sanatçılara, başarılı akademisyenler, iş insanlarına ulaşmak çok daha kolay. Bunların devam edeceğini ve hatta sadece canlı yayınların yapılıp yayınlanacağı ayrı ve özel bir sosyal medya platformu oluşturulabileceğini düşünüyorum. Bende fırsat buldukça canlı yayınlara konuk olarak katılıp, bilgilendirici paylaşımlarda bulunuyorum.

YENİ BİR 30 YILLIK DÖNGÜYE GİRİYORUZ

- Koronavirüsten sonra teknolojik ve ekonomik gelişmelerle yeni bir dünyaya adım atacağımız çokça konuşuluyor. Sizin düşünceleriniz?
Buna katılıyorum. Astrolojik olarak da göstergeler buna işaret ediyor. Kova dönemi dediğimiz bir dönem başlıyor. Üstelik çok uzakta da değil. Aralık ayı itibarıyle bu döneme gireceğiz. Özellikle bir jenerasyon gezegeni olan Plüton’un Kova burcuna geçmesiyle (2024 Şubat ayından itibaren), hayatlarımızda teknolojik anlamda çok köklü değişiklikler olacak. Yeni bir 30 yıllık döngüye giriyoruz Dünya arenasında. Bu döngü tamamen teknolojiyi, kişiye özel tasarımları, kişiye özel çalışma stillerini, tam bireyselleşme ve bu bireysellikten kuvvetlenerek “birlik olma” aynı düşünce ve fikirde birlikte hareket edebilme yolunu açacak. Özgürlüklerin ön plana çıkacağı bu dönemde kapitalist sistemin barınabilmesi pek te mümkün görünmüyor. Dolayısıyla hem teknolojik olarak hem de ekonomik olarak Dünya’yı köklü değişiklikler bekliyor. Kurumsal hayat yerini bireysel Home Office çalışmaya bırakacak gibi duruyor. Hem maliyeti düşük ,hem daha verimli olduğunu düşünüyorum.

YENİ DÜNYA DÜZENİ

Üretim sektörlerinde ise iş gücünü oluşturan ‘insan’ kavramı, yerini ‘robot’ lara bırakmaya çoktan başladı. Bu çok daha yaygınlaşacak. İnsan ise farklı, özgün, kendine has ticari girişimler, üretimler düşünmek zorunda. Bu alanda yetkinliği olmayanlar ise doğal tarım ve hayvancılığa dönecek. Bu da şart zaten. Doğal tarım-hayvancılık-doğal yaşam popülarite unsuru olmaktan çıkıp, çok elzem bir ihtiyaç olacak. Ülkeler kendi yağıyla kavrulmayı öğrenmek zorunda kalacak bu yeni dünya düzeninde.
- Biraz hayallerinizden bahsedelim. Kendinizle ilgili hayalleriniz nelerdir?
Daha çok insana ulaşabilmek. Daha çok ruhu farkındalığa taşımak ve bilinçli, değerli, akademik unsurlara bağlı astrologlar yetiştirebilmek.
- Herkesin yakındığı ‘zamanım yok kavramı’ hakkında düşünceleriniz?
İsteyen bir yolunu istemeyen ise bir bahanesini bulur daima…O kadar lüzumsuz şeylere vakit ayrılıyor ki, bunu farketmiyor insanlarımız. Çalışan, çok çalışan ve kendi değerine değer katan kişi zamanım yok diyorsa saygı duyarım, fakat gerçekten verimli kullanılmayan zamanlara şahit olup arkasından bu cümleyi duyduğumda sadece gülümsüyorum. İsteyen istediği her şey için zaman yaratabilir. Önceliklerini değiştirebilir.
- Son olarak. Yaz tatili planlarınızda virüs nedeniyle değişiklik yaptınız mı?
Yapmaz mıyım hem de nasıl. Bu yaz ben 10 gün İtalya programı ve yaklaşık 1haftalık da her yıl gitmeye çalıştığım Bozcaada programı yapmıştım. Oğlum ise 15 günlük bir kampta Fransa’ da olacaktı . Tüm programları iptal ettik tabii ki.