Kolaylı Gazetecilere Yönelik Şiddeti Kınadı
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 02, 2015 16:20
GAZETECİLER KONFEDERASYONU GENEL BAŞKANI NURİ KOLAYLI, “3 MAYIS DÜNYA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ GÜNÜ’NÜ, NE YAZIK Kİ GAZETECİLERE YÖNELİK ŞİDDET VE HAKARETİN YOĞUNLAŞTIĞI BİR ORTAMDA ANACAĞIZ. BU GELİŞMELER BİZİ ÜZÜNTÜYE VE ENDİŞEYE BOĞUYOR” DEDİ.
Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, “3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nü, ne yazık ki gazetecilere yönelik şiddet ve hakaretin yoğunlaştığı bir ortamda anacağız. Bu gelişmeler bizi üzüntüye ve endişeye boğuyor” dedi.
Birleşmiş Milletler’in 1993 yılında, ifade ve basın özgürlüğüne dünya çapında destek vermek, bu konuda duyarlılığı artırmak maksadıyla Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak 3 Mayıs’ı belirlediğini anımsatan Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı “Ne yazık ki, dünya basınıyla birlikte yarın kutlamayı düşündüğümüz ‘Basın Özgürlüğü Günü’nü, Aksaray Emniyet Müdür Yardımcısı’nın gazeteciye attığı yumruğun ve CHP’li vekillerin bir televizyonun kadın program müdürüne hakaretlerinin gölgesinde anımsayacağız” dedi.
Türkiye’nin, uluslararası raporlara bakıldığında basına yönelik karnesinin zayıflarla dolmaya başladığını, ülke içinde hemen her gün gazeteciye yönelik keyfi hakaret ve şiddet ortamının alışkanlık haline geldiğini de sözlerine ekleyen Kolaylı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Aksaray Emniyet Müdür Yardımcısı Ömer Parıltı’nın, sadece görevini yaptığı için bir gazeteci arkadaşımıza yumruk atıp küfür etmekte bir sakınca görmediğini, diğer yandan CHP Milletvekili Mahmut Tanal ve Aykut Erdoğdu’nun yine bir TV’nin kadın program müdürüne hakaret ettiklerini öğreniyoruz. Bu gelişmeleri, ülke demokrasimiz ve basın özgürlüğü açısından üzüntüyle ve endişeyle karşılıyor, her fırsatta medyaya sözlü veya fiili saldırıyı mubah gören her türlü anlayışı da şiddetle kınıyoruz.”
Halkın gerçekleri öğrenme, haber alma ve bilgi edinme hakkı olan basın özgürlüğüne vurgu yapan Kolaylı, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Basın özgürlüğü, sadece basın kuruluşlarının ya da gazetecilerin özgürlüğü demek değildir. Bu bağlamda basın özgürlüğü, halkın haber alma özgürlüğüdür ve demokrasinin vazgeçilmez unsurudur. Günümüzde Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu’nun bazı maddeleri ifade özgürlüğünü kısıtlayan hükümler içermektedir. Meslektaşlarımız yazdıkları yazılar, yorumlar ve haberler nedeniyle yargılanmaktadır. Bu durumun sona erdirilmesi ve basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması gerekmektedir. Basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması, hepimizin önceliği olmalıdır.”
Öte yandan Gazeteciler Konfederasyonu’na bağlı 8 federasyon başkanı da, bir taraftan Konfederasyon Genel Başkanı Nuri Kolaylı’nın yaptığı açıklamaya tam destek verirken, bir taraftan da yayınladıkları basın açıklamalarıyla tepkilerini dile getirdiler.
Birleşmiş Milletler’in 1993 yılında, ifade ve basın özgürlüğüne dünya çapında destek vermek, bu konuda duyarlılığı artırmak maksadıyla Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak 3 Mayıs’ı belirlediğini anımsatan Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı “Ne yazık ki, dünya basınıyla birlikte yarın kutlamayı düşündüğümüz ‘Basın Özgürlüğü Günü’nü, Aksaray Emniyet Müdür Yardımcısı’nın gazeteciye attığı yumruğun ve CHP’li vekillerin bir televizyonun kadın program müdürüne hakaretlerinin gölgesinde anımsayacağız” dedi.
Türkiye’nin, uluslararası raporlara bakıldığında basına yönelik karnesinin zayıflarla dolmaya başladığını, ülke içinde hemen her gün gazeteciye yönelik keyfi hakaret ve şiddet ortamının alışkanlık haline geldiğini de sözlerine ekleyen Kolaylı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Aksaray Emniyet Müdür Yardımcısı Ömer Parıltı’nın, sadece görevini yaptığı için bir gazeteci arkadaşımıza yumruk atıp küfür etmekte bir sakınca görmediğini, diğer yandan CHP Milletvekili Mahmut Tanal ve Aykut Erdoğdu’nun yine bir TV’nin kadın program müdürüne hakaret ettiklerini öğreniyoruz. Bu gelişmeleri, ülke demokrasimiz ve basın özgürlüğü açısından üzüntüyle ve endişeyle karşılıyor, her fırsatta medyaya sözlü veya fiili saldırıyı mubah gören her türlü anlayışı da şiddetle kınıyoruz.”
Halkın gerçekleri öğrenme, haber alma ve bilgi edinme hakkı olan basın özgürlüğüne vurgu yapan Kolaylı, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Basın özgürlüğü, sadece basın kuruluşlarının ya da gazetecilerin özgürlüğü demek değildir. Bu bağlamda basın özgürlüğü, halkın haber alma özgürlüğüdür ve demokrasinin vazgeçilmez unsurudur. Günümüzde Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu’nun bazı maddeleri ifade özgürlüğünü kısıtlayan hükümler içermektedir. Meslektaşlarımız yazdıkları yazılar, yorumlar ve haberler nedeniyle yargılanmaktadır. Bu durumun sona erdirilmesi ve basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması gerekmektedir. Basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması, hepimizin önceliği olmalıdır.”
Öte yandan Gazeteciler Konfederasyonu’na bağlı 8 federasyon başkanı da, bir taraftan Konfederasyon Genel Başkanı Nuri Kolaylı’nın yaptığı açıklamaya tam destek verirken, bir taraftan da yayınladıkları basın açıklamalarıyla tepkilerini dile getirdiler.